| yarışmacılar kazanana verilecek olan ödülü incelerken ben size bir şey anlatacağım. | Open Subtitles | أثناء قيام المتسابقين بفحص الجائزة التي ستمنح للفائز سأقول لكم شيئا بخصوصها |
| yarışmacılar için havalı silahla atıştırmalık düşürebilmek için bu engelli koşuyu geçmek zorundalar. | Open Subtitles | يجب على المتسابقين اجتياز الحواجز وثم استعمال مسدس فاصولياء للحصول على وجبة خفيفة |
| Yolda gazetecilere izin verilmiyor, sadece yarışmacılar. Kurallar böyle. | Open Subtitles | غير مسموح للمراسلين بمرافقة الجولة فقط المتسابقون هذه القواعد |
| Müsabaka öncesi yarışmacılar ön hazırlıklarına başlar. | Open Subtitles | فقط قبل المنافسة يبدأ المتنافسين للأستعدادات ما قبل العرض |
| Buradaki tüm yarışmacılar tütün bağımlılığına karşı mücadele ediyor. | Open Subtitles | كل المتسابقات نشيطين وانا اشارك في حملة القضاء على التدخين |
| yarışmacılar, yerlerinizi alın lütfen! | Open Subtitles | أيها المتنافسون خذوا أماكنكم رجاءً. |
| Görüyorum ki yarışmacılar başlama çizgisine doğru geliyor. | Open Subtitles | أسطيع رؤية المتسابقين يتخذون أماكنهم على نقطة البداية. |
| Sizce bütün yarışmacılar olduklarını söyledikleri yerlerdenler mi? | Open Subtitles | وهل تظنين أن كل هؤلاء المتسابقين فعلا من البلاد التى يدعون أنهم منها ؟ عذرا ؟ |
| Yuan Jia, bu sefer yarışmacılar arasında Tanaka Anno adında bir Japon var. | Open Subtitles | ـ ياونجيا ـ أحد المتسابقين اليابانيين ـ تناكا ـ يتمني مقابلتك |
| Bu yıl tüm yarışmacılar çiftler halinde yarışacak. | Open Subtitles | في هذا العام ، كلُ المتسابقين سيرقصون أزواجاً |
| "Diğer yarışmacılar telsiz ve müdürün ofisindeki duvar haritası yardımıyla ona yolu söyleyecek. | Open Subtitles | بقية المتسابقين سيعطوه التعليمات بكيفية الوصول الى هناك بواسطة استخدام سماعات لاسلكيه و الخريطة الموجوده على الحائط |
| yarışmacılar şafakta hazırlanmış ve gergindiler. | Open Subtitles | المتسابقون كانوا مستعدون منذ الفجر حماس رهيب |
| Malin Block, ülkenin en çok izlenen şovu için yarışmacılar belirledi. | Open Subtitles | ميلين اند بلوك لاكتشاف المتسابقون للعرض التليفزيونية |
| Gördüğünüz üzere yarışmacılar pazarlama işlerinden kaçmaya çalışan gerçek mahkumlar. | Open Subtitles | المتسابقون الذين سيترونهم اليوم همسجناءحقيقيون.. في استراحة من مهامهم في التسوق عبر الهاتف |
| - Mükemmel biçimde. Tüm yarışmacılar çevrimiçi. | Open Subtitles | - تماماً ، جميع المتنافسين مكشوفين أمام أعيننا - |
| Tüm yarışmacılar çevrimiçi. | Open Subtitles | - تماماً ، جميع المتنافسين مكشوفين أمام أعيننا - |
| Buradaki tüm yarışmacılar tütün bağımlılığına karşı mücadele ediyor. | Open Subtitles | كل المتسابقات نشيطين وانا اشارك في حملة القضاء على التدخين |
| yarışmacılar bikinilerinin altı kaymasın diye kullanıyor. | Open Subtitles | يستخدمه المتسابقات ليبقون سراويلهن من الإعتلاء |
| Tüm yarışmacılar gitmişti. | Open Subtitles | بعد ان انتهى جميع المتنافسون |
| Üzgünüm, ancak edemeyiz. Oyunlardan çıkan yarışmacılar var. Ancak alarm harekete geçmedi. | Open Subtitles | لا يمكننا للأسف، فلدينا متسابقون . من خارج المسابقة، ومع ذلك لم ينطلق الإنذار |
| Ve şimdi, yarışmacılar, bu turun final dansı: Hızlı adım. | Open Subtitles | والآن أيها المنافسون , الرقصة الآخيرة لهذه الدورة .. |
| Kuralları biliyorsunuz. yarışmacılar ellerini arabaya koyarlar. | Open Subtitles | أنتم تعلمون الشروط جميع المنافسين يضعوا أيديهم على السيارة |
| Roma döneminde,bazı yarışmacılar ölene kadar ağızlarına bir şeyler tıkmaya devam etmiş. | Open Subtitles | عند قمة إمبراطورية الرومان بعض المتبارين قد يلتهمون الطعام حتى يموتون |