"لا شك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• şüphe yok
• Hiç şüphesiz
• kesin
• Eminim
• Kesinlikle
• şüphem yok
• olmalı
• Elbette
• Şüphesiz ki
• götürmez
• şüphesiz çok

Bunu bir Noel şakası olarak gördüğüne hiç şüphe yok.
لا شك أن هذا هو فكرتك من نكتة عيد الميلاد

Bayan McKenna'yı "Opera" nızdan birisinde görmeyi düşlediğinize hiç şüphe yok.
لا شك أنك تحلم برؤية الآنسة ماكينا في أحد مسرحياتك الأوبرالية

Hiç şüphesiz hanımefendi. Altınınız rahatça 25'lik bir makineyi çalıştırır.
لا شك في ذلك سيدتي، أرضك تتسع لـ25 آله بسهولة

Nekroz yapılmasını emreden ve Kujo'yu öldürenin Shinozaki olduğu kesin.
لا شك بأن من نظم لنيكروسس وقتل كوجو هو شينوزاكي

Çoktan, düzgün İngiliz eş tanımına uyan ufak bir inek bulduğuna Eminim.
لا شك أنه عثر على فتاة حمقاء، تطابق وصفه للزوجة الإنجليزية الممتازة.

Bu, bizim gibi bir avuç genç çiftçi tarafından yapıldı. Önceden gördüğünüz gibi Kesinlikle paramız yok.
قضي هذا الأمر بالكامل بواسطتنا نحن المزارعين الشباب لا شك أننا لا نملك المال فهمتم هذا منذ قليل.

Hiç şüphem yok bu yana. her zaman hız güvenlidir.
لا شك لدي بذلك كنت دائماً مسرعاً وأميناً من الأخطار

Haydi ama dostum, bundan daha iyi bir bahanen olmalı.
لا شك ان الخطوط الهاتفية تعمل في مبنى مثل هذا

Eh, daha önce bunu görmüştük. Tekrardan göreceğimize şüphe yok.
حسنا,لقد راينا ذلك من قبل لا شك أننا سنراه مجددا

şüphe yok ki, bu, on yıllar boyunca Afrika'da yapılan en büyük muhafaza projesidir.
مما لا شك فيه أن هذه هي أكبر فرصة للحوار في أفريقيا لسنوات عديدة.

Hiç şüphe yok ki onlar da akıllara ziyan ve olasılıksız olacaklar. Ama onlar ne bizim geçmişimiz ne de bizim dünyamız değiller.
لا شك في أن هذه العوالم مدهشة وغير واردة وبشكل مثير للدهشة، ولكنها لن تكون عالمنا ولن تحتوي على تاريخنا.

Kazaen ebeveyinler olduğunu biliyorum, buna hiç şüphe yok.
أعتقد انه قد يوجد آباءٌ بالمصادفة , لا شك حول ذلك.

Summerlin çok sıkı bir seçim yarışında ve Hiç şüphesiz bu tür bir olayın kendisini yarışta ileriye taşıyacağını umuyor.
ان سمرلين في سياق من اجل اعادة انتخابها و لا شك فهي تأمل حدوث شيء كذلك سوف يساعد من موقفها

Hiç şüphesiz ki Nijerya da önemli bir nokta.
مما لا شك فيه، واضح أن نيجيريا بقعة ساخنة.

Ona bir şey anlatmadım. Kadın Hiç şüphesiz okuyabilir.
لم أخبرها بشيء مما لا شك فيه أنها تستطيع القراءة

Arka tarafa koyduğum mineral taşlarını yalamak için geldikleri kesin.
لا شك أن كتلة الملح التى وضعتها فى الخلف أجتذبته.

Kontun kendine has bir hayat tarzı olduğu kesin.
لا شك وأن الكونت كانت لديه مفهوم خاص به عن الحياة.

Eminim ki bu bilgilerin bir kısmını Kilise Okulunda öğrenmişsinizdir.
ولكن لا شك أنكِ قد درستي هذا في مدراس الكنيسة؟

Eminim gerçeği ortaya çıkartmak için önemli bir kanıt buluyordur.
لا شك أنّه يبحث عن دليل مهمّ يكشف عن الحقيقة.

Kesinlikle söylenebilecek bir şey varsa eğer o da bu parçanın gelecek hafta bir numara olacağı!
اوة هه هناك بالتأكيد لا شك مطلقا، كما يقولون، بأن هذا سيكون الأول الإسبوع القادم

Bakın, o çok iyi bir oyuncu olacaktı. şüphem yok.
اسمعا، لقد كان سيصبح لاعباً عظيماً لا شك فى هذا

Onunla ne kadar gurur duyduğumu ne kadar sevdiğimi biliyor olmalı.
لا شك في أنها تعرف كم أنا فخورةٌ بها كم أحبها

Elbette bu seçeneklerden biri bu pahalı kutuda diri diri gömülmeni içeriyor.
لا شك أن أحدها هو دفنك حياً في صندوق مبالغ في ثمنه

Şüphesiz ki iyi bir askersiniz ve benim için de iyi bir yardımcıydınız, efendim, fakat kolay yoldan zenginliklerin peşinde iflas bayrağınızı çektiniz.
لا شك إنك جندي لطيف وكنت سكرتير جيد لي، يا سيدي لكنك أفلست نفسك في السعي لتحقيق الثروة السريعة و شوهت سمعتك كثيرا

Ama gittikçe küçülen bir dünyada yaşadığımız su götürmez ve medya bu duruma uyanmakta oldukça yavaş kaldı.
لكن مما لا شك فيه أننا نعيشُ في عالم صغير. وكانت وسائل الإعلام بطيئة إلى حدٍ كبير في الوصول إلى هذا.

Anlattıklarım onları şüphesiz çok rahatsız etse de, bunu hiç belli etmediler.
مقلق حيث لا شك فيه عرفوا قصتي ولم يظهروا ذلك