| Ama James Frey'in bir kitap anlaşması var ve bunu ben de istiyorum. | Open Subtitles | لكن (جيمس فري) ما زلت لديه صفقة لإصادر كتاب و أنا أريد صفقتي |
| Walder Frey ile ailesine olanları gördün. | Open Subtitles | رأيت ما حدث لوالدر فري وعائلته. |
| PATH mensubu Michael Free diyor ki böyle bir ürün için kimin "seçeceğine, kullanacağına ve hesabı ödeyeceğine" karar vermelisiniz. | TED | مايكل فري من مؤسسة باث يقول عليك اكتشاف من" سيختار، يستخدم ويدفع المستحقات" لمنتج كهذا. |
| Wendy Frye Miller, 42 yaşında, Albany, New York doğumlu. | Open Subtitles | ويندي فري ميلر)، 42 عام) (ولدت في (ألباني)، (نيويورك |
| - İsmi Hiram Fry. Dev bir gayrimenkul komisyoncusu. | Open Subtitles | إسمهُ (هيرام فري) صاحبٌ عقارٍ كبير |
| Aslında türünü tanımlamak pek hoşuma gitmiyor ama sanki bilemiyorum, "Matchbox 20" ile "The Fray" karışımı gibi. | Open Subtitles | لكنّه مثل فرقة "ماتشبوكس توينتي" مقابل "ذا فري". |
| "Özgür Willy"... ooh... ooh... "Willy Wonka"... | Open Subtitles | "فري ويلي"، ويلي وانكا" و "تشوكليت فاكتوري" |
| Freebase gibi mi? | Open Subtitles | ما هذا؟ مثل فري بيز |
| Şerif Frey. | Open Subtitles | مدير الشرطة فري. |
| James Frey'in tersi tarzda bir gizli anı kurgusu. | Open Subtitles | إنها مذكرات تاريخ حياته نكرّها تحت (مسمى رواية خيالية عكس (جيمز فري |
| Ancak Robb'un, Walder Frey'in kızlarından biriyle evlenme sözünde durmayıp Talisa ile evlenmesi yüzünden Walder Frey'e yaklaşmak konusunda çok şüpheci davranıyorlar. | Open Subtitles | ولكن لان (روب) خلف وعده عندما تزوج (تاليسا) بينما كان موعوداً (لواحدة من بنات (والدر فري |
| Walder Frey bize yardım etmeyi kabul ediyor ama bu sefer istediği şey, Edmure'un Walder Frey'in bir kızıyla evlenmesi. | Open Subtitles | :و(والدر فري) قال "نعم سنساعدكم" (ولكن كان هناك شرط أن (ايدمور (يجب أن يتزوج واحدة من بنات (والدر فري |
| "Born Free" ya da ebedi "Lady and the Tramp"den hepimizin bildiği ve sevdiği tatlı varlıklardan bahsetmiyorum. | Open Subtitles | ليس مثل المخلوقات لطيف نعرف والحب... ... من بورن فري أو زمان سيدة والصعلوك... |
| Senatör Orn Free Taa'ya katılıyorum. | Open Subtitles | انا اتفق مع السيناتور ارون فري تا |
| Sen Colossal Foods'u al, Ben Free Range'i | Open Subtitles | أنتِ تأخذين "كلوسول فودز"، أنا آخذ "فري راينج". |
| Perry Cooper ve Cindy Frye'la konuşun. | Open Subtitles | تحقق مع بيري كوبر وسيندي فري. |
| Eğer Red John Kristina Frye'ı kaçırdıysa, bu senin... | Open Subtitles | (إذا كان (ريد جون) قد خطف (كريستينا فري ...فهذه ليستَ |
| Beckett Frye. Siz Spencer olmalısınız, değil mi? | Open Subtitles | (بيكيت فري) لابد أنكِ (سبنسر)، صحيح؟ |
| Alex Fry bu, Beth'in çocuğu. | Open Subtitles | هذا (اليكس فري) ابن السيدة (بوث) |
| Elbette burada birçok tuhaf anılarımız oldu ve ne zaman onları düşünsem, Fray çalmaya başlar. | Open Subtitles | مرت بالتأكيد لحظات غريبة هنا ولسبب ما عندما أفكر فيها تكون فرقة (فري) تعزف دائماً |
| Gotham Özgür Gazetesi ADALETİN YENİ YÜZÜ BATMAN! | Open Subtitles | صحيفة "غوثام فري" "شعار باتمان للعدالة!" |
| Freebase gibi mi? | Open Subtitles | مثل فري بيز |
| Morgan Freeman'a benziyorsun, travesti haline. | Open Subtitles | انت تشبه مورجان فري مان في فيلم ترانز |
| - Joe, oranın boktan bir yer olduğunu ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | هل أعجبتك "المدينة الحرة"؟ - جو) كلانا يعلم إن "فري تاون" جحيم) - |