"yeterince vakit" - Traduction Turc en Arabe

    • وقتاً كافياً
        
    • وقت كافٍ
        
    • وقت كافي
        
    • يكفي من الوقت
        
    Seninle yeterince vakit geçirdim, yapmam gereken çok şey var. Open Subtitles قضيتُ وقتاً كافياً جداً معك لديّ أشياء عليّ أن أفعلها
    Sıcak bir bagajda yeterince vakit geçirirsen sana bile güzel görünür o kadın. Open Subtitles أمضِ وقتاً كافياً بصندوق ساخن وأعتقد أنّها ستبدو جميلة لأيّ أحد
    Mars'ta yeterince vakit geçirirseniz Dünya'ya güvenle geri dönmek için fazla zayıf olabilirsiniz. Open Subtitles أقض وقتاً كافياً على المريخ وستجد نفسك من الضعف بحيث لا يمكنك ان تعود للأرض آمنا
    - Hepsini okumanız için yeterince vakit tanıdım mı? Open Subtitles ألديك وقت كافٍ لقراءته كاملاً؟ أجل
    Bu yaptığı virüs saldırısı için aldığı bir güvenlik önlemi. - Molly, içeri birilerini sokabiliriz. - yeterince vakit kalmadı. Open Subtitles كي تتجاوز "بن" إنه زر أمان ضد هجوم فيروسي مولي" يمكنا ان نرسل أحد للداخل" - ليس هناك وقت كافٍ - يمكني فعلها، يمكني إستخدام مجساتي الحرارية
    yeterince vakit geçtikten sonra onu unutursun. Open Subtitles مرور وقت كافي , وأنت ِ ستنسين كل شيء حوله
    Kısaca, bunun için yeterince vakit yok. TED ليس هناك ما يكفي من الوقت ببساطة.
    Seninle yeterince vakit geçiremiyoruz, değil mi? Open Subtitles أنتِ و أنا لا نقضي وقتاً كافياً مع بعضنا , أليسَ كذلك؟
    Bizim gibiler onların yanında yeterince vakit geçirince sonuçta bedelini ödemek zorunda kalırız. Open Subtitles حالما يقضي أناسٌ مثلي ومثلكِ وقتاً كافياً معهم فإنّ ذلك لا يؤول إلى شيءٍ سوى سُبل الهلاك.
    Yani, bu aptal ilişki için yeterince vakit harcadık. Open Subtitles أعني، ألم نضيع وقتاً كافياً في هذه العلاقة الغبية ؟
    yeterince vakit harcadık. Open Subtitles لقد أمضينا وقتاً كافياً في هذه اللعبة
    "Ben hiç"i düşünüyordum da, onunla hiç yeterince vakit geçirmediğim aklıma geldi. Open Subtitles "لقد كنت فقط أحاول التفكير فى جملة " لم أفعل قط و أدركت أنى لم أقض قط وقتاً كافياً معه
    Şunu söylemek istiyordum çocukluğunda seninle yeterince vakit geçirememiş olabilirim. Open Subtitles أريد فقط... ربّما لمْ أمضِ وقتاً كافياً معك أثناء نضوجك بينما أمضيت وقتاً طويلاً مع شقيقك
    - yeterince vakit geçiriyoruz. Open Subtitles نحنُ نقضي وقتاً كافياً مع بعضنا.
    yeterince vakit yok. Open Subtitles "ليس لدينا وقت كافٍ.
    - yeterince vakit yok. Open Subtitles -ليس هناك وقت كافٍ
    - Hiçbir zaman yeterince vakit olmayacak. Open Subtitles -لن يكون هناك وقت كافٍ قطّ
    Sadece onunla yeterince vakit geçirememekten dolayı pişmanım. Open Subtitles أنا نادم على أنني لم أقضي معه وقت كافي
    Asla yeterince vakit olmaz! Open Subtitles لا يوجد وقت كافي أبدا
    - Trip, yeterince vakit... Open Subtitles -تريب)، لا يوجد وقت كافي..
    - Kimse ateş etmeni söylemedi ! - yeterince vakit kaybettik. Open Subtitles لم يطلب منك أحد أن تطلق النار - لقد ضيعتي ما يكفي من الوقت -

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus