"تعتقد أنك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• sanıyorsun
• düşünüyorsun
• düşünüyor
• Sence
• sanıyorsunuz
• zannediyorsun
• sandın
• sandığın
• düşündün
• sanıyor
• düşünüyorsunuz
• sanıyordun
• düşündüğün
• düşünmüyor
• düşünüyorsan

Bu adamı çok iyi tanıdığını sanıyorsun ama o değilsin.
مهما كنت تعتقد أنك تعرف هذا الرجل فأنت لست هو

Dürüst olduğun için cennete gidiyor olduğunu sanıyorsun ama gitmiyorsun.
أنت تعتقد أنك ستدخل الجنة لأنك شريف، ولكنك لست كذلك

Arkanda arkadaşın Cole olmadan bana silah çekebileceğini mi sanıyorsun?
،هل تعتقد أنك ستكون ضدي بدون مساعدة من صديقك كول

Dostum, hayatının geri kalanında bedava oral seks alacağınımı düşünüyorsun?
هل تعتقد أنك ستحصل على جنس فموي مجاني لبقية حياتك؟

Söylentilere göre, resmiyetin dışında çok eğlenceliymiş. Gitmeyi düşünüyor musunuz?
ليس حفلاً رسمياً لكنه ممتع هل تعتقد أنك ستذهب ؟

Sence Angels Memorial'a başvurdun ve hemen işe alındın mı?
أنت تعتقد أنك تتقدم بطلب الى المستشفى و يتم توظيفك؟

Gördün mü, sorun bu. Her şeyi kontrol edebileceğini sanıyorsun.
أترى, هذه هي المشكلة تعتقد أنك تستطيع التحكم بكل شيء.

Bana böyle davranıp bedelini ödemeyeceğini mi sanıyorsun, piç kurusu?
هل تعتقد أنك ستعاملني هكذا ولن تدفع ثمن فعلتك،أيها الحقير؟

Vay, herkes için en doğru olanı bildiğini sanıyorsun, değil mi?
واو، أنت حقا تعتقد أنك تعلم ماهو الأفضل للجميع، أليس كذلك؟

Hayatın boktan bir el dağıttığı tek Denizci sen misin sanıyorsun?
هل تعتقد أنك أول جندي بحرية يُواجه صعوبات في حياته ؟

Beni dönüşmeye zorlayacağına izin vereceğimi mi sanıyorsun hediye olarak?
كنت تعتقد أنك يمكن أن تجبرني أن أتغير باعتبارى هدية؟

Şimdi neyle karşılaşacağını bildiğini sanıyorsun, Michael -- bilmiyorsun, tamam mı?
الآن تعتقد أنك تعرف ماذا سيحصل يا مايكل، انت لا تعلم ؟، حسناً.

1 numara olduğunu mu sanıyorsun? 1 numara olan benim!
أنت تعتقد أنك زعيم المنظمة أنا زعيمه المنظمة

terapiye ihtiyacın olmadığını düşünüyorsun, ama... halüsinasyonun buna katılmıyor, öyle mi?
أنت لا تعتقد أنك بحاجة للعلاج النفسي ولكن هلوستك تخالفك الرأي؟

Sevmediğim şey yalnızca böyle olabileceğini düşünüyorsun.
ما لا يعجبني هو.. أنك تعتقد أنك الوحيد الذي تشعر بذلك.

Hala şehirde yaşamak zorunda olduğunuzu düşünüyor musunuz?
هل ما زلت تعتقد أنك بحاجة إلى العيش في المدينة؟

Sence yeterince dinamit kullandık mı Butch?
هل تعتقد أنك إستعملت ديناميت كافى يا بوتش ؟

Savaş ve barış hakkında karar verebileceğinizi mi sanıyorsunuz?
تعتقد أنك يمكن أن تقرر حول الحرب والسلام؟

Dün ya da bugün ölen tek sen misin zannediyorsun?
هل تعتقد أنك الوحيد فقط الذي توفي أمس أو اليوم؟

Suratıma karşı böyle konuşabileceğini körsün diye bunu görmezden geleceğimi mi sandın?
تعتقد أنك يمكن أن تقول هذا لي و سأعفو عنك لأنك أعمى؟

Yani, anladığını sandığın şeyler ve aslında sana gösterilenler.
بمعنى ، الذى كنت تعتقد أنك ستحصل عليه ، ثم ما الذي ستحصل عليه بالفعل.

Partiye bu donanımla gidip kızın birini kandırmayı mı düşündün?
يا صاح , هل تعتقد أنك ستستمتع في هذه الحفلة

Gretchen Bahar Kraliçeliğine aday oldu diye ona kızdın sanıyor.
جريتشين تعتقد أنك غاضبة منها. لأنها تحضر لمسابقة ملكة فراشة الربيع.

Bizim 51. yıldönümümüz geliyor. Mm. Her şeyi ayrı tutmayı nasıl başardığınızı düşünüyorsunuz?
الذكرى القادمة هي ال 51 لنا كيف تعتقد أنك تمكنت من إبقائها منفصلة؟

Onu ne kadar zaman daha göreceğini sanıyordun?
كم من الوقت كنت تعتقد أنك يمكنك من الإستمرار في خداعها؟

Gerekli olabileceğini düşündüğün kişi ve lojistik desteklerin listesini yaparak başla.
أبدأ باعداد قائمة بعدد الرجال والدعم اللوجستي الذي تعتقد أنك بحاجة إليه

İnsan ırkına verdiğin bütün zararlar için bedel ödemen gerektiğini düşünmüyor musun?
ألا تعتقد أنك يجب أن تدفع ثمن الأذى الذي سببته للجنس البشرية؟

Durumu daha iyi idare edebileceğini düşünüyorsan önden sen git Pelle.
تقدم أولا إذن، إن كنت تعتقد أنك تستطيع معالجة الأمر بشكل أفضل