| - Sizi gördüğüme sevindim, Binbaşı. Keşke daha iyi şartlar altında olsaydı. | Open Subtitles | سررت لرؤيتك , ميجور بالرغم أننى أتمنى أن كان تحت ظروف أفضل |
| Zift tavandan geliyor." Gerçekten zor şartlar altında çalışıyorlardı. | TED | القطران من السقف فقد كانوا يعملون فعلا تحت ظروف قاسية |
| Tanrım, bu zor şartlar altında elimden geleni yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | يا إلاهى أنا أحاول أن أقوم بأفضل ما عندى تحت ظروف قاسية جدا |
| Bilimsel koşullar altında paranormal bir kabiliyete sahip olduğunu gösterebilen kişiye 10.000 dolar ödül verecekler. | TED | هم سيعطون جائزة 10،000 دولار لأي أحد يظهر تحت ظروف علمية، أن لديه قدرات خارقة للعادة. |
| Şüphesiz ki hiç bir adamın bu koşullar altında ancak masallarla kıyaslanacak böyle maceralı bir hikayesi olmamıştır. | Open Subtitles | و بالتأكيد لم يحظى بوجبة أبدا و تحت ظروف مشابهة حكاية مليئة بالمغامرات |
| O halde, bambaşka şartlar altında, ...bambaşka bir vaka olduğunu bilmeniz gerek. | Open Subtitles | أنتِ تعرفين إذاً أنها كانت حالة أخرى تحت ظروف مختلفة |
| O halde, bambaşka şartlar altında, ...bambaşka bir vaka olduğunu bilmeniz gerek. | Open Subtitles | أنتِ تعرفين إذاً أنها كانت حالة أخرى تحت ظروف مختلفة |
| Seni çıplak görmeyi, çok daha değişik şartlar altında düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت بأني لو رأيتك مرة عارياً ستكون تحت ظروف مختلفة جداً |
| Paul, senin gibi bir adam, benim gibi bir adamla farklı şartlar altında tanışsaydı... | Open Subtitles | بول ، لو أن شخص مثلك وشخص مثلي قد تقابلا تحت ظروف و أوضاع مختلفه |
| Zor şartlar altında tanıştık biliyorum ama bu görüşme için size müteşekkirim. | Open Subtitles | أعلم أننا تقابلنا تحت ظروف صعبة ، ولكن انا أقدّر لقائاتنا بعد الظهر |
| Bu şartlar altında, ufak bir istisna yapabilirim. | Open Subtitles | تحت ظروف كهذه قد أتخذ استثناء لتهمة إعاقة العدالة |
| Esasında, belirli şartlar altında dişlerin başlama noktasındaki en küçük pozisyon farkı ölçülemeyecek kadar küçük bir fark, kolun her bir dönüşünde giderek büyüyebilir. | Open Subtitles | فى الأساس .. تحت ظروف ما أقل الاختلافات فى بدء حركة التروس |
| Görünüşte aynı şartlar altında olsa bile, yaptıklarını hiç bir zaman aynıyla tekrar etmez. | Open Subtitles | انها لا تكرر ما تفعله بانتظام حتى لو خيل انها تحت ظروف متماثلة |
| Burada yaşayan insanlar çok zor koşullar altında ellerinden geleni yapıyorlar. | Open Subtitles | إنّ الناسَ الذين يَعِيشونَ هنا يَفْعلونَ ما في إستطاعتهم تحت ظروف صعبة للغاية. |
| Keşke faklı koşullar altında tanışsaydık. | Open Subtitles | أنا فقط أتمنى لو أننا ألتقينا تحت ظروف مختلفة |
| Benimle farklı koşullar... altında tanışmak istediğini. | Open Subtitles | أنه يتمنى لو أننا تقابلنا تحت ظروف مختلفة |
| Keşke farklı koşullar altında tanışsaydık. | Open Subtitles | أنا فقط أتمنى لو أننا ألتقينا تحت ظروف مختلفة |
| keşke daha farklı koşullar altında tanışsaydık. | Open Subtitles | أنا فقط أتمنى لو أننا ألتقينا تحت ظروف مختلفة |
| Başka koşullar altında sen de aynı şeyleri hisseder miydin benim için? | Open Subtitles | هل تعتقد, تحت ظروف مختلفة كنت ستبادلنى نفس الشعور؟ |
| Ne sandın ki, kötü ışıklandırma şartlarında birden öteceğini mi? | Open Subtitles | ما الذي تظنه هل سينهار تحت ظروف الإضاءة السيئة؟ |
| Tüm ailenin sen 'kampta' iken akıl almaz bir şekilde öldürülmüş olduğu doğru değil mi? | Open Subtitles | اليس صحيح بأن عائلتك بكاملها قد قتلت تحت ظروف غامضة بينما انت من المفروض ان تكون بالمخيم |
| Sonra onlara en uygun şartlarda bakıyorsunuz ve daha ortak bir amaç için çalışan daha büyük bir organizma haline geliyorlar. | Open Subtitles | لكنك تضعهم تحت ظروف مواتية ثمّ يجتمعن معاً ككائن أكبر بكثير يعملون سوياً لغرض مشترك |
| Size fotoğrafları göstermeden önce... ..ne kadar zor koşullarda çekildiklerini belirtmem gerek. | Open Subtitles | قبل أن أريك الصور، أحب أن أوضّح لك أنها أُخذت تحت ظروف صعبة جداً، |