| Ne sizin korkularınızla yüzleşebilir, ne de hayallerinizin peşinden koşabilirim. Siz de aynını benim yerime yapamazsınız. Fakat birbirimizi destekleyebiliriz. | TED | لا أستطيع مواجهة مخاوفك أو مطاردة أحلامك، وأنت لا تستطيع فعل هذا بدلا مني، لكن نستطيع أن ندعم بعضنا البعض. |
| Yani, beni öldürmek istediler ama benim yerime onu öldürdüler. | Open Subtitles | النقطه. . أنهم قصدوا قتلى أنا لكنهم نالوها بدلا منى |
| Demek Onun yerine beni öldürmüş olmayı diliyorsun, öyle mi? | Open Subtitles | اذن ، لقد تمنيتى قتلى بدلا منه أليس كذلك ؟ |
| Buna rağmen, öldüğü gün... binlerce kişi seve seve Onun yerine hayatlarını verebilirdi. | Open Subtitles | ومع ذلك فيوم قُتل الآلاف و الآلاف كانوا يودون أن يموتوا بدلا منه |
| bunun yerine, biraz daha karmaşık bir şeye bakmayı tercih ediyor olabiliriz. | TED | بدلا من ذلك قد نكون بحاجة لاختيار شيء أكثر تعقيدا بقليل لنحلله. |
| Eğer benim yerime siz giderseniz, bir budalalık yapmayacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت حقا أنكما لو ذهبتما بدلا عني فلن يكون سافلا |
| Ben Boulogne'dayken, Kraliçe Catherine, Vekil görevini üstlenecek ve benim yerime yönetecek. | Open Subtitles | وبينما أنا في بولوني, الملكة كاثرين ستكون بمثابة ريجنت والآمرة بدلا عني |
| Ben tüm gün burada olacağım için benim yerime barı açmanı isteyecektim. | Open Subtitles | لكني سأبقى هنا طوال اليوم، وأريد منك أن تفتح البار بدلا مني. |
| Yani, bu konuda haklı bile olsan neden benim yerime sana inandı? | Open Subtitles | اعني حتى لو كنت محقة بشأنه لم ستستمع لكلامك بدلا من كلامي؟ |
| Senin kendini riske atman gerekirdi. Onun yerine Aaron attı. | Open Subtitles | كان من المفترض ان تقف أنت بجانبي بدلا من آرون |
| Ben de Onun yerine bir video çeksem olur mu diye sordum. | Open Subtitles | وقد سألت اذا كان من الممكن أن أصور فيديو بدلا من الكتابة |
| Bay Hubbard, benden Onun yerine çiftlikleri göstermemi rica etti. | Open Subtitles | ويتسائل السيد هيبارد اذا كان بامكاني ان اريك بدلا منه |
| Bana geldi ama tabi ki seninle yatmayı tercih eder. | Open Subtitles | وجاء ذلك بالنسبة لي ولكن سيكون بدلا من النوم معك. |
| Eğer Phil in kıllarını üzerimden alamazsam, ozaman, zztop sakalları almayı tercih ederim. | Open Subtitles | ثم ، كما تعلمون ، كنت حقا تفضل بدلا اللحية ض ض الأعلى. |
| Her kimse, Moxon "merhaba" demek yerine, ölmeyi tercih etti. | Open Subtitles | ومهما يكن موكسون أختار الموت بدلا من أن يقول مرحبا |
| Elbette evlilik dışı çocuk yapma gibi daha önce insanları suçladığımız şeylere nazaran bu suçlama çok daha iyiydi. | TED | وبطبيعة الحال، هذا أفضل بكثير لمعاقبة الناس بدلا من ذلك الشيء الذي اعتدناه مثل انجاب أطفال خارج إطار الزواج. |
| Gitmemiz gereken yer orası, orası hoş ve ılık - burada olmaktan iyidir. | Open Subtitles | هذا مايجب أن نذهب اليه لأنه لطيف ودافئ هناك بدلا من التواجد هنا |
| Nasıl bir olay seni Ra Im'in adına özür diletebilir? | Open Subtitles | اي نوعا من الحوادث يجعلك تعتذر بدلا عن را يم؟ |
| Neden gidip kendine, evcil hayvanın olacak bir başka küçük kız bulmuyorsun? | Open Subtitles | لم لا تذهب للبحث عن فتاة أخرى لتكون حيوانك الأليف بدلا عني؟ |
| fakat bizim yerimize Japonya ve Çine satacaklar çünkü bizim mısır üreticilerini korumak maksatlı gümrük duvarlarımız var ama japonya ve çin in yok.. | TED | ولكنهم سيبيعونه الى اليابان و الصين بدلا عن ذلك لان لدينا حواجز جمركية لحماية مزارعي الذرة لدينا، اما هم فلا |
| Yıl boyunca, timsahların asıl besinleri memelilerden ziyade, balık ve yumuşakçalardır. | Open Subtitles | على مدار السنة, تتغذي التماسيح على السمك والرخويات بدلا من الثدييات |
| Efendim beni işe mi almak istiyor? Hayır demem imkansız. | Open Subtitles | بدلا من عملك كهاو، هل ترغب في قتل الأرانب لحسابي؟ |
| Her çarşamba, insanların bir saatlik boş vaktinde neden otuz bir çekmek varken Donehower'i dinlemeye can atmadığını anlayamaz. | Open Subtitles | أنه لايستطيع تخيل لماذا الناس لاتحب الأستماع لدون أور بدلا من أخذ ساعة أستراحة كل يوم أربعاء في غرفهم |
| Bir Hıristiyanla evleneceğine Barabbas'ın soyundan gelen biriyle evlenmesini yeğlerim. | Open Subtitles | تمنيت لو تزوجها يهودياً من نسل باراباس بدلا من مسيحي |
| İlki, unutulan uçup giden ayların aksine, zaman oldukça unutulmazdı. | TED | اولها انه , بدلا من يمضي الشهر سريعا وينسى, الوقت اصبح قابلا للتذكر بشكل اكبر. |
| Neden öldürmediğini merak etmek yerine öldürmeyeceğinden emin olalım, olur mu? | Open Subtitles | بدلا من التسائل لما لم تقتله دعينا نتأكد بالا تفعل حسنا؟ |