| Oradan değerli herşeyi çıkardığımızı sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أننا حصلنا على أي شيء ذي قيمة من هناك |
| Burada müşteri dosyalarından başka değerli bir şey var mı? | Open Subtitles | بغضّ النظر عن ملفّات العملاء أكان هناك أيّ شيء ذي قيمة هنا؟ |
| Düşman için değerli olabilecek her şeyi imha etmekle başlayabilirsiniz. | Open Subtitles | بوسعكم أن تبدأوا من خلال تدمير .أيّ شيء قد يكون ذي قيمة للعدو |
| Ailen hiçbir zaman bana saygı duymayacak çünkü senin yaptığın gibi o değerli kolej eğitimini alamadım. | Open Subtitles | حسناً, والديك لن يحترماني أبداً لأنني لم أحصل على تعليم جامعي ذي قيمة مثلك |
| Çekip gitmesi için yeterince kıymetli bir şeyler vereceksin. | Open Subtitles | لكن من الأفضل أن تأتي بشيء ذي قيمة أستطيع استخدامه للخروج من هذا |
| Üzgünüm. Gelir ıdaresi o parayla kıymetli bir şey satın almana izin vermez. | Open Subtitles | لن تدعك مصلحة الضرائب تشتري بها أي شيء ذي قيمة. |
| Los Angeles'taki suç oranlarının düşmesi, benim görüntülerimi çok daha değerli hâle getiriyor sanırım. | Open Subtitles | مع انخفاض معدل الجريمة في لوس انجلوس ذلك يعني أن ما املكه واقدمه تحديداً ذي قيمة عالية |
| değerli bir şey yapıyorum ben. İnsanları özlerine kadar soyuyorum. | Open Subtitles | أقوم بشيء ذي قيمة حيث أجعل الناس يخلعون ملابسهم |
| değerli bir şey. 10 yıldan uzun bir zaman öncesinde kütüphanemizi su basmıştı. | TED | ذي قيمة عالية جداً . لذا , ربما قبل عشر سنوات مضت الأن مكتباتنا قد إمتلئت وفاضت . |
| Karşılığında değerli bir şey istiyorum. | Open Subtitles | أريد الحصول على شيء ذي قيمة في المقابل |
| Yani sizlerden çok daha değerli. | Open Subtitles | لذا اجعلوا من أنفسكم أن تكونوا ذي قيمة |
| Çok değerli bir şeyi geri almaya. | Open Subtitles | نتوجه لإستعادة شيء ما ذي قيمة عظيمة. |
| En değerli müttefiğimiz ve güvenilir dostumuz. | Open Subtitles | اكثر حليف لنا ذي قيمة و صديقاً موثوقاً |
| Böylelikle eski beyzbol kartlarını, Disney hatıralarını ve antikaları değerli bir şeye dönüştürebileceğim. | Open Subtitles | بهذا يمكنني تحويل كل هذه أغراض البيسبول وتذكارات من (ديزني) وأدوات أثرية ، إلى شيء ذي قيمة |
| Ama benden çok değerli bir şey çaldı. | Open Subtitles | لكنه سرق شيء مني ، ذي قيمة كبيرة . |
| Çok değerli bir müttefik olur. | Open Subtitles | سيشكّل حليفاً ذي قيمة. |
| - değerli hiçbir şey yok! | Open Subtitles | -ما من شيء ذي قيمة . |
| Üzgünüm. Gelir ıdaresi o parayla kıymetli bir şey satın almana... | Open Subtitles | لن تدعك مصلحة الضرائب تشتري بها أي شيء ذي قيمة. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 