| Adamın dediği gibi, bir erkeğin tüm ihtiyacı bir fincan kahve ve iyi bir sigara. | Open Subtitles | مثل ما قال الرجل كل ما يحتاجه الرجل هو قدح من القهوة وسيجارة جيدة |
| Şimdi Adamın dediği gibi o trenle şehir dışına binmekten hoşlanmıyorsun. Öyle mi? | Open Subtitles | الآن لمَ لا تفعل كما قال الرجل وتركب القطار مغادراً البلدة؟ |
| Tamam. Yeşil Adamın dediği gibi: | Open Subtitles | حسناً , كما قال الرجل الأخضر أنت ِ دليلى |
| Geyik şöyle dedi: "Adam ihtiyacı olan her şeye sahip. " | Open Subtitles | الغزال قال الرجل لديه كل ما يحتاج إليه |
| Evet ve aynen Adamın söylediği gibi yürüyebiliyormuş. | Open Subtitles | نعم ، و يمكنه المشي ، مثلما قال الرجل أن يمكنه المشي |
| Adamın dediğine göre, o hayvan mülk sınırının arka tarafıyla yangın yolunun arasına asılıymış. | Open Subtitles | قال الرجل أن الحيوان كان موجود بين آخر حدود ممتلكاته والطريق السريع |
| Adamın dediği gibi şişman kadın şarkı söylemeden bitmez. | Open Subtitles | كما قال الرجل: لن تنتهي المسئلة إلا حين تغني السيدة السمينة. |
| Adamın dediği gibi hiçbir şey görmedim ve bilmiyorum. | Open Subtitles | مثل ما قال الرجل , أنا لم أرَ أيّ شيء و , أنا لا أعلم أيّ شيء |
| Frank! 5:00'te, tam Adamın dediği gibi. | Open Subtitles | "فرانك", في الخامسة تماما مثلما قال الرجل. |
| Adamın dediği gibi, hiç kimse girip çıkmayacak. | Open Subtitles | كما قال الرجل لن يدخل أو يخرج أحدا |
| Size, Adamın dediği gibi beklememizi tavsiye ederim. | Open Subtitles | أقترح أن ننتظر مثل ما قال الرجل. |
| Adamın dediği gibi, düzenli olarak haftada bir geliyor. | Open Subtitles | مثلما قال الرجل مره أسبوعيا مثل الساعه |
| 13 adam vardı tıpkı sahnedeki Adamın dediği gibi "13 kızıl şövalye." | Open Subtitles | كانوا 13 كما قال الرجل على المسرح |
| Adamın dediği gibi, dur. | Open Subtitles | مثلما قال الرجل توقف |
| Adamın dediği gibi, sana dikkat ettim. | Open Subtitles | مثلما قال الرجل راقبتك |
| "...dedi adam pantolonunu çıkarırken..." | Open Subtitles | قال الرجل بينما يفك ازرار بنطاله |
| "Heykeller" dedi adam. | Open Subtitles | التماثيل، قد قال الرجل |
| Ya para içimizden birindeyse. Adamın söylediği gibi. | Open Subtitles | أفترض أن أحدنا حصل عليه كما قال الرجل |
| Adamın dediğine göre, o hayvan mülk sınırının arka tarafıyla yangın yolunun arasına asılıymış. | Open Subtitles | قال الرجل أن الحيوان كان موجود بين آخر حدود ممتلكاته والطريق السريع |
| O adam zaman makinesi olduğunu söyledi. Ama değil. Yanlıyordu. | Open Subtitles | قال الرجل أنها آلة زمن ليست آلة زمن، كان مخطئاً |