Teşekkürler. Yapacak çok iş var, ama hep yapmak istediğim buydu. | Open Subtitles | شكراً لك , إنه عمل كثير لكنه ما أردت عمله دائماً |
8 yaşımdan 16 yaşına kadar, beni bütün sanat derslerine götürdü. Tek yapmak istediğim buydu. | TED | بل كانت تأخذني لكل الدروس المتوفرة منذ أن كنت في الثامنة حتى 16. لأن هذا كل ما أردت فعله. |
Elbette, o oynamaya devam edecek büyümeye devam edecek ve olmasını istediğin her şey olacak. | Open Subtitles | بالطبع سوف تستمر في التمثيل وسوف تستمر بالنمو وسوف تصبح كل ما أردت لها أن تكون عليه |
Bunu istediğini söylemiştin. Onları nerden aldın? Onlar kaçak mı? | Open Subtitles | لقد قلت انه ما أردت من أين حصلت على هؤلاء؟ |
Belki de böylesi en hayırlısıdır. Şimdi hep istediğim şeyi yapmak için vaktim var. | Open Subtitles | الآن لديّ الوقت لأفعل ما أردت فعله دائماً كتابة أفضل رواية أمريكية |
Bir gün ondan kitabı istedim, çünkü okumak istiyordum. | Open Subtitles | يوم ما أردت أن تظهر المشكلة و اكتشفت انها تبددهم |
Ben çocukken bunu yapmak istemiştim. | TED | لقد ألهمتُ وأنا صغير لدرجة أن هذا ما أردت أن أصبح. |
Tamam,çok güzelmiş. Bütün bilmek istediğim buydu. | Open Subtitles | حسناً, اذاً فهى جميلة هذا هو كل ما أردت معرفته |
Bütün öğrenmek istediğim buydu. Kendine iyi bak tatlım. | Open Subtitles | هذا كل ما أردت معرفته تحسنى سريعاً يا عزيزتى |
Duymak istediğim buydu. Kimin aklı başına geliyor, bakın' | Open Subtitles | هذا ما أردت أن أسمعه أنظر من عاد إلى رشده |
Seni, istediğin yerden, çok daha uzaklara götürürdü. | Open Subtitles | كل شيء كانت تفعله كان سيبعدك بعيداً عن ما أردت تحقيقه. |
Sen bugün benimle istediğin kadar dalga geçebilirsin, çünkü bugün ben bir tanrıyım. | Open Subtitles | أنت تستطيع أن تسخر مني كل ما أردت لأن اليوم أنا البطل |
Hala bilmek istediğin şeyi bilmek istiyor musun? | Open Subtitles | أما زلت ترغب لو أنك عرفت ما أردت معرفته؟ |
O otelden senin istediğini getirmedikleri için ayrıldım. | Open Subtitles | لقد تركت هذا الفندق لأنهم لم يحضروا لك ما أردت |
İstediğini elde ettin. | Open Subtitles | حسناً، لقد حصلت على ما أردت أتوقّع منك أن تحافظ على اتفاقنا |
Ama söylemek istediğim şeyi söylersem bunu yapacağım. | Open Subtitles | لكن إذا أخبرتك حقيقة ما أردت قوله الآن، هذا ما سيحدث |
Altın konusunda bir şey bilip bilmediklerini öğrenmek istedim. | Open Subtitles | كل ما أردت أن أعرفه كان إذا كانوا يعرفون شيء عن الذهب |
Bunun onlara zarar verebileceğini bilmiyordum. Sadece eve gitmek istemiştim. | Open Subtitles | لم أكن أعلم أن هذا سيؤذيهما كل ما أردت هو أن أعود لموطنى |
Ben de ondan bahsedecektim. Yeni havadisler işleri değiştirecek, değil mi? | Open Subtitles | هذا ما أردت الحديث عنه هذه الأخبار ستغير الأمور، أليس كذلك؟ |
- Evet, buralarda boş bir ev var istersen bir şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | نعم، أعرف منزلاً خاوياً هنا، يمكنك أن تأخذ أغراضك هناك إذا ما أردت |
İstediğin şey, biz hırsızı yakaladıktan sonra tüm itibarı kazanıp basın konferansında ilgi odağı olmak. | Open Subtitles | ما أردت هو أن تأخذ كل الفضل وتقف وسط المنصة أمام كل المؤتمرات الصحفية |
Ben bunu demek istemedim benim dediğim seni takdir etmezler, ben bunu diyorum. | Open Subtitles | كل ما أردت قوله بأنهم لم يقدرونك هذا مأريد قوله |
Sana demek istediğim de bu, fakat sözcükler çok manasız. | Open Subtitles | هذا ما أردت أن أقوله لكِ، ولكنه يبدو سخيفاً. |
Geçmişte olmak istediğim şey bir arkeolojist, bir bilgi kaşifi, bir kırbaçsız Indiana Jones olmaktı-- ya da aslında kırbaçlı. | TED | ما أردت أن اكونه هو عالم آثار مختص بالماضي مكتشفا للأدب، إنديانا جونز بدون السوط أو في الحقيقة مع السوط. |
Okuduklarının sonucunda hakikate ulaştığından emin olmak istedin, değil mi? | Open Subtitles | في مرحلة ما أردت تأمين معرفة الحقيقة ، أليس كذلك؟ |
Ayrıca ben ne istediğimi bilmiyordum, ama şimdi biliyorum. | Open Subtitles | أنا لم أعرف ما أردت من الحياة لكن الآن أعرف |