| Biliyorsunuz, bizler çocukların yediklerinden sorumluyuz. | TED | أتعلمون , نحن مسؤولون عن ما يأكله الأطفال |
| Kahvaltı için yediğiniz yemeğin, öğle yemeği için yiyeceğiniz yemeğin besin kalitesi açısından büyükanne ve büyükbabanızın yediklerinden ne kadar değiştiğini size şimdi anlatabilmek isterdim. | TED | أتمنى لو كان بإمكاني إخباركم الآن كم أن الطعام الذي تتناولونه على الإفطار وما ستتناولونه على الغداء قد تغير عن ما كان يأكله أجدادكم فيما يخص القيمة الغذائية، |
| Bir haftada yediklerinden fazla. | Open Subtitles | هذا أكثر مما يأكله هؤلاء الناس في أسبوع |
| Cerera'nın yediklerinden ona yemek yapıyorlar. | Open Subtitles | يجعلونه يأكل ما كان يأكله سيريرا |
| - Personelinizin yediklerinden denemeniz gerek. | Open Subtitles | -عليك تذوق ما يأكله موظفينك . |