| New Orleans'da onu almak için fırsatımız oldu ama biri işi batırdı. | Open Subtitles | , نحن كانت لدينا فرصة لأنتزاعها في نيوأورلينز لكن شخص ما أخفق |
| Sana taksi ücretini borçluyum ama biri cüzdanımı çalmış. | Open Subtitles | أنا ما زِلتُ أَدِينُك تلك أجرةِ سيارةِ الأجرة، لكن شخص ما سَرقَ محفظتَي. |
| Kim olduğunu bilmiyorum ama biri havaya uçtu. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ من، لكن شخص ما اطلق علي النار. |
| Şahane bir aynamız vardı, ama birisi kırdı. | Open Subtitles | كانت لدينا هنا مرآه لطيفه .. لكن شخص ما قام بكسرها |
| ama birisi Tessa ve Arnold'un tam olarak nerede olabileceğini biliyordu. | Open Subtitles | لكن شخص ما عَرفَ بالضبط حيث تيسا وآرنولد سَيَكُونانِ. |
| Hayır, Ama birileri bunu bir türlü kafasından çıkaramıyor, değil mi? | Open Subtitles | لا. لكن شخص ما لَيسَ ذاهِباً إلى تغلّبْ على تلك الفكرةِ. |
| Ama birileri kendi izlerini gizlemede harika bir iş çıkarıyor. | Open Subtitles | لكن شخص ما يقوم بعملٍ لا يُصدّق في تغطية آثاره. |
| Özveri dolu bir hayat, ama biri yapmalı. | Open Subtitles | نعم، أعرف أنها تضحية بالنفس لكن شخص ما يجب أن يفعلها |
| ama biri test yaptı. Başka biri daha olmalı. | Open Subtitles | لكن شخص ما اشعل القنبلة مؤكد انه عنصر نائم |
| Doktorum beni öldürecek ama biri bana çatal versin. | Open Subtitles | بلدي التغذية سوف تقتلني، لكن شخص يسلم لي شوكة. |
| ama biri bana birşey söyledi... ve herşey düzeldi. | Open Subtitles | كَنت متوتر إلى حدٍّ ما. لكن شخص ما قالَ شيء لي وكُلّ شيء أصبح بخير. |
| Bir dakika sayın yargıç, geç kaldığımı biliyorum ama biri arabama çarptı. | Open Subtitles | الملف مَع كاتبِ المحكمةَ مهلاً حضرة القاضى , أَعْرفُ أَننى متأخراً لكن شخص ما اصطدم بسيارتَي |
| Ben kendim bakardım ama biri oyunda benim yerime oynamalı. | Open Subtitles | أنا من الممكن أن أبحث عنه بنفسي، لكن شخص ما . يجب أن يؤدى دورى في المسرحيّة |
| Senden rica etmezdim ama biri beni yarı yolda bıraktı da. | Open Subtitles | لم أكن أريد مُضايقتك بهذه ، لكن شخص ما خذلني. |
| ama birisi bana, birlikte olmam gereken kadınla tanıştığımı söyledi. | Open Subtitles | لكن شخص ما أخبرني تواً أني قابلت المرأة التي يفترض أن أبقى معها |
| Giymek istedim, ama birisi çamaşırlarımı halâ ıslakken kurutma makinasından çıkarmış. | Open Subtitles | أردت ذلك لكن شخص ما قام بإخراج ملابسي من النشافة |
| Hayır yapmadık, ama birisi, sizin bunu yaptığınızdan emin. | Open Subtitles | لا لم نفعل. لكن شخص ما يريد أن يتأكد أنك سقطت لأجل هذا |
| Dans edeceğim. ama birisi bana gözleme yapacak. Çeviren: hancer İyi seyirler dilerim. | Open Subtitles | سأفعل ذلك, لكن شخص ما سيصنع لى الشطائر إن مادة التاريخ لا تفيدنا بشىء |
| Garip geldiğini biliyorum Ama birileri burayı düzenlemiş. | Open Subtitles | إسمع .. انا أعرف أن هذا يبدو غريبا لكن شخص ما نظف المكان |
| Evde kimse yok Ama birileri girip evraklarınızı karıştırmış. | Open Subtitles | لا أحد ما عدا ذلك بيت، لكن شخص ما مرّ بصحفك هنا. |
| Ama birileri bu yeni ailenin parçası olabilir. | Open Subtitles | لكن شخص ما يُمكنُ أَنْ يَكُونَ جزء من عائلة جديدة |