| Shupe'u Em City'ye götürün ve Pancamo'ya da günde iki sefer 5 mg Haldol verin. | Open Subtitles | أعيدي (شوب) إلى مدينة الزمرد و أعطي (بانكامو) خمسة ملغ من الهالدول مرتين في اليوم |
| Jia Kenmin'i öldürmen karşılığı Shupe'u sakatladık. | Open Subtitles | لقد عقدتَ صفقةً معنا، نُؤذي (شوب) و تتخلّص أنت من (جا كيرمين) |
| Bazılarımız gibi Pet Shop Boys ya da Justin Bieber da dinliyoruz. | TED | نستمع أيضًا إلى "بيت شوب بويز" أو "جاستن بيبر"--حسنًا، بعضنا يسمع لهم. |
| Küçük Korku Dükkanı'ndaki gibi biraz kanla beslemeliyiz. | Open Subtitles | أفترض بأن علينا إطعامها الدم كما في مسلسل "ليتل شوب اوف هرور" |
| Binbaşı Shope ve INL takımınız onları becerirken bizler güvenli bölgeden uzun menzilli desteği sağlıyor olacağız. | Open Subtitles | بينما الرائد (شوب) وفريقكم لمكافحة المخدرات يكون مشغولاً بتدميرهم، سيكونوا أبنائي وبناتي على أهبة إستعداد لتقديم الدعم من بعيد. |
| Ben Shoup; | Open Subtitles | بن شوب", الأول الذي أنت قتلته" |
| Tamam, sadece Norman, ben ve Chub. | Open Subtitles | حسنا فقط لى انا ونورم شوب |
| Hey, Shupe. Görüyorum ki koruyucu gözaltından çıkmışsın. | Open Subtitles | مرحباً يا (شوب)، أرى أنهُم أخرجوكَ من وحدة الحماية |
| Kafam o kadar dağıldı ki Glen Shupe'u unuttum. | Open Subtitles | لقد كُنتُ مشغول البال، و قد نسيت، (غلين شوب) |
| Harmon ve Shupe üçüncü sınıf bir firma | Open Subtitles | (هارمون) و (شوب) هم شركة محاماة من الدرجة الثالثة |
| Harm Shupe, 3. sınıf avukatlık ofisi ve Shupe bir şaka. | Open Subtitles | (هارمون) و (شوب) هم شركة محاماة من الدرجة الثالثة و (شوب) هي أضحوكة |
| Cardiff'te küçük bir dükkandan. Adı da "Top Shop"tu. | Open Subtitles | من متجرٍ صغيرٍ في كارديف . يدعى التوب شوب |
| Body Shop'ın kurucusu, kozmetik, bir tür doğal kozmetik kralı. | TED | وهي مؤسسة "بودي شوب"، وهي ملكة التجميل، التجميل الطبيعي |
| Clem lanet bir Stop N' Shop'ta çalışıyordu. | Open Subtitles | كليم تعمل لحساب متجر ستوب اند شوب |
| Randy, Küçük Korku Dükkanı'nı izlemeye geliyor. | Open Subtitles | (راندي) سيأتي لمشاهدة (ليتل شوب اوف هيرورز) |
| On dört kez izledikten sonra Korku Dükkanı'ndan sıkılacağımı sanabilirsin | Open Subtitles | سوف تعتقدين انني سئمت من مشاهدة (ليتل شوب) بعد حوالي 14 مرة.. لكنكِ ستكونين مخطئة |
| Babalık'ın Berber Dükkanı, mahalle çocuklarının olduğu kadar tanınmış simaların da uğrak yeriydi. | Open Subtitles | لقد كان")بوبس( باربر شوب" مكان تجمع للجميع من الفتية المحليين إلى المشاهير. |
| - Binbaşı Shope! | Open Subtitles | ـ الرائد (شوب)! |
| Bay Shoup diye birini arıyorum. | Open Subtitles | " أبحث عن السيد " شوب |
| Blob Saget, Chub Hub, Calvin Cool Whip... | Open Subtitles | "بلوب ساغيت"، "شوب هاب" "كافن كول ويب" |
| örneğin: brokoli, yumurta rulo, General Tso's Tavuk eti, şans kurabiyelerini Chop suey paketlerinden çıkarın. | TED | على سبيل المثال : لحوم البقر مع القرنبيط ، لفات البيض، ودجاج جنرال تسو ، بسكوت الحظ ، ''شوب سوي'' ، علب ''التيك أوت'' الأكل بالخارج. |
| Birçoğunuzun duyduğu gibi Bayan Shoop midesini üşüttüğü için rapor aldı. | Open Subtitles | كما سمعتم السيدة " شوب " مريضة في معدتها |
| Chock'lit Shoppe nedir ve niçin burger satıyorlar? | Open Subtitles | ما هو "شوب شوب" ولماذا يبيع البرجر؟ |