ويكيبيديا

    "إخافتنا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • korkutmaya
        
    • korkutmak
        
    • korkutup
        
    • korkutmayı
        
    • korkutabileceğini
        
    Önce bizi korkutmaya çalışıp ardından da arkadaş olmaya çalışıyor. Open Subtitles إنها تحاول إخافتنا ثم تصبح صديقتنا أنتم تعلمون
    Zaten muhtemelen sadece bizi korkutmaya çalışıyor. Open Subtitles وعلى أية حال من المحتمل أن يحاول إخافتنا فقط
    Sizce herif resmimi o şekilde parçalayarak bizi korkutmaya mı çalışıyordu? Open Subtitles أتعتقد بأن هذا الرجل كان يحاول إخافتنا بتفجير
    Kara Bakire mezhebi, keçi maskeli canavar olayı arkadaşları korkutmak için kullandıkları bir yer altı hayalet hikayesi. Open Subtitles عبادة العذراء السوداء المسخ ذو القناع من جلد الماعز إنه مجرد بيت مسكون تحت الأرض بهدف إخافتنا سريعاً
    Hala bir ordusu var iken bizi korkutup taviz almak için son çabaları bunlar. Open Subtitles إنها محاولة فاشلة أخيرة لمحاولة إخافتنا لتنفيذ مطالبه بينما لازال عنده ما يسمى جيشاً
    Boyun eğelim diye korkutmaya çalışıyor. Open Subtitles كل هذا أكاذيب هو يريد إخافتنا حتى نذعن له
    Ev bizi ayırdı. Bizi korkutmaya çalışır gibiydi. Open Subtitles البيت فصلنا عن بعضنا ، كما لو كان يريد إخافتنا
    Kontra Komandan, biz rahipleri korkutmaya çalıştı. Open Subtitles قائد الكانترا كان يحاول إخافتنا نحن الكهنة
    Onlar bizi korkutmaya çalışıyor. Bizi öldürmeyecekler değil mi? Open Subtitles إنهم يحاولون إخافتنا فحسب لن يقوموا حقاً بقتله ، أليس كذلك ؟
    Onlar bizi korkutmaya çalışıyor. Bizi öldürmeyecekler değil mi? Open Subtitles إنهم يحاولون إخافتنا فحسب لن يقوموا حقاً بقتله ، أليس كذلك ؟
    Sizin gibi korucular bizim gibi South Beach'lileri korkutmaya bayılır zaten. Open Subtitles أجل أنتم أيها الأولاد الغاضبون تحبون إخافتنا نحنُ الناس السالمين، ألستم كذلك؟
    Belki bizi korkutmaya çalışıyordur. - 6 aydır bir iz bile bulamadık. Open Subtitles كل عميل إف بي آي في البلاد يبحث عن أبي ربما كان يحاول إخافتنا
    Belki de bardayken bizi korkutmaya çalışan o hödüklerdir. Open Subtitles ربما كان هذا الريفى الذى إلتقينا به فى البار يحاول إخافتنا
    Bizden bir şeyler çıkarmak için bizi korkutmaya çalışıyor. Open Subtitles حسنًا، هي فقط تحاول إخافتنا حتى نفرغ و نبوح لها بما لدينا
    Babam sadece bizi korkutmaya çalışıyordu. Open Subtitles موعد الحظر الساعة 10 ليس حقيقيًا أبي كان يحاول إخافتنا وحسب
    İddiaya girerim ihtiyar Cecil Jacobs beni korkutmaya çalışıyor. Open Subtitles "أراهن على أنة "سيسل جاكوب يحاول إخافتنا
    İddiaya girerim ihtiyar Cecil Jacobs beni korkutmaya çalışıyor. Open Subtitles "أراهن على أنة "سيسل جاكوب يحاول إخافتنا
    Evdeki korkunç cesetle bizi korkutmaya çalışıyordu. Open Subtitles حتى إذا حاولت إخافتنا بذلك الشيء المروع
    Yoldan çıkmamız için bizi korkutmak istiyorlar. Daha önce de böyle şeylerle uğraşmıştık. Open Subtitles إنّه يحاول إخافتنا لنحِد عن الطريق، ولقد تعاملنا مع أشياء من هذا القبيل قبلاً.
    Nereye dönüp baksak, birileri bizi korkutup kaçırtmaya çalışıyor. Open Subtitles كُلَّ مَرَّةٍ نَستديرُ، يحاول شخص ما إسْقاطنا أَو إخافتنا أَعتذرُ.
    Böyle şeylerle bizi korkutmayı sevdiğini biliyorum. Open Subtitles اسمع! أعرف أنك تحاول إخافتنا عن طريق القيام ببعض الحيل.
    Bize şirketin istemli bir toplantı hazırlayıp sendika kurmaktan korkutabileceğini söyledi. Open Subtitles اخبرنا ان الشركه قد تنادي من أجل إجتماع خياري ومن ثم تحاول إخافتنا لتوقف إتحادنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد