Şu andan itibaren sahadaki ajanlar ve bağlantılar ile irtibat kurmayacaksın. | Open Subtitles | ومن الآن ليس مسموح لكِ بالإتصال بالممتلكات أو الوكلاء في الميدان |
Şu andan itibaren sahadaki ajanlar ve bağlantılar ile irtibat kurmayacaksın. | Open Subtitles | ومن الآن ليس مسموح لكِ بالإتصال بالممتلكات أو الوكلاء في الميدان |
Çocuk babasının federal ajanlar tarafından götürülüşünü gördü. | Open Subtitles | شاهد أباه يقبض عليه بواسطة الوكلاء الإتحاديين |
Onu tutuklarsak kasabaya yüzlerce federal Ajan getirecekmiş. | Open Subtitles | قال إذا إعتقلناه ، سيأتي الكثير من الوكلاء الإتحاديون في جميع أنحاء هذه البلدة |
Ajan Scully ve Ajan Mulder FBI tarafından işten uzaklaştırıldı. | Open Subtitles | الوكلاء سكولي ومولدر عندهما علّق بمكتب التحقيقات الفدرالي. |
Fong'u koruyan ajanları atlatıp bej rengi bir Chevrolet araçla kaçmışlar. | Open Subtitles | فلتوا من قبضة الوكلاء الذين كانوا يحمون فونج وهربوا في سيارة شيفروليه بيج حديثة الصنع |
Ml5 aradı ve Libya'lı ajanların Clouseau'ya karşı bir suikast girişimi olacağına dair bir dedikodu duyduklarını söyledi. | Open Subtitles | مليلتر 5 مسمى ومخبر عنه ذلك الوكلاء الليبيين سمعوا إشاعة الذي هناك قد يكون محاولة إغتيال ضد كلوزو. |
Çocuk babasının federal ajanlar tarafından götürülüşünü gördü. | Open Subtitles | شاهد أباه يقبض عليه بواسطة الوكلاء الإتحاديين |
Anlaşmalar, ajanlar, reklamlar için endişelenmen gerekmeyecek. | Open Subtitles | ستعملين لحسابي لا يجب أن تقلقي بشأن الترتيبات أو الوكلاء أو وكلاء الدعاية أو أي شيء |
Tüm ajanlar terkedilmiş altın madenine gitsin. | Open Subtitles | كُلّ الوكلاء المتوفرون بقطاعك متوجهون إلى منجمِ الذهب |
İstediğim bilgileri söylemeden ajanlar gelip onu aldı. | Open Subtitles | حسنا، تركته مع الوكلاء قبل أن أحصل على ما إحتجت |
ajanlar uçak değildir. Tarifeleri yoktur. | Open Subtitles | الوكلاء ليسوا طائرات، كما تعرف. |
ajanlar peşinden gitmiş ama kesin bir eşkal bildiremediler. | Open Subtitles | الوكلاء طاردوا، لكن لا وصف واضح. |
FBI'dan Ajan Mulder ve Scully. - Daryl Mootz'u arıyorduk. | Open Subtitles | الوكلاء مولدر وسكولي بمكتب التحقيقات الفدرالي. |
Bu Ajan Michael Vaughn. Ajan Jack ve Sydney Bristow. | Open Subtitles | هذا وكيل مايكل فوجن، الوكلاء جاك وسدني بريستو. |
Tüm Ajan ve ekiplerin profillerini de istiyorum. | Open Subtitles | احضر لي ايضا لمحات عن الوكلاء من جميع الفرق |
Ajan Vukovich ve Chance bildiriyor. | Open Subtitles | تقارير من الوكلاء فوكوفيتش و تشانس |
Üstlerinize yalan söylemeyi, başka ajanları tehlikeye atmayı böyle mi mazur gösteriyorsunuz? | Open Subtitles | بأنّ كم تبرّر الكذب إلى رؤسائك، تعريض للخطر الوكلاء الآخرين؟ |
ajanların kullanıma hazır olabilmesi için, önce ruhsal bir çöküntüye sürüklenmeleri gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | هم كان لا بُدَّ أنْ يَتوقّفوا الوكلاء أمامهم أصبحَ شغّالاً. |
XXX, özel yetenekleri olan gizli ajanlara verdiğimiz isim. | Open Subtitles | إنه ميت العميل أكس يقوم بالعمليات السرية ويغطي الوكلاء بالمهارات الخاصة |
Evde hazırladıkları videolarını ajanslara gönderirler, ...ve o Ajanslar onları asla aramaz. | Open Subtitles | الذين قاموا بإرسال بكرات الفيديو المنزلية اللئيمة ليمثلهم الوكلاء الذين لا يعاودون الاتصال حتى |
- Ne? temsilcilerle bir toplantım var. Dış dağıtımı konuşacağız. | Open Subtitles | عندي مقابلة مع بعض الوكلاء نحن نناقش التوزيع الخارجي |
Ve sınra o editörler de yarattıkları iyi intibayı yaymak için başka editörler tutyorlar. | Open Subtitles | صحيح. وبعد ذلك أولئك الوكلاء يستأجرْون وكلائهم الخاصينَ للمُسَاعَدَة على تَسْريع الدعاية والإعلانِات الجيدةِ انهم جيدون فى الدعاية. |