| Ama...bir gün uyandığında beni bulamazsan şaşırma. | Open Subtitles | لكن لا تتفاجئي إذا نهضتِ في يوم من الأيام و لم تجديني |
| Eğer galaksinin geri kalanı aniden bunun o kadar önemli olmadığını düşünürse şaşırma. | Open Subtitles | لا تتفاجئي إذا أصبحت بقية المجرة فجأة لا تبدو بتلك الأهمية |
| Eğer oraya en berbat ajanını gönderdiysen kaybolduğunda şaşırma. | Open Subtitles | إذا أرسلتي أسوء عميلك هناك لا تتفاجئي إذا ضاع هناك |
| Evet, görüyorum, ama senden sır olarak saklıyorum çünkü sana sürpriz olsun istiyorum. | Open Subtitles | أجل أراه لكنّي أبقي الأمر سرّاً عنكِ. لأنّي أريدكِ أن تتفاجئي. |
| Steph, bu büyük teknoloji dahisinin... seninle çıkmak istemesi senin için sürpriz olmadı mı? | Open Subtitles | حسناً يا ستيف، ألم تتفاجئي لأن هذا الشاب المهتم بالتكنولوجيا رغِب بمواعدتك؟ |
| Bunu sormama şaşırmadın mı? | Open Subtitles | ألم تتفاجئي بسؤالي؟ |
| - Sahneye çıktığında şaşırmayasın diye seni uyarmaya geldim. | Open Subtitles | ماذا تريد ؟ أتيت لتحذيرك لكي لا تتفاجئي عندما تصعدي على المسرح |
| Beni ağlatacaksın. 25.000 dolarlık kredi kartı faturasını görünce sakın şaşırma. | Open Subtitles | سأبكي، تجعلني أبكي. لا تتفاجئي عند رؤية مبلغ |
| Bu kadar şaşırma. Her yaştan insan var aramızda, sen de biliyorsun. | Open Subtitles | لا تتفاجئي كثيرا كما تعلمين، فنحن على أحجام مختلفة |
| Altı ay sonra zilin çalarsa ve beklediğin biri yoksa beni görürsen şaşırma. | Open Subtitles | بعد ستة أشهر من الآن، إذا دق جرس بابك وكنت لا تنتظرين أي أحد لا تتفاجئي إذن إن كنت أنا الطارق |
| Kostüm metresi ile konuş, ama tetchy olursa şaşırma. | Open Subtitles | تحدثي مع مديرة الأزياء لكن لا تتفاجئي إذا كانت سريعة الغضب |
| Birisi sizi kızıyla karıştırırsa şaşırma. | Open Subtitles | والآن لا تتفاجئي أذا أخطأ أحدهم بينكِ وبين أبنتـكِ |
| Kayıp sadomazoşist kasetlerini bulduysan beni görürsen şaşırma. | Open Subtitles | لو استطعتم العثور على المقاطع المفقودة من جلسات المرأة المتسلطة فلا تتفاجئي من رؤيتي فيها |
| Birazcık azarsan şaşırma. | Open Subtitles | لا تتفاجئي أذا أثاركِ ذلك قليلاً |
| Eve döndüğünde de mutfağında olduğumu görünce şaşırma çünkü buradayım. | Open Subtitles | لا تتفاجئي اذا وجدتيني أقف في مطبخك |
| şaşırma da iyi dinle. | Open Subtitles | لا تتفاجئي واسمعي جيدا |
| O kadar da şaşırma yahu. | Open Subtitles | لا تتفاجئي كهذا |
| Biliyorum, sürpriz olmasını istiyordun. | Open Subtitles | اعلم انكِ كنتي تريدين ان تتفاجئي |
| Kadar sürpriz olmayın. | Open Subtitles | . لا تتفاجئي كثيراً |
| Leonard'ın başına gelenleri duyunca şaşırmadın değil mi? | Open Subtitles | لم تتفاجئي بخبر موت (لينارد)، أليس كذلك؟ أعني، لقد... |
| O arzuyu şimdi farketmelisin ki, sınıra geldiğinde çok da şaşırmayasın. | Open Subtitles | يجب أن تعترفي بهذا في قرارة نفسك الآن حتى لا تتفاجئي لاحقا عندما تتغلب العاطفه على المنطق |