| Devamı var, ama Yarına kadar beklemeliyiz. | Open Subtitles | يوجد تكملا لها لكننا يجب ان ننتظر الى الغد |
| Biz Amerika'dayız ama. Onlara Yarına kadar beklemesi gerektiğini söyle. | Open Subtitles | حسنا نحن في أمريكا اخبرهم ان ينتظروا الى الغد |
| Eğer arabayı durdurursanız, Yarına kadar hiç bir yere gidemezsiniz. | Open Subtitles | اذا اوقفت العربه لن تستطعي قيادتها الى الغد. |
| Yarını bekleyememişiniz gibi gözüküyor. | Open Subtitles | يبدو أنك لا تستطيع الانتظار الى الغد. |
| Hoşçakal, Lorenzo, Yarın görüşmek üzere. | Open Subtitles | وداعاً يا لورينزو الى الغد |
| Annem bugün öldürebileceğin adamı yarına bırakma derdi. | Open Subtitles | والدتي قالت لي لا تؤجل الى الغد اشخاصاً يمكنك قتلهم اليوم |
| Jay, Sonia'nın uçağı Yarına kadar ertelendi. | Open Subtitles | جاي , لقد قاموا بتأجيل رحلة سونيا الى الغد |
| Yarına kadar bekliyebilir. | Open Subtitles | سيضطر هذا العمل للانتظار الى الغد |
| Ben Yarına kadar bekleyemem efendim. | Open Subtitles | لا يمكنني الانتظار الى الغد سيدي |
| Eve gideceğim ve Yarına kadar bekleyeceğim. | Open Subtitles | سوف ا1هب الى المنزل وانتظر الى الغد |
| Bu seferki 10 dakikalığına mı, yoksa Yarına kadar mı? | Open Subtitles | لعشر دقائق من هذا الوقت, أو الى الغد ؟ |
| Yarına kadar bekleyeceğiz. | Open Subtitles | نحن سننتظر الى الغد. |
| Yarına kadar gözaltında tutulacaksınız. | Open Subtitles | انتما في كفالتي الى الغد |
| Yarına kadar beklemen gerekecek. | Open Subtitles | يجب أن ينتظر الى الغد. |
| Yarına kadar, Bella. | Open Subtitles | الى الغد يا بيلا |
| Yarına kadar bekleyecek. | Open Subtitles | ستنتظر الى الغد |
| Yarını bile beklemeyin. | Open Subtitles | لا تنتظر الى الغد |
| Yarını bekleyeceksiniz. | Open Subtitles | يجب ان تنتظر الى الغد |
| Yarın görüşmek üzere, madam. | Open Subtitles | الى الغد أذا ياسيدتى |
| Yarın görüşmek üzere öyleyse. | Open Subtitles | الى الغد اذن! |
| Asla bugünün işini yarına bırakma. | Open Subtitles | لا تؤجلى ما يجب عمله الى الغد |