| Bu iki yılı bir zayıflama programı olarak düşünmek istiyorum. | TED | أرغبُ في التفكير حول هذين العامين مثل برنامج انقاص الوزن |
| Hayır, zayıflama kasedini alalı iki hafta oldu. | Open Subtitles | كلا، لقد مضى أسبوعان منذ حصولك على شريط انقاص الوزن. |
| Millet, parası geri ödenmeyen zayıflama tedavi merkezinde üç hafta süreniz daha var. | Open Subtitles | تبقى لديكم 3 أسابيع في علاج لنقص الوزن لا ترد تكلفته |
| Diyet ürünleri ve zayıflama programları için yılda 30 milyar dolar harcıyoruz. | Open Subtitles | نحن نصرف 30 مليار دولار سنوياً على برامج الرجيم والجمية |
| Şimdi de haplar çıktı. Bir kaç kilo vermek için zayıflama hapı aldım. | Open Subtitles | تناولت حبوب التخسيس لأفقد بعضا من الوزن |
| Yılda 100 milyar doları zayıflama ilaçlarına harcıyoruz. | TED | نحن ننفق مئة بليون دولار سنوياً على مساعدات الحمية |
| Rujlar, zayıflama programları, kadın ürünleri. | Open Subtitles | أحمر الشفاه, برامج إنقاص الوزن, منتجات أنثويّة |
| Çok fazla zayıflama, yoksa bir rüzgar alıp götürür seni. | Open Subtitles | لا تفقدى الكثير من الوزن والا ستطيرك الرياح |
| Çok fazla zayıflama yoksa bir rüzgar alıp götürür seni. | Open Subtitles | لا تفقدى الكثير من الوزن حتى لا تقذفك الرياح |
| Bakmıyorsunuz ki. Ya da tamamen yaşlılara özel zayıflama programı yapabiliriz. Beş bölümlük. | Open Subtitles | أو يمكننا عمل هذه الحلقات عن فُقدان الوزن ، خمس أجزاء. |
| Dokuz yüz dolarım ve makul bir zayıflama hedefim var. | Open Subtitles | عندي تسعة كبيرة وهدفاً يمكن تحقيقه لخسارة الوزن |
| zayıflama kasedin iştahını azaltmadı mı? | Open Subtitles | هل قلّل شريط انقاص الوزن من شهيتك؟ |
| Küçükken çocuklar için bir zayıflama kampına gitmiştim. | Open Subtitles | عندما أنا كنت أصغر، وأمّ أنزلتني... في المعسكر الصغير والممتلئ للمراهقين الزائدي الوزن. |
| Çok tehlikeli bir zayıflama ilacı. | Open Subtitles | بل هو خطير جدا لخسارة الوزن المخدرات. |
| Kız kardeşimin çalıştırdığı zayıflama merkezi için sloganlar yazarım. | Open Subtitles | أكتبالشعاراتلمؤسسة... مؤسسة تخفيض الوزن التي تديرها أختي |
| Eğer zayıflama merkezi işletiyorsan yemekten zevk almak gerçekden zor. | Open Subtitles | -مطعم رائع بحق بصعب الإستمتاع بالعشاء وأنت تدير مركزاً لتخفيض الوزن |
| Yargılamıyorum ama, zayıflama stratejini baştan bir daha düşünmeliyiz. | Open Subtitles | ...حسناً ، انا لا احكم ، لكن علينا أن نعيد التفكير في إستراتيجية خسارة الوزن هذه |
| Hep zayıflama kitapları. | Open Subtitles | كلها كتب لإنقاص الوزن |
| Şimdiye kadar bizden zayıflama hapları veya ilaçları içmemizi istemediler. | Open Subtitles | أتمنى فقط أنا لا يجبرونا على تناول أدوية الرجيم أو حبوب |
| zayıflama tesisindeyim. | Open Subtitles | أنا في متجع التخسيس |
| Yılda 50 milyar dolar sebzelere harcıyoruz, ki bu yüzden bütün bu zayıflama ilaçlarına ihtiyacımız var. | TED | نحن ننفق خمسون بليون دولار على الخضار ولهذا نحتاج جميع مساعدات الحمية . |