Neyse, uyandığına ve iyi olduğuna sevindim. | Open Subtitles | على كل حال، إسمع .. أنا سعيدة أنك بخير و مستيقظ، و علي العودة الأن |
Hayır, Rodrigo hayatta ve iyi. | Open Subtitles | لا ، رودريجو بخير و على قيد الحياة |
Ama rehineler sağlıklı ve güvende. | Open Subtitles | و لكن الرهائن بخير و أمان الآن و يبدو أن الباتمان اتهم ظلماً بجرائم البطريق |
Umarım iyisindir çünkü seni potaya götüremezsem oyunum aynı zevki vermez. | Open Subtitles | يجب ان تكون بخير و إلا الأفضل أن تعود إلى المنزل |
Ben iyiyim ve de size Deunan'ı getirdim. | Open Subtitles | انا بخير و لقد أحضرت لكَ دونان نوت التي انتظرتها طويلا |
- Hayır. Ben iyiyim, dinlendim ve ateş bükücülerle savaşmaya hazırım. | Open Subtitles | على الإطلاق, انا بخير و منتعش و جاهز لقتال مُخضعي النار |
Sanki kara dalgalar üstüme geliyor ben yüzeye yüzüyorum ve iyi olacağımı ve bununla mücadele edebileceğimi düşünüyorum. | Open Subtitles | أشعر كأنها موجات مظلمة و أنا أسبح خلالها للوصل للسطح و ... . و أعتقد بأني سأكون بخير و أستطيع محاربة هذا الأمر .. |
Görünüşe göre bizim Culper Halkası hayatta ve iyi. | Open Subtitles | يبدو أن دائرة (كولبر) بخير و على قيد الحياة |
Hayır, kardeşim hayatta ve iyi, Yeni Zelanda'da. | Open Subtitles | لا، أختي بخير و بصحة جيدة "في "نيوزلاند |
Hiç komik değil bu -Çocuklar güvende İnan bana onlara iyi bakıyorum | Open Subtitles | هذا ليس مضحكا حقا الأطفال بخير و أعدك أن أسلمهم لكى بمجرد عودتك |
Castiel ailemin güvende olacağına söz ver, ben de yapayım. | Open Subtitles | عدني يا (كاستيال) أن عائلتي ستكون بخير و سوف أفعلها |
O güvende. | Open Subtitles | وهو بخير و سليم |
Umarım iyisindir. Dostumuz da denize düşmemiştir. | Open Subtitles | أتمنى أن أجدك بخير و أتمنى ألا يكون صديقك الصغير قد سقط فى البحر |
Umarım iyisindir. Yakında görüşürüz. Hoşçakal, dostum. | Open Subtitles | أتمنى أن تكون بخير و أن نلتقي سريعاً , وداعاً |
Ve umarım iyisindir ve orada görüşürüz, sanırım. | Open Subtitles | أتمنى أنكٍ بخير و أراكٍ هُناك |
Ben iyiyim ve parlıyorum. | Open Subtitles | لقد أعجبني ذلك البريق أنا بخير , و أنا برّاقة |
İyiyim ve evet, Will iki doktordan tasfiye aldığıma emin oldu. | Open Subtitles | انا بخير, و نعم ويل " تأكد من حصولى على " تصريح من طبيبان |
Aslinda çok iyiyim ve Lenny de iyi olacak. | Open Subtitles | حقيقةً, أنا أفضل من أني بخير و سيكون (ليني) بخير أيضاً |
Bana tekrar ne kadar sağlıklı ve stabil olduğumu mu söyleyeceksin? | Open Subtitles | هل ستدعويني بخير و مستقر مجدداً؟ |
Dördü de sağlıklı ve güvende. | Open Subtitles | أربعتهم ما يزالون بخير و سلام |
İyiyim, endişelendiğim kişi kendim değilim. Sende bir şeyler var. | Open Subtitles | انا بخير و لكنى لست الشخص الذى اشعر بالقلق تجاهه |