| Uyandığımda, Sırt üstü yatıyordum sokakta, ve oraya nasıl geldiğimi bilmiyordum. | Open Subtitles | و عندما استيقظت كنت مستلقياً على ظهري بالشارع و لا أعلم كيف وصلت هناك |
| Sadece Bisa yakınlarındaki sahilde çıplak yatıyordum ki birden şimşek çaktı. | Open Subtitles | كنت أرقد عاريا على الشاطئ بالفرب من ايبيزا وفجأة برق فى ذهنى |
| - Evet, babamla yatıyordum! | Open Subtitles | ـ نعم لقد كنت أعاشر أبى |
| Savunmasız hâlde yerde yatıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت ملقى على الأرض لم استطع الدفاع عن نفسي |
| Bir an için hücremde yatıyordum, vahşi biri olarak, herşeyi yapabilirdim. | Open Subtitles | ,دقيقة كنت مستلقية في زنزانتي متوحشة , قادرة على أي شيء |
| Rüyamda, eski çürük bir yatakta yatıyordum ve sürekli duvara vurup duruyordu. | Open Subtitles | في حلمي، أنا أستلقي على فراش قديم مخلخل وما يفتأ يرتطم بالحائط |
| - Mike, dinle, atış seslerini duydun adrenalin coşkusu yaşadın ve ben de yerde yatıyordum. | Open Subtitles | مايك، اسمعني .. لقد سمعت صوت إطلاق نار لقد كنت منتشيا، و أنا كنت ملقاة على الأرض |
| Tamamen sükunet içinde olmam gerekiyordu, bu yüzden kanepede yatıyordum. | Open Subtitles | اضطررتُ للبقاء ساكناً تماماً، لهذا كنتُ مستلقياً على الأريكة، |
| Bir hafta kadar önce, tam oradaki koltukta yatıyordum. | Open Subtitles | في ليلةً ما منذ أسبوع كنت مستلقياً على تلك الأريكة، |
| Bir haftadır yatıyordum zaten. | Open Subtitles | لا، لقد كنت مستلقياً طوال أسبوع. |
| Orada yatıyordum, doktor beni, rahmimin içinde geziye çıkarmıştı. | Open Subtitles | كنت أرقد هناك و كانت تعطني الطبيبة جولة برحمي |
| Orada cesetlere sarılmış yatıyordum, onlardan biri olmak için dua ederek. | Open Subtitles | ، وكنت أرقد محاطاً بالجثث وأدعو لأصير جثة مثلهم |
| Yirmi iki yıldır şirketlerin Cindy Crawfordu ile yatıyordum ne yapacağım gidip 3M gibi pislik bir firmada mı çalışacağım? | Open Subtitles | أنا أعاشر شركات (سيندي كراوفرود) منذ 22 سنة هل يفترض بي معاشرة رعاعاً مثل (ثري ام)؟ |
| Patty ile yatıyordum ama bitirmek istiyordum. | Open Subtitles | كنتُ أعاشر (باتي). ولكنّي أردتُ إنهاؤه. |
| Kendi kusmuğumdan oluşan bir havuzda yatıyordum. | Open Subtitles | كنت ملقى في بركة من قيئي |
| Orada öylece yatıyordum. | Open Subtitles | كنت ملقى هناك |
| Omurga kemiği için tasarlanmış ince, sert bir yatakta yatıyordum. | TED | كنت مستلقية على سرير رقيق و صلب للعمود الفقري. |
| Bir gece yatağımda yatıyordum ve sen içimde kıpırdadın. | Open Subtitles | في إحدى الليالي كنت مستلقية في السرير و تحركت في داخلي |
| Felç olmuş bir halde yatıyordum. | Open Subtitles | كنت أستلقي كما لو أنني مشلول |
| Laboratuvarda otopsi masasında yatıyordum. | Open Subtitles | كنت في مختبره ملقاة على طاولة التشريح. |
| Orada çimenlerde yatıyordum. Kıpırdayamıyordum. | Open Subtitles | كنت ممددة هناك على العشب، عاجزة عن الحركة. |
| Dün gece eve geldiğinde yatakta üstüme kremşanti sürmüş yatıyordum. | Open Subtitles | وليلة أمس عندما رَجعَ للبيت، أنا كُنْتُ أَكْمنُ في السريرِ المُتْعِب a ساطَ دميةَ ذات لون أبيض مائل للصفرةَ. |
| -Onunla yatıyordum. yatıyordum. | Open Subtitles | -لقد كنت أعاشرها، لقد كنت أعاشرها |
| Sonra ben de başka adamlarla yatıyordum. | Open Subtitles | " وحينها كنت .. اضاجع رجال أخرون " |
| Çimlerin üzerinde yatıyordum. | Open Subtitles | أنا أتمدد وسط الأعشاب الضارة |
| Tamam. Onunla yatıyordum. | Open Subtitles | حسناً , لقد كنتُ أقيم علاقة معها , ماذا بذلك ؟ |