| Fakat o sesler ona acı çektirmiyor, hatta onunla alakalı bile değil. | Open Subtitles | لكنّ الأصوات لا ترهبه. و لا تتعلّق به على الإطلاق. |
| Bu benimle alakalı. Her şey her zaman benimle alakalı. | Open Subtitles | إيّاكم، هذه المسألة تتعلّق بي ولطالما كانت تتعلّق بي |
| Bu bir kalp krizi değil beyinle alakalı. | Open Subtitles | هذه ليست سكتة دماغية لكنها مشكلة تتعلّق بالدماغ |
| Ama seninle alakası yok. Kesinlikle seninle ilgili bir sorun yok. | Open Subtitles | لكنها لا تتعلّق بك إنها لا تتعلّق بك نهائياً |
| Umarım bunun baroya benim bir yıldızı hak ettiğimi söylemenle alakası yoktur. | Open Subtitles | أَتمنّى بأنّها لا تتعلّق بإخبارك لنقابة المحامين أنّني أَستحقُّ نجمةً |
| Mesele sadece dükkanına ulaşmak değil, değil mi? | Open Subtitles | المسألة لا تتعلّق فقط بعودتك إلى متجرك، أليس كذلك؟ |
| Mesele, bize asla inanmayan ailelerden intikam almak. | Open Subtitles | المسألة لا تتعلّق بالعودة إلى عائلاتنا التي ما آمنت بنا يوماً |
| Bunun hala sıradan bir Mesele olduğunu düşünenler, şunu dikkate alın: vücudunuzu anlamak, cinsellik eğitimi ve rıza gösterme meseleleri için önemlidir. | TED | أمّا بالنسبة لأولئك الذين لا يزالون يشعرون بأنها قضيّة ثانويّة، فكّروا بهذا: إن فهم جسدك يعتبر أمراً هاماً في المشكلة الأهم التي تتعلّق بتعليم الجنس والموافقة بين الطرفين. |
| Evleneceğim adamla alakalı olmayabilir. | Open Subtitles | قد لا تتعلّق بالرجل الذي سأتزوّجه. |
| Kalbin ile alakalı,değil mi? | Open Subtitles | تتعلّق المسألة بقلبك، أليس كذلك؟ |
| Bu sadece Robin'le alakalı değil ki. | Open Subtitles | المسألة لا تتعلّق بـ(روبن) فقط |
| Aynı zamanda Henry'yle de alakalı. | Open Subtitles | بل تتعلّق... -تتعلّق بـ(هنري ) |
| Bizimkiyle, bizimle alakası yoktu. | Open Subtitles | حياة لا تتعلّق بأي شيء في علاقتنا هذه |
| Yemin ederim, seninle hiçbir alakası yok. | Open Subtitles | إنها لا تتعلّق بك، أقسم لك |
| O zaman neyle alakası var? | Open Subtitles | إذاً إنها تتعلّق بماذا؟ |
| Emma, bunların aslında ağabeyimle alakası olmadığını ne zaman itiraf edeceksin? | Open Subtitles | متى ستعترفين يا (إيمّا) أنّ المسألة لا تتعلّق بأخي؟ |
| Mesele çocuklar olunca ne yaptığımızı hemen hemen biliyoruz. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}،حينما تتعلّق الأمور ببنتَينا فإنّنا تقريباً نعرف ما نفعله. |
| Mesele senin ne yaptığın değil, Emma'nın ne yaptığı. | Open Subtitles | -المسألة لا تتعلّق بما فعلته أنت وإنّما بما هي فعلته |
| Yaşlanmayla ilgili metabolizmanın hangi parçasının önemli olduğunu söylemeye çalışırsak, gece boyunca burada olacağız, çünkü temelde bütün metabolizma Bir yolla ya da diğeriyle yaşlanma için önemlidir. | TED | حيث لو حاولنا أن ندرج جميع الأسباب المؤدية إلى الهرم والّتي تتعلّق بعمليّة الأيض سيأخذنا الأمر كلّ الليل، لأن كلّ عمليّات الأيض... تؤثّر في الهرم بشكل أو آخر |