| evsiz barksız kardeşimle çıkacak olan kızı tanımayı çok isterim. | Open Subtitles | احب ان اعرف اي فتاة يمكنها ان تواعد اخي المشرد |
| O evsiz adama ismini, gününün nasıl geçtiğini soracağım, çünkü bazen insanların tek istediği insan olmaktır. | TED | سأسأل ذاك المشرد عن اسمه، وكيف كان يومه، لأن أحيانا كلما يريده الناس هو الإنسانية. |
| evsiz yeni yetme bir kaçağın bile bir Noel hediyesine ihtiyacı vardır! | Open Subtitles | وحتى المراهق المشرد الهارب من منزله يحتاج لهدية عيد الميلاد |
| Kimliği tesbit edilememiş bazı evsiz kişiler, geçen salı günü NewJersey'de yanına gelerek feci şekilde hırpalamışlardı. | Open Subtitles | الرجل المشرد الغير معروف الذى تم التحرش به وضربه بشدة على شاطئ نيو جيرسى يوم الثلاثاء الماضى |
| evsiz adam için öğle yemeği almak zorunda kaldık. | Open Subtitles | للأسف اضطررنا لشراء غداء لذلك الرجل المشرد |
| evsiz yeni yetme bir kaçağın bile bir Noel hediyesine ihtiyacı vardır! | Open Subtitles | وحتى المراهق المشرد الهارب من منزله يحتاج لهدية عيد الميلاد |
| Bana bir dakika daha ver. Sadece o evsiz adamı zihnimden atmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول ازالة ذلك المشرد المنحرف من ذهني |
| Bu adamın sıska, çirkin, evsiz kardeşi gibi duruyorsun. | Open Subtitles | تبدو وكأنك ذلك الشاب النحيل البشع المشرد يا أخي |
| Benim işimle, evsiz bir adamın işi arasındaki fark. | Open Subtitles | الفرق الوحيد بيني وبين الرجل المشرد هذه الوظيفة |
| evsiz bir adam bu derece etkin bir öldürme tekniğini nasıl öğrendi? | Open Subtitles | كيف تعلم هذا الرجل المشرد القتل بهذه الفعالية؟ |
| evsiz sikim fırtınadan korunmak için sığınacak bir yer arıyor. | Open Subtitles | قضيبي المشرد الان يجب عليه ان يبحث عن ملجأ من العاصفة أين ومتى ما إستطاع |
| Sokağımdaki evsiz adamın da zaman makinesi sertifikası var. | Open Subtitles | المشرد في شارعي لديه براءة اختراع معلقة في آلة الزمن |
| Ayağını denk al evsiz adam. Sorunumun ne olduğunu bilmiyorum ama nedense gergin olduğumda hep gülerim. | Open Subtitles | انتبه لنفسك أيها المشرد لا أعلم ماهي مشكلتي |
| Dans eden evsiz adamın takıldığı sokakta. | Open Subtitles | إنه في نفس الشارع في المكان الذي يرقص فيه المشرد |
| Şu evsiz adam hala evinde mi? | Open Subtitles | هل ما زال ذلك الرجل المشرد ينام على أريكتك ؟ |
| Bir keresinde evsiz bir adam bana Purple Head göstermişti, ama tekrar düşününce, onun askerî bir şey olduğundan hiç de emin değilim. | Open Subtitles | تلك المرة ، ذلك الرجل المشرد أراني رأسه البنفسجي لكن إذا تذكرته ، أنا لست متأكد أن هذا كان شيئاً عسكرياً |
| Müsaade ederseniz, benim çıkıp şu evsiz adam kamp kurmadan evvel ATM'ye ulaşmam gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً, من فضلكما فعليّ الذهاب. للصراف الآلي قبل أن يستهل المشرد المخيم الليله |
| evsiz Bob yine çamaşırhanede. | Open Subtitles | لقد أطعمت القطة ولقد عادت المشرد بوب بالأسفل في غرفة الغسيل مرة أخري |
| Bu sabah, verandamdaki evsiz adam tenimin manyak göründüğünü söyledi. | Open Subtitles | هذا الصباح الرجل المشرد على شرفة بنائي قال أنَّ بشرتي بدت رائعة |
| Zaman çizelgesine göre çocuklar evsize burada taksi sürücüsüne burada, bisikletliye burada, sonra gölün orada koşan insanlara saldırdılar. | Open Subtitles | في هذا المكان ضد الرجل المشرد و في هذا المكان مع سائق الأجرة في ذلك المكان مع قائد الدراجة |
| Boş yere onca para ödenen serseri bir vuruş kaçırdı. | Open Subtitles | هذا المشرد الذي يحصل على أكثر مما يستحق أضاع الضربة. |