| İnsanların size kaç dava açacağını hayal bile edemiyorum ve hayal gücüm iyidir. | Open Subtitles | لا أستطيع حتى تخيل الدعاوي المدنية التي سيرفعها الناس ضدك، رغم خيالي الخصب |
| Öyle bir babam olduğunu hayal bile edemiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع حتى أن أتخيّل أن لي أبّ مثل هذا. |
| Tünelin girişinde yalnız başına dikiliyorsun, çünkü bir şeyler biliyorsun, ben bile isimlendiremiyorum; daha derin, daha merhametsiz bir şey... | Open Subtitles | أنتِ تقفين لوحدكِ بمدخل النفق لأنكِ تعرفين شيئًا لا أستطيع حتى تسميته شيء أعمق وأكثر قسوة |
| O kadar önemsizim ki intihar bile edemem. | Open Subtitles | أنا تافه لدرجة أنني لا أستطيع حتى أن أقتل نفسي |
| Hattâ, bu Belgesel dalındaki Oscar aday formunu dahi dolduramayacağım. | Open Subtitles | لا أستطيع حتى ملأ هده الإستمارة لأجل اوسكار الأفلام الوثائقية |
| Artık doğru dürüst nefes bile alamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع حتى التنفس في الوقت الحاضر بشكل صحيح |
| Şu anda bunu idrak edemiyorum bile. | Open Subtitles | لا أستطيع حتى أن فهم هذا الحق الآن. |
| Bir yıldır müracaat bile edemiyorum ve üniversiteye gitme konusunda şimdiden heyecanlandım. | Open Subtitles | أعتقدتُ بأنّك ستكون سعيداً. لا أستطيع حتى التقديم لمدة سنة، وانا فكّرت سابقاً بموضوع الذهاب إلى الجامعة. |
| Onu yakalayamadım. Şimdi teşhis bile edemiyorum. | Open Subtitles | لم أستطع الإمساك به، والآن لا أستطيع حتى التعرف عليه. |
| O adamın kızarıp bozarırken ne kadar yakışıklı olduğunu hayal bile edemiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع حتى تخيل مدى وسامة ذلك الرجل وهو محمّر خجلًا. |
| Kasaba konseyinde onun koltuğuna bir başkasını atamak zorunda olduğunuzu bilmenizin ne kadar zor olduğunu hayal bile edemiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع حتى تصوّر صعوبة أن تجدين شخصًا آخر ليكونفيمحلهفيالمجلس. |
| Bunun senin için ne kadar zor olduğunu tahmin bile edemiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع حتى أن أتخيل كم كان الأمر صعبا |
| Hatta şu anda sesimdeki gayliği kontrol bile edemiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع حتى التحكم بمدى مثلية صوتي حالياً. |
| ben bile yeni kavramaya başIıyorum. O benim küçük kızım. | Open Subtitles | ما زلت لا أستطيع حتى أن أبدأ في فهم ذلك أعني، انها ابنتي الصغيرة. |
| Umut mu? Suçsuz bir büyükannenin canını alırken kendi insanlarımı ben bile durduramam. | Open Subtitles | لا أستطيع حتى إيقاف شعبي من سلب روح جدة غير مذنبة |
| Bunu yapabilecek kadar kendini güvende hissetmeyi hayal bile edemem. | Open Subtitles | لا أستطيع حتى أن أتخيل ، أن أكون بأمان كفاية لفعل ذلك. |
| Kanuna göre bunu size resmen teklif bile edemem. | Open Subtitles | و قانونياً , أنا لا أستطيع حتى أن أوصي به رسمياً |
| Sinyal gelmemeye başladı. GPS vericisini dahi arttıramıyorum. | Open Subtitles | كما لو لم يكن هناك إشارة لا أستطيع حتى تحديد موقعه |
| - Ve şimdi o gitti ve ben... Nefes bile alamıyorum tatlım. Nefes bile alamıyorum. | Open Subtitles | و انا أشعر كأنني لا أستطيع التنفس يا عزيزتي لا أستطيع حتى أن أخذ نفساً |
| Açıkçası ikinizi çoğu zaman ayırt edemiyorum bile çünkü yaşa ya da boya bakmıyorum, başıma ne kadar belasınız ona bakıyorum. | Open Subtitles | وأنا بصراحة لا أستطيع حتى القول بأن أحدكما دون الأخر في نصف الوقت.. لأنني لا أعيرُ للطول أو للعمر إهتماماً.. لكني أقيسُ الأمورَ بمدى الألمِ في مؤخرتي. |
| Elliot ve Kitty, sana onların ne yaptığını bile söyleyemem. | Open Subtitles | اليوت وكيني لا أستطيع حتى ان اقول لكي ما يفعلونه |
| Mastürbasyon bile yapamıyorum. Sen hiç hayalet bir elle 31 çektin mi? | Open Subtitles | لا أستطيع حتى الإستمناء هل حاولت الإستمناء و انت شبح؟ |
| Ayrıca sana bu adını bile söyleyemediğim bir tasarımcının çok pahalı tasarım harikasını getirdim. | Open Subtitles | و أيضاً أحظرت لك هذا التصميم من مصمم فاخر جداً لا أستطيع حتى تهجأت أسمه تقريباً لا توجد حروف العله فيه |