| Evet, yani... ailevi sorunlar. Tatilleri çekilmez yapan da bu. | Open Subtitles | حسناً، لدينا جميعاً مشاكل عائلية وذاك ما يجعل العطلات موجعة |
| Sevdiğim adamla birlikte olmak istiyorum. Bunu balayı yapan da işte bu. | Open Subtitles | أريد أن أكون مع الرجل الذي أحبة هذا ما يجعل الرحلة شهر عسل |
| ama bir insanı cesur yapan şey, korkularının onları durdurmalarını engellemeleridir. | Open Subtitles | أن ما يجعل الشخص شجاعاً عدم تركه لخوفه أن يتغلب عليه |
| Bu kıyafetler vücut ısısını izole ediyor, ve adamlarımızı görünmez yapıyor. | Open Subtitles | هذه البزات تعزل حرارة الجسم ما يجعل الفريق خفيا بالنسبة للمخلوق |
| İnsanları neyin mutlu ettiğini araştırdığım oldukça keyifli bir işim var. | TED | حسناً، وظيفتي وظيفة ممتعة جدا وهي اكتشاف ما يجعل الناس سعداء |
| Ama bu güvenlik sistemini eşsiz kılan şey,.. ...ölümcül tepki sistemi. | Open Subtitles | ولكن ما يجعل نظام الأمن هذا فريداً أنه نظام يردّ بالقتل |
| Bu benim işimi zorlaştırır, çünkü onları şaşırtmak istiyorsam, aynı şekilde başlayıp farklı biten bir hikâye anlatmam gerekir. Bir çarpıtma üzerine çarpıtılmış bir numara. | TED | و هو ما يجعل عملي أكثر صعوبة و السبب،إذا كنت اريد مفاجأتهم سوية يتوجب علي ان أروي قصة تبدأ بصورة مشابهة لكنها تنتهي بصورة مختلفة خدعة بتحريف و على تحريف. |
| Koli basili olabilir, bu da karaciğer yetmezliğine sebep olur. | Open Subtitles | قد يكون ملوثاً ببكتريا القولون، وهذا ما يجعل الكبد ينهار |
| Bunu daha da hoş kılan, onun da sana aşık olduğunu sanması. | Open Subtitles | و ما يجعل هذا لطيفا للغاية أن يعتقد أنه يحبها هو الآخر. |
| Bu konuşmayı ironik yapan da bu. | Open Subtitles | أجل هذا ما يجعل هذه المحادثه مفارقه كثيراً |
| İşte gururu en ölümcül günah yapan da bu. | Open Subtitles | أترَيْن، هذا ما يجعل الفخر هو أحد أكثر الخطايا هلاكاً |
| - Hayır, anlamıyorsun. Onu dahi yapan da bu zaten. | Open Subtitles | هذا ما يجعل منه عبقرياً وهو أنه يستطيع أداء الكوميديا والدراما معاً |
| Her vatandaşın en iyi savunma hakkı vardır. Bu ülkeyi mükemmel yapan da budur. | Open Subtitles | الجميع يحق لهم بدفاع جيّد وهذا ما يجعل هذه البلاد قويّة |
| Oynamak, insanların uğraşları içinde belirsizliğin sevildiği sayılı uğraşlardan biridir. Oynamayı eğlenceli yapan şey belirsizliktir. | TED | اللعب هو أحد المساعي البشرية حيث يكون الشك في الواقع محتفى به. الشك هو ما يجعل اللعب ممتعا. |
| bilgisayar tarafından okunabiliyor. Ve bilgisayarları çok etkili yapan şey de bu; bu düzenlenebilir teknik yüksek diller. | TED | ويمكن نطقه عبر الكمبيوتر. وهذا ما يجعل الكمبيوترات قوية: هذه اللغات العالية المستوى التي يمكن أن تتُرجم. |
| bu da dün gece araba kiralamış olmasını etkileyici yapıyor. | Open Subtitles | وهذا ما يجعل تأجيره سيّارة ليلة أمس أمر مذهل جدًّا. |
| Ve insanları neyin mutlu ettiğini sadece tahmin etmiyorlar, Latin Amerika gibi yerlere gidip orada mutluluğun aile yaşantısıyla ilişkili olduğunu görüyorlar. | TED | إنهم لا يقومون فقط بتخمين ما يجعل الناس سعداء، بل يذهبون لأماكن مثل أمريكا اللاتينية، ويدركون أن السعادة هناك متعلقة بالحياة الأسرية. |
| Çocukların büyüdüğü gerçeği onlarla olan zamanı özel kılan şey. | Open Subtitles | حقيقة نموّ الأطفال هو ما يجعل قضاء الوقت معهم مميّزا |
| Hareketleri başlatmayı daha da zorlaştırır. | TED | ما يجعل الشروع في الحركة أكثر صعوبة. |
| Ki bu da dünyanın en "pahalı" amatör filmi demek. | Open Subtitles | هذا ما يجعل أغلى فيلم ذي .صنع منزلي على الإطلاق |
| Bilim insanları ayna kutusu terapisinin daha da gerçekçi kılacak sanal gerçeklik tedavileri geliştiriyor. | TED | قام العلماء بتطوير علاج بواسطة الواقع الافتراضي. ما يجعل صندوق المرآة تجربة أكثر واقعية. |
| Robotları bu kadar rahatsız eden şeyin ne olduğunu söyleyeyim. | Open Subtitles | إذا كنت تريد أن تعرف ما يجعل دمى مخيفة جدا |
| Aslında hayatı bu kadar ilginç kılan da bu. | TED | وهذا ما يجعل الحياة مثيرة للاهتمام حقاً. |
| Okuyucu gerçekten kendini oradaymış gibi hissetmesi bunu iyi bir hikaye yapandır. | Open Subtitles | على القارئ أن يشعر كما لو كان هناك بالفعل, هذا ما يجعل القصة رائعة. |
| Belki de bunu özel kılan budur. | Open Subtitles | لكن ربما هذا ما يجعل الامر مميزاً |
| Sosyal sermaye şirketlere ivme veren şeydir ve sosyal sermaye şirketleri güçlü yapan şeydir. | TED | رأس المال الإجتماعي هو ما يعطي الشركات قوة دافعة، و رأس المال الإجتماعي هو ما يجعل الشركات متينة. |