| Efendim, hemen sintineyi mühürlemezsek, ...gemiyi kaybedeceğiz. | Open Subtitles | سيدي ، إذا لم نغلق فتحة القاع الآن ، سنفقد الغواصة |
| Eğer parayı, daha elle tutulabilir bilimlere kaydırmazsak, parayı kaybedeceğiz. | Open Subtitles | انها فكرة للبيع في عاصمة الجميع لو لم نبدأ بصرف المال على العلم بشدة سنفقد كل شيئ |
| Yarın bu tiyatroyu kaybedeceğiz. | Open Subtitles | لقد نفذ منا الوقت يا هارت و سنفقد هذا المسرح غدا |
| Keşke polisi arasaydım. Sandığı kaybediyoruz. | Open Subtitles | والآ كنت إتصلت بالشرطة الآن , سنفقد الدليل |
| Eğer şu anda orayı mühürlemezsek, yüzden daha fazla insan kaybedeceğiz. | Open Subtitles | اذا لم نغلقة الان , سنفقد اكثر بكثير من مائة رجل. اغلقه الان. |
| Bunun gibi daha fazla eğlence ve Yorkie ile anlaşmayı kaybedeceğiz. | Open Subtitles | مرح مثل هذا أكثر " و سنفقد عقد الـ " يوركي |
| Ana kabine gidemezsek, bilincimizi kaybedeceğiz. | Open Subtitles | إذا لم نذهب إلى الكابينة الرئيسية سنفقد الوعي |
| Atmosfere girerken telsiz bağlantısını kaybedeceğiz. | Open Subtitles | نحن سنفقد الاتصال اللاسلكي حالما تمر عبر الغلاف الجوي |
| Tahmini olarak 15 dakika içinde tüm kontrolü kaybedeceğiz. | Open Subtitles | أقدر أننا سنفقد السيطرة الكاملة في 15 دقيقة مايك ، سارة ؟ |
| Noel için toplanmış gibi otururken televizyonu kaybedeceğiz. Oysa dışarı çıkıp... | Open Subtitles | هذا غباء، سنفقد التلفزيون، بإمكاني الخروج للعمل بدلاً من جلوسي في إجتماع العيد |
| Büyük ihtimalle sen mülke girdiğin an bağlantıyı kaybedeceğiz. | Open Subtitles | على الارجح سنفقد الاتصال بمجرد دخولنا الموقع |
| Keşke polisi arasaydım. Sandığı kaybediyoruz. | Open Subtitles | والآ كنت إتصلت بالشرطة الآن , سنفقد الدليل |
| Yani yaya olarak gidersek randevuyu kaçıracağız. | Open Subtitles | مما يعني أنه لو مشينا على أرجلنا سنفقد هذا الرجل |
| Bu koruma olmadan, vücudun gizli kalmış yerlerini açma becerimizi kaybedebiliriz. | TED | بدون هذه الحماية، سنفقد القدرة على فتح الأماكن الخفية في الجسم. |
| O kadar döndürürsek 3. ve 4. Haberleşme Kuleleri gider. | Open Subtitles | إذا درت بذلك القدر سنفقد أبراج الاتصال الثالث والرابع |
| O zaman katilin kim olduğunu öğrenmek için elimizdeki en iyi şansı kaçırırız. | Open Subtitles | فإننا سنفقد فرصتنا الأفضل لمعرفة من هُو القاتل. |
| Bir gün bu vücutları kaybedecek olduğumuz gerçeği daha fazlasını istememe neden oluyor. | Open Subtitles | حقيقة ان يوماً ما سنفقد هذه الأجسام تزيدني برغبة |
| Yoksa, kaçınılmaz olarak, zamanla her şeyi yitireceğiz. | Open Subtitles | -و ان لم تفعل ذلك فبمرور الوقت سنفقد كل شىء |
| Şimdi, bu gibi duygusuz şekilde düşünmekten nefret ederim, ...ama, eğer herhangi birşey olursa, bir müşteri kaybetmiş olacağız. | Open Subtitles | الآن، أكره الإعتقاد في مثل هذه الشروط القاسية لكن، من أي شئ نحن سنفقد زبون |
| Eğer bu şekilde gitmeyi sürdürürsek, sürünün yarısını yitiririz. | Open Subtitles | إذا استمر المسير بهذا الشكل سنفقد نصف القطيع |
| Efendim şehrin kontrolünü kaybetmemiz mümkün mü? | Open Subtitles | سيدي هل ممكن أن هل سنفقد سيطرتنا على المدينة ؟ |
| Dünyada en çok sevdiği kişiyi kaybetmişti. Ve ben de hepimizin sevdiği insanları kaybedeceğini farkettim. | Open Subtitles | وعندها لا حظتُ أننا جميعاً سنفقد من نحب |
| Bu kadar gün kaybedeceğimizi bilmiyordum. | Open Subtitles | ما علمته أننا سنفقد أيام أخرى بدون تصوير |
| Turistleri kaybederiz ve o vakit yol kenarındaki mısırlarımızı kim alacak? | Open Subtitles | سنفقد السائحين من سيشترى الذرة التى أبيعها على جانب الطريق عندئذ؟ |