| Çocuk mahkemelerinde, bu derece hazırlıklı bir savunma hemen hiç görmedim. | Open Subtitles | لا أرى غالباً مدّعى عليهم يأتون مستعدّين لاجتماع التزام شبابي |
| Fakat Romalılar geri dönecekler, ve döndüklerinde, Onlara karşı hazırlıklı olmalıyız! | Open Subtitles | لكن سيعود الرّومان، ومتى يحدث ذلك علينا أن نكون مستعدّين لهم! |
| Ne zaman Hazır oluruz? 3 ay gerek. | Open Subtitles | شيء أكثر إثارة متي نكون مستعدّين لغزو اوسترليتش؟ |
| Yarınki egzersiz örneklerinin listesini yaptım. Hazır. | Open Subtitles | عندي إمتحانات التمرين ليوم غد كن مستعدّين |
| Hayır, ilk alımımız net bir mesaj göndermeli: 125 milyon doların tamamını yemeye hazırız. | Open Subtitles | كلاّ، أوّل شراء يجب أن يرسل رسالة واضحة أننا مستعدّين لصرف كلّ الـ125 مليون دولار |
| Ve sonunda dövüşmeye hazırlar. | Open Subtitles | حضروا من أماكن متفرّقة وتدرّبوا هنا بالسر وأخيراً أصبحوا مستعدّين للقتال. |
| Bu ülkeyi daha iyi bir yer yapmak istiyorlardı ve bunun için kurşunlara göğüs germeye hazırlardı. | Open Subtitles | كانوا مدفوعين برغبتهم في جعل حال هذه الدولة أفضل لذا فقد كانوا مستعدّين للذهاب تحت وابل الرصاص |
| Şimdi çocuklar, umarım hepiniz de kitaplarınızı okurken iyi vakit geçirdiniz ...ve kitabınızı anlatmak için de hazırsınız. | Open Subtitles | أيّها الأولاد، آمل أنكم جميعاً استمتعتم بقراءة كتبكم وأن تكونوا مستعدّين لتقارير الكتب |
| Savaşta birçok arkadaş kaybettik ama buna hazırlıklı oluyorsun. Dayanıklı oluyorsun. | Open Subtitles | في الحرب، خسرنا الكثير من الأصدقاء ولكنّنا كنّا مستعدّين لذلك، متأهّبين لذلك |
| Buraya geliyorlarsa hazırlıklı olalım. | Open Subtitles | إن كانوا سيأتون إلى هنا، فيجب أن نكون مستعدّين لهم |
| Sence en azından onları uyarmalı değil miyiz? Böylece hazırlıklı olabilirler. | Open Subtitles | ألا تعتقدين أنّه علينا تحذيرهم على الأقلّ كي يكونوا مستعدّين |
| Bu kapının ardındaki zihinsel durumundan bihaberiz. Her şeye hazırlıklı olalım. | Open Subtitles | نحن لا نعرف ما وضع عقلها على الجانب الآخر من هذا الباب، يجب أن نكون مستعدّين لأيّ شيء |
| Ama zaman geldiğinde ki kısa zamanda gelecek gibi duruyor buna hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | لكن حينما يأتي الوقت، والذي سيأتي قريبًا بالتّأكيد، علينا أن نكون مستعدّين. |
| - Tamam Hazır oluruz, hadi Zack şuna bak | Open Subtitles | حسنا سنكون مستعدّين تعالوا زاك تأكّد من هذا |
| Selam, çocuklar... mortal kombat oynamaya Hazır mısınız? | Open Subtitles | مرحباً ، ياشباب مستعدّين لبعض قتال الموتى؟ |
| 21. yüzyılda her şey değişiyor. Ve buna Hazır olmalısın. | Open Subtitles | القرن الحادي والعشرون حيث تغيّر كل شيء، ويجب أن نكون مستعدّين |
| Dürüst olmak gerekirse biz cehenneme bu derece bir talebe Hazır değildik. Kendimi suçluyorum. | Open Subtitles | بصراحة لم نكن مستعدّين لهذا الكمّ الكبير، ألوم نفسي |
| Ve lanetlensin bu gün bizim tarafımızdan, biz ki, hazırız uyandırmaya canavarı. | Open Subtitles | واجعلوا هذا اليوم ملعوناً مننا نحن الذين مستعدّين للاستيقاظ "الكراكن" |
| Sana muafiyet teklif etmeye hazırız. | Open Subtitles | نحن مستعدّين لنوفّر لكِ الحصانة |
| AQ - 10 konuşuyor, yerle irtibatın kesilmesine hazırız. | Open Subtitles | هذه الطائرة" أ.ك" العاشرة نحن مستعدّين لفصل الطاقة الأرضيّة. |
| Onlar azimli insanlar ve davaları için kendilerini feda edip nihai zafere ulaşmaya hazırlar. | Open Subtitles | إنّهم رجال مدمّرون و مستعدّين للتضحيّة بأنفسهم من أجل القضيّة. و من أجل النصر النهائي. |
| Ölmeye hazırlardı ama suçluluktan ötürü, aşktan değil. | Open Subtitles | لقد كانا مستعدّين للموت... لكن بدافع الذنب، لا الحبّ |
| ve bugünkü turumuz için yiyeceklerimiz. bahse girerim, bira ya da 12 için hazırsınız. | Open Subtitles | وبهذا نختم جولتنا اليوم، أراهن بأنّكم مستعدّين لجعّة أو 12 |