| - Evet. Siz iyiyseniz ben de iyiyim. - Orman yaratıklarından korkmuyorum. | Open Subtitles | اجل اذا كان لا باس بالنسبة لك لست خائفا من مخلوقات الغابة |
| Kardeşiniz, kuşkusuz Tanrı'nın yaratıklarından biri. | Open Subtitles | لا شك بأن أخيك بالدم هو واحدا منا ، من مخلوقات الله |
| Kardeşiniz, kuşkusuz Tanrı'nın yaratıklarından biri. | Open Subtitles | لا شك بأن أخيك بالدم هو واحدا منا ، من مخلوقات الله |
| Etrafta sürünerek ilerleyen uzaylı yaratıklarından yok mu? | Open Subtitles | لا يوجد مخلوقات فضائية موجودة فى الجوار ؟ |
| Doğanın en korkunç yaratıklarından birisin ama bunu bile doğru düzgün yapamıyorsun. | Open Subtitles | بالرغم من أنّكَ أحد أبشع مخلوقات الدنيا، إلّا أنّكَ عاجز عن التنعّم بمزايا طبيعتكَ. |
| Konuya yabancı olanlar kandırılabilir ve tanrının mütevazi yaratıklarından biri onu yanıltabilir. | Open Subtitles | ...الغير مستهلون قد يخدعون ويخطئوه لأحد مخلوقات القدير المتواضعة |
| Yine Hera'nın yaratıklarından biri olmalı. | Open Subtitles | واحد آخر من مخلوقات هيرا ، لا شك |
| Bu sular tabiat ananın en nefes kesici yaratıklarından bazılarına sahip. | Open Subtitles | بهذه المياه مخلوقات طبيعية رائعة الجمال |
| Tanrı'nın yaratıklarından birine ilgisi var, domuzlara! | Open Subtitles | إنها مهتمة بأحد مخلوقات الرب، الخنازير |
| Bu nedenle, New Orleans onların Mekke'si oldu. Gece yaratıklarından biri olsaydın, başka nerede saklanabilirdin ki? | Open Subtitles | ولهذا أصبحت (نيو أورلين) ملاذهم الجديد، أين قد تختبئين لو كنتِ أحد مخلوقات الليل؟ |
| Kendisi bir Büyüdışı. Bay Scamander'in yaratıklarından biri onu ısırdı. | Open Subtitles | هو عديم سحر تعرض لعضة من طرف أحد مخلوقات السيد (سكماندر) |