Günde iki kez sargıyı değiştirmeniz gerekiyor, ve temiz tutmanız. | Open Subtitles | حسن، عليكَ تغيير الضمادة مرّتين في اليوم وابقِ الجرح نظيفًا |
Günde iki kez ara ve en fazla bir snav kaçrabilirsin! | Open Subtitles | كما أُريدُك أَنْ تتصل بي مرّتين في اليوم وأن لا تَتغيّب عن أكثر من إمتحان مادة واحدة |
"Tatlım, bana günde iki kere dayarsan, senin için her şeyi yaparım. | Open Subtitles | عزيزى فقط كن قريب مني مرّتين في اليوم، و سَأعْمَلُ أيّ شئُ لَك. |
Beğeneceğini biliyordum. Ben haftada iki kere geliyorum. | Open Subtitles | عَرفَت بأنّك تحب هذا المكان آتي هنا مرّتين في الإسبوع |
Adam haftada iki gün gelirdi. | Open Subtitles | غاي كَانَ هنا مرّتين في الإسبوع. |
Ben günde iki defa düşüyorum, daha ölmedim. | Open Subtitles | حَسناً، انا أَقِعُ على الأرض حولي مرّتين في اليوم. ولم امت لحد الآن. |
Geçen ay iki kez St. Barts'a gitmiş. | Open Subtitles | ذهب إلى ست بارث مرّتين في الشهر الأخير. ، ويا، ينظر إلى هذا. |
Doktorlar öleceğimi bana iki kez söylemişti. | Open Subtitles | مرّتين في أطباء حياتي قالوا أنا كنت أموت. |
Yılda iki kez beni görmeye geliyorsun. Hiçbir şeyle ilgilenmiyorsun. | Open Subtitles | تراني مرّتين في السنة ستبقي حتى تمل من اللامبالاة |
O koca yağlı kıçını bugünden başlayarak günde iki kez ağırlık salonuna taşıyacaksın. | Open Subtitles | تسحب مؤخرتك الهزيله إلى غرفة الوزن مرّتين في اليوم يبدأ الآن |
Ne o şimdi de haftada iki kez mi buluşuyorsunuz? | Open Subtitles | لماذا هناك إجتماع مرّتين في الإسبوع الآن؟ |
Ödediğimden beri günde iki kez kestirebiliyor. | Open Subtitles | طالما أدفع يمكنه أن يأخذ قيلولته مرّتين في اليوم |
Günde iki kere büyük istasyonda tur atıyoruz. | Open Subtitles | نحن نَجْعلُ المَرّاتَ خلال المركزي الكبير مرّتين في اليوم. |
Geçen hafta iki kere güzergâhın ötesine geçtim fakat sezon başlayalı hiç Melbourne'e gitmedim. | Open Subtitles | كنت على طريقنا مرّتين في الإسبوع الأخير، لكن لم اصل الى ميلبورن منذ بداية الموسم. |
Biliyorum, bu beni ilgilendirmez ama, seni bir hafta içinde iki kere çıplak gördüğüm için, sanırım sorabilirim, canını sıkan bir şey mi var? | Open Subtitles | , أتعرف، هذا ليس من شأني .. ولكن لأنني رأيتك عارياً مرّتين في أسبوع أعتقد أنني استطيع أن أسأل |
Evet, haftada iki kere, derslerin tüm kaydı burada. | Open Subtitles | مرّتين في الأسبوع هذا سجلّ كامل لإجتماعاتنا |
Öğle yemeğimi uzatsam da.. ..yarın iş yerinde, iki kere yapsak olmaz mı? | Open Subtitles | ماذا لو أخذت فترة غداء طويلة، ونفعلها مرّتين في العمل غداً؟ |
- Haftada iki gün derse gidiyor. | Open Subtitles | تحضر دروس للفنّ مرّتين في الإسبوع. |
Haftada iki gün geliyor. | Open Subtitles | هي تَجيءُ مرّتين في الإسبوع. |
Sargıları günde iki defa değiştirmelisin. | Open Subtitles | يجب أن تغيّري ضماداتكِ على الأقل مرّتين في اليوم حسناً |
Adamlarım haftada en az iki defa buraya gelir. | Open Subtitles | رجالي هنا على الأقل مرّتين في الإسبوع. |