| Gel oğlum, yıkan. Bu arada yemekler hazır olur. | Open Subtitles | ابنى اذهب للاستحمام الغذاء سيكون جاهز في هذه الأثناء. |
| Sakin olalım. Yemek bir saate hazır olur. | Open Subtitles | حسناً , لنهدئ فحسب الغداء سيكون جاهز خلال أقل من ساعة |
| On dakika içinde götürülmek için hazır olur. | Open Subtitles | شقيقك حالته مستقرة سيكون جاهز للتحرك بعد 10 دقائق |
| Efendim, yeni bir alt program yazacağız. Birkaç dakika içinde yüklemeye hazır olacak. | Open Subtitles | سيدي سنكتب برنامج فرعي جديد سيكون جاهز للرفع لعدة دقائق |
| Cumartesi, saat 10:30'da hazır olacak. | Open Subtitles | ماذا عن السبت؟ في 1 0: 30 هو سيكون جاهز. |
| Gidip duş al. Akşam yemeği birazdan hazır olur. | Open Subtitles | إذهب وإغسل يدك ، العشاء سيكون جاهز قريبا جدا |
| Hayatım, yemek yarım saat içinde hazır olur. | Open Subtitles | عزيزي، العشاء سيكون جاهز خلال 30 دقيقة |
| Yemek yarım saat sonra hazır olur. | Open Subtitles | العشاء سيكون جاهز خلال نصف ساعة |
| Birazdan yemek odasında servise hazır olur. | Open Subtitles | سيكون جاهز قريباً في صالة الطعام |
| Al. Otursana. Yemek hazır olur. | Open Subtitles | تفضل ، إجلس العشاء سيكون جاهز قريباً |
| Şimdi hazır olur. | Open Subtitles | سيكون جاهز في دقيقة |
| Akşam yemeği birazdan hazır olur. | Open Subtitles | فالعشاء سيكون جاهز بعد قليل |
| Yarına hazır olur. | Open Subtitles | سيكون جاهز غداً |
| Dr. Lom şu anda şifreli bir frekans kuruyor. 15 dakika içinde hazır olur. | Open Subtitles | الدكتور (لوم) يصنع لنا تردد مُشفر سيكون جاهز خلال 15دقيقة. |
| Akşam yemeği bir saat içinde servise hazır olur. | Open Subtitles | العشاء سيكون جاهز خلال ساعه |
| Birazdan akşam yemeğimiz hazır olacak. Ve yarın için hazırladığım bentolar da... | Open Subtitles | العشاء سيكون جاهز قريباً, وكذلك بينتو للغد |
| Gecikme için kusura bakmayın. Yemek hemen hazır olacak. | Open Subtitles | أنا أسفة جدا للتأخير الغداء سيكون جاهز في أي دقيقة |
| Etrafın biraz dağınık olduğunu biliyorum, ama bana güvenin. Yarınki açılış için her şey hazır olacak. | Open Subtitles | يا رفاق، أعلم أنّ مكان يعم بالفوضى، لكن ثقوا بيّ كُل شيء سيكون جاهز بحلول الغداء غداً. |
| hazır olacak dediniz. Bir saate oradayım. İlkokuldaki ilk günümü hatırlıyorum da. | Open Subtitles | . لقد وعدت بأنه سيكون جاهز والآن انا قادمة بعد ساعة . لازلت أتذكر اول يوم لي في الإبتدائية |
| Çocuklar, yemek 10 dakikaya kadar hazır olacak. | Open Subtitles | العشاء سيكون جاهز خلال 10 دقئق |
| Akşam yemeği 15 dakika sonra hazır olacak. | Open Subtitles | العشاء سيكون جاهز بعد 15 دقيقة |