ويكيبيديا

    "مأوى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • barınak
        
    • ev
        
    • yer
        
    • barınağı
        
    • yuva
        
    • evi
        
    • yeri
        
    • sığınağı
        
    • barınakta
        
    • Sığınak
        
    • sığınma
        
    • evsizler
        
    • barınağında
        
    • yerleri
        
    • barınağa
        
    Patlamanın ardından serpinti başlamadan önce barınak bulmak için en azından 15 dakikanız olur. TED بعد الانفجار سيكون هناك على الأقل 15 دقيقة للعثور على مأوى قبل أن تبدأ التداعيات.
    Ama neyse ki New York'taki bir barınak tarafından kurtarıldılar. TED ولكن لحسن الحظ، تم إنقاذهما من قبل مأوى حيوانات في ولاية نيويورك.
    Hiçbir zaman, hiçbir şekilde. Benimkiler hep bir ev hayali kurdular. Open Subtitles ولم أكن أملك شيئاً أيضاً، أهلي كانوا يريدون الحصول على مأوى
    Şimdilik size kalacak bir yer vereceğim ayaklarınız üzerinde durana kadar. Open Subtitles ،سأعطيكم مأوى في الوقت الراهن إلى غاية الوقوف على أقدامكم ثانية
    Koruyucu bakım büyük tehlikede olan çocuklar için birincil koruma barınağı. TED صُممت دور الرعاية لتكون مأوى حماية عاجل للأطفال المعرضين لمخاطر عالية.
    Örneğin geceyi geçireceği güvenli bir yuva yapmak yıllar süren bir çalışma gerektirir. Open Subtitles بناء مأوى مُصان لقضاء الليل على سبيل المثال، يتطلب سنوات من التدريب.
    Dünya üzerinde... evsizler için daha soğuk... ya da evi olanlar için daha sıcak başka bir yer yokmuş gibi geldi. Open Subtitles وقد بدا لى انه لاتوجد مدينة فى هذا العالم تكون أشد برودة للمشردين او تكون أكثر دفئا لمن له مأوى و بيت
    Bugünkü Brunch'ı arkadaşı, erkek arkadaşı... ...ve kaçacak yeri olmadan terk ettiğini duyduk. Open Subtitles سمعنا أنها تركت حفل اليوم دون أصدقاء أو حبيب، أو مأوى
    Engin ormanlar ve eşsiz vahşi hayat onların sığınağı. Open Subtitles لغاباتها الواسعة. . و مأوى الحياة البرية الفريدة
    Bir cins köpek seçtim bile, onu bir barınakta buldum, onu sabah alırız. Open Subtitles اخترت بالفعل نوعه وجدته في مأوى , سنصحبه صباح الغد
    Açık bir barınak yok. Open Subtitles حسناً، ليس هنالك أي مأوى للحيوانات مفتوح
    barınak da yapabiliriz. Open Subtitles لدينا طعام في الوقت الحاضر ويمكننا بناء مأوى
    Eğer bir barınak arıyorsan yanlış yere geldin. Open Subtitles إذا كنت تبحثي عن مأوى فقد حضرتي للمكان الخطأ
    Biliyoruz ki, fâni dünyadaki evimiz yıkıldığında, Tanrı'dan bir evimiz olacak ellerle yapılan değil cennette ebedi bir ev. Open Subtitles نعرف أنه إذا ما تحطّمت الخيمة الدنيويّة التي نعيش فيها، فلدينا مأوى من الرب، منزل ليس من صنع الأيدي،
    Bir çocuğa ev ve yemekten başka ne verebiliriz ki? Open Subtitles ماذا يمكننا ان نوفر لطفل غير مأوى و طعام ؟
    Burada daha fazla kalamayız. Karada sığınacak bir yer bulmamız lazım. Open Subtitles ما عاد بوسعنا البقاء هنا أكثر، علينا إيجاد مأوى على اليابسة.
    Bazıları ise sınırı geçip kendi ülkeleri dışında sığınacak bir yer arayışındalar. TED بينما عبر آخرون الحدود باحثين عن مأوى خارج بلدانهم.
    Nerede olduğumuzdan emin değilim ama etrafta yılan barınağı olmadığı kesin. Open Subtitles لستُ متيقنة من مكاننا لكنني أعرف أنّه ليس قريباً من مأوى الزواحف.
    Benim için saklanacak yuva da olmadığından yuva yaptım. Open Subtitles و لم يكن هناك مأوى لأختبئ في لذلك بنيتُ واحداً
    Karnımda bir piçin piçini taşıyorum ve doğduğunda bir evi olmayacak. Open Subtitles لأني حبلى بوغد من ذلك الوغد. و ليس لديه مأوى عندما يولد.
    Ne evi, ne gidecek bir yeri vardı hem de Buffalo'da, Aralık'ın ortasında. Open Subtitles لم يكن لديها منزل أو مأوى للذهاب اليه في منتصف شهر ديسمبر في بوفالو
    Bu yer, bu genç çiftin bir sığınağı oldu. Open Subtitles في هذا المكان الذي أصبح مأوى هذين الزوجين
    Sosyal Hizmetler görevlisini arayıp barınakta yer ayarlamalarını isteyeceğiz. Open Subtitles سنتصل بعاملة اجتماعية لنرى إذا استكعنا أن نجد له مأوى
    Bizler birer Sığınak, birer sınıf, güvenli bölge, yemekhane, kaynak merkezi ve evet, hatta cankurtaran halatıyız. TED نحن مأوى طبيعي، صف دراسي، ملاذ آمن، غرفة غداء، محور الموارد ونعم، نحن حتى شريان حياة.
    Ama gerçekte psikolojik destek için kadın sığınma evinde oluyorum. Open Subtitles و لكني في الحقيقة في مأوى النساء للحصول على المشورة.
    Bir başka sefer Los Angeles şehir merkezindeki bu evsizler barınağına bir bahçe kurdum. TED ومرة أخرى كنت قد زرعت حديقة في مأوى مشردين في وسط لوس أنجلوس.
    O asla cinayet zanlısı olmamış,ama evsizler barınağında ayda bir kez gönüllü çalışıyor. Open Subtitles لم يتم الإشتباه به أبدا في جريمة قتل لكنه يعمل في مأوى للمشردين كل شهر
    Çocukların akrabası ve gidecek bir yerleri olmadığı için komşuları Maddy onlara sahip çıktı. Open Subtitles فتى بلا مأوى أو قارب، جارته " مادي" قامت بتربيته.
    Santralden 10 km uzakta kurulan barınağa götürülüyorlar. Open Subtitles جاري إخلائهم إلى مأوى مُخصص يبعد 10 كم عن محطة الطاقة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد