Halkın, senden daha cesur bir lider bulamaz. | Open Subtitles | لا أعتقد أن يطلب شعبك بقائد أكثر شجاعه منك. |
Kendi kurtlarına bir vampirin hükmetmesine izin verip onları vampir kanı bağımlısı eden bir lider olamaz. | Open Subtitles | تركه لمصاص دماء يسيطر على ذئابه، حملهم على إدمان الدم، هذا ليس بقائد. |
Usta bir politikacısın ama lider değilsin. | Open Subtitles | انت سياسي متمرس ولكنك لست بقائد لهذه الامة |
"Tanrılar kutsal karavanı yeni yuvalarına götürmesi için bir lideri kutsadılar." | Open Subtitles | .. والالهة تبعث بقائد لتوجيه قافلة السماوات الي وطنهم الجديد |
Yeni kalenin komutanı güvenilir biri mi? | Open Subtitles | هل يمكن الوثوق بقائد الحصن الجديد؟ |
Tank komutanını bağla. - Hedefin imha edildiğinin doğrulanmasını istiyorum. | Open Subtitles | صلني بقائد السرب أكد تدمير الهدف |
Nardole, Doktor'un tutulduğu gemiye mal götürüp getiren tedarik teknesinin kaptanıyla iletişime geçmiş. | Open Subtitles | ـ لذا، ناردول اتصل بقائد قارب الإمداد التي تذهب من و إلى سفينة السجن |
Yakalananların içinde, Mutant lider olarak adlandırılan şahıs da vardı. | Open Subtitles | وبين هؤلاء المقبوض عليهم، الذين يدعوه بقائد المسوخ. |
Benim oturduğum yerden sen lider değil, çok üzgün ve yalnız bir adamsın. | Open Subtitles | ومن حيث اجلس انت لست بقائد انت فقط رجل حزين ووحيد |
Yeni lider Troels Höxenhaven partisinde coşkuyla karşılandı. | Open Subtitles | - شكرا لقد تم الترحيب بقائد حزب العمال الجديد ترولز هوكسينهيفن من قبل اعضاء الحزب |
Springfield'li çocuklar etkili bir lider istemediğiniz sürece. | Open Subtitles | مالم ترغبوا بقائد مؤثر |
Jarvis köstebek olabilir, ama bir lider değil kaynakları kullanarak böyle bir şeyi tek başına yapabilecek yapıya sahip değil. | Open Subtitles | (جارفيس) رجلٌ مُطّلعٌ لكنّه ليس بقائد. و ليس ذا مصادر ليفعلَ أمراً كهذا لوحده. |
Fakat lider değil | Open Subtitles | عضو في فريق ولكنه ليس بقائد |
Kara sevdalıdan lider mi olurmuş. | Open Subtitles | الرجل المحب ليس بقائد ؟ |
Başkan Carter, ayrıcalıklı bir vatandaş olarak Pyongyang'a uçtu Kuzey Kore lideri Kim Il Sung ile görüştü ve askeri harekatı önleyen bir anlaşma yaptı. | Open Subtitles | كمواطن خاص سافر الرئيس جيمى كارتر الى بيونج يانج اجتمع بقائد كوريا الشمالية كيم ال سونج وعقد صفقة تفادت العمل العسكرى |
İsmini 1959'daki keşif gezisinin lideri Igor Dyatlov'dan alır. | Open Subtitles | " تيمناً بقائد الرحلة في ذلك الوقت " إيغور دايتوف |
Efendim, bir ekip lideri hatta. | Open Subtitles | -سيدي، توصلتُ بقائد فريق الإنتزاع |
Tank komutanı bağlayın. Hedefin yok olduğunu onaylayın. | Open Subtitles | صلني بقائد السرب أكد تدمير الهدف |
Hemen kırmızı kuvvetlerin komutanı aramak için. | Open Subtitles | للاتصال بقائد القوات الحمراء في الحال. |
Milletvekili SecNav'i aradı SecNav de Deniz Kuvvetleri komutanını aradı o da Müdür Vance'i aradı. | Open Subtitles | عضو الكونغرس اتصل بالسكرتير الأمريكي للبحريةِ السكرتير الأمريكي للبحريةِ اتصل بقائد سلاحِ البحرية والذي بدوره اتصل بالمدير "فانس" |
Spruance'ın kaptanıyla temas kurmayı başardık, Nimitz savaş grubunda bir muhrip. | Open Subtitles | سيّدي الرئيس، تمكنّا من الاتصال بقائد الـ(سبريانس) مدمّرة من مجموعة (نيميتز) الحربية |
Yeniden iyi bir liderleri olduğu için seviniyorlar. | Open Subtitles | انهم فرحون لانهم حظوا بقائد جيد |