| Kontrolün her zaman bizde olmadığı ve her şeyin açıklanamayacağı gerçeğini inkar etmek için elimizden geleni yapıyoruz. | TED | نفعل ما بوسعنا لنتجاهل الحقيقة أننا لا نمتلكها دائما، وأننا لا نستطيع تفسير كل شيء. |
| Eben, elimizden geleni yapıyoruz. Beklemeliyiz. | Open Subtitles | ايبن ، اننا نفعل ما فى وسعنا يجب ان ننتظر |
| Evet. Biz insanların yapmadığımızı düşündüğü şeyi yapıyoruz. | Open Subtitles | أجل، إننا نفعل ما يعتقد الناس أننا لا نفعله |
| Bir sorun çıktı. elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | كنا نواجه مشكلةً حاولنا أن نفعل ما بإستطاعتنا |
| İşimiz bittikten sonra istediğimiz, her şeyi yapabiliriz, öyle değil mi? | Open Subtitles | نحن يمكننا أَن نفعل ما نريده بعد العمل أليس كذلك ؟ |
| - Oyum sayılsın. Oylarınızın sayılması için her şeyi yapacağız. | Open Subtitles | سوف نفعل ما بوسعنا لنتأكد أن صوتك محسوب. |
| İşçi dövizleri ve işe alımın, daha güvenli ve ucuz olması için elimizden geleni yapmalıyız. | TED | يجب أن نفعل ما بوسعنا لنجعل الحوالات النقدية والتوظيف أوفر وأكثر أمانًا |
| elimizden geleni yapıyoruz. Belki konuk üye olmak istersin. | Open Subtitles | نفعل ما بوسعنا ، ربما ترغب في الحصول على عضوية هنا ؟ |
| -Tatlım. -Ölmesine izin vermeyin. -Elimizden geleni yapıyoruz. | Open Subtitles | ياإلهي أرجوك آليس,نفعل ما بوسعنا عليك مساعدتي |
| elimizden geleni yapıyoruz, ama İngilizler biraz kalın kafalılar. | Open Subtitles | نحن نفعل ما بوسعنا ، لكن الإنجليز محدودي الذكاء |
| Lütfen anlayışlı olun. elimizden geleni yapıyoruz. | Open Subtitles | أرجوك, حاولى أن تفهمى نحن نفعل ما فى استطاعتنا |
| Bu durumu herkes için iyi olacak şekilde çözebilmek için her şeyi yapıyoruz | Open Subtitles | نحن نفعل ما في بوسعنا لإيجاد قرار مفرح لهذا الموقف. |
| Şimdi ilk başta yapmamız gereken şeyi yapıyoruz. | Open Subtitles | الآن نفعل ما كان ينبغي علينا فعله منذ البداية |
| Doktorlar olarak; biz hayatı korumak adına her şeyi yapıyoruz, tüm hayatları. | Open Subtitles | كأطباء نحنُ نفعل ما بوسعنا للحفاظ على الحياة، أي حياة |
| Bir sorun çıktı. elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | كنا نواجه مشكلةً حاولنا أن نفعل ما بإستطاعتنا |
| Ne yapacağız? Hayatımızda ilk kez istediğimiz her şeyi yapabiliriz. | Open Subtitles | للمره الأولى في حياتنا بإمكاننا ان نفعل ما نشاء |
| Buraya yapmak için geldiğimiz şeyi yapacağız, evlat. | Open Subtitles | علينا أن نفعل ما جئنا لأجله يا بني |
| Bu uğurda elimizden geleni yapmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نفعل ما يمكننا فعله من أجل هذة القضية |
| Adamım, biliyor musun ne? Boşver. Ne yapmak istiyorsak onu yapalım, tamam mı? | Open Subtitles | أتعلمين ، تبا لذلك ، دعينا فقط نفعل ما نريد ، أوكي ؟ |
| Bu hayatta iyi yaşamak için elimizden geleni yaparız. Her birimiz hem de. | Open Subtitles | نحن نفعل ما نفعل كي ننجوا وننجوا بشكل جيد في هذه الحياة ,كلنا |
| Stephen Mather'in 100 yıl önce yaptığı şeyi yapmamız gerek. | TED | يجب علينا أن نفعل ما فعله ستيفن ماثر قبل مئة سنة. |
| Her katılana elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz. | Open Subtitles | ، نفعل ما بوسعنا فعله . كلٌّ منّا يؤدّي جزءًا |
| Şimdi, yapmamız gerekeni yapalım da bu iş bitsin. Anlaşıldı mı? | Open Subtitles | دعونا نفعل ما يجب أن نفعله و ننتهي من هذا فهمتم؟ |
| Bu bomba patlarsa Sayın Başkan, ve bunu durdurmak için elimizden geleni yaptığımıza inanmazsanız, bu ülkemde büyük yankı bulacaktır. | Open Subtitles | اذا انفجرت هذه القنبلة سيدي الرئيس وانت لا تؤمن اننا نفعل ما بوسعنا لايقافها ايضا ستكون النتائج ثقيلة على بلادى |
| elimizden geleni yapacağız ama eve döneceğine dair söz veremeyiz. | Open Subtitles | سوف نفعل ما نستطيع لذلك لا يمكننا أن نعدك بشيء |