| Bu kamp ateşlerinden milyonlarca yanacak gelecek birkaç sene içerisinde. | TED | سيكون هناك الملايين من أضواء المعسكرات خلال السنوات القليلة القادمة. |
| - Evet ve bunlar düşündüğümüzden çok daha küçükler, yani milyonlarca olabilir. | Open Subtitles | أجل, وهذا أصغر بكثير مما ظننا, لذا, ربما يكون هناك الملايين منها. |
| Bunların arkasında milyonlarca ruh var. Bir kenara itilmiş ruhlar. | Open Subtitles | خلف هذه هناك الملايين من الأرواح، الأرواح التي تخلوا عنها. |
| Marka ve ürünlere ilişkin giderek artan abartı kombinasyonlarda bu videolardan milyonlarca var ve her geçen gün daha da fazlası yükleniyor. | TED | هناك الملايين من هذه الفيديوهات بمزيج مفصّل ومتزايد من الماركات والمواد، وهناك المزيد والمزيد منهم يتم تحميلهم كل يوم. |
| ...bu işin ucunda Milyonlar var. | Open Subtitles | لكن هناك الملايين من هذه الإدانة يا صديقي |
| Aşağıda milyonlarcası var. | Open Subtitles | هناك الملايين من 'م إلى هناك. فقط كبيرة منها! |
| Yine aynı şekilde, bu tür çılgınca kombinasyonlardan oluşan milyonlarca video internette mevcut. | TED | ومرة أخرى، هناك الملايين والملايين من هذه الفيديوهات متاحة أون لاين في جميع هذه المجموعات الجنونية نوعا ما |
| Bugün, bir yerlerde, milyonlarca çocuk kendilerini ifade edişlerinin teknolojisi henüz icat edilmemişken doğuyor. | TED | في مكان ما اليوم، هناك الملايين من الأطفال يوُلدوا الذين لم تُبتكر لهم تكنلوجيا التعبير عن الذات بعد. |
| Sizin de etrafınızda Sarita, Kerabai, Sunita gibi milyonlarca kadın var. | TED | هناك الملايين من النساء مثل ساريتا وكيراباي وسونيتا، وممن يمكن لهن أن يتواجدن حولكم. |
| Dünyanın kırsal kesimlerinde halâ milyonlarca insanın önlenebilir sebeplerden hayatını kaybettiğini biliyoruz. | TED | حسنا، نعلم أنه لايزال هناك الملايين من الناس يموتون لأسباب يمكن تجنبها في مجتمعات قروية حول العالم. |
| Bir seferde böyle şeyler yapan dünya genelinde milyonlarca genç var. | TED | كانت هناك الملايين منهم كل مرة، في جميع أنحاء العالم. |
| Mühim değil. Ama hala nehir boyunca, çok kötü şartlarda yaşayan milyonlarca insan var. | TED | انها جميلة. ولكن من على طرفي الانهار .. مازال هناك الملايين من الناس الذين هم في حالة سيئة حقا. |
| Dünyada birkaç kahrolası Kuruş için vücutlarını sergilemek yerine ölmeyi tercih edecek senden daha fakir milyonlarca kadın var. | Open Subtitles | هناك الملايين من النساء و الكثيرات ممن هم أفقر منكِ في هذا العالم و كلهن يفضلن الموت على بيع أجسادهن مقابل بضعة شلنات |
| Hala markette çalışıyorum. Yapacak milyonlarca işim var. | Open Subtitles | ما زلت أعمل بالسوق هناك الملايين من الأشياء لأقوم بها |
| milyonlarca boşanan çift var. Bunun nedeni sadece taraflardan biri olamaz. | Open Subtitles | هناك الملايين من المطّلقين ولم يكن ابداً بسبب طرف واحد |
| Dünyadaki milyonlarca çocuk hayal kırıklığına uğrar. | Open Subtitles | عندها سيكون هناك الملايين من الأطفال المحبطين حول العالم |
| Seni tutuklamaları için milyonlarca nedenleri var. | Open Subtitles | هناك الملايين من الطرق للخروج من هذا المأزق |
| milyonlarca insanın arasında onu nasıl bulacağız? | Open Subtitles | كيف سنجدها هناك الملايين من الناس في الولايات |
| Bu ilacı öngörmesinin milyonlarca sebebi olabilir. | Open Subtitles | هناك الملايين من الأسباب بإمكانها استخدام المخدر فيها |
| Bu binada milyonlarca kamera var. | Open Subtitles | هناك الملايين من الكاميرات في هذا المبنى |
| Shawn, yetenekleri olan milyonlarca insan, ve yeteneği olma ihtimali olmayan Milyonlar olacak. | Open Subtitles | شون ، سيكون هناك الملايين من الناس بقدراتهم وملايين من دون اي فرصة للحصول عليها |
| Kapılarımızda bekleyen bunlar gibi milyonlarcası var. | Open Subtitles | هناك الملايين مثلهم ينتظرون عند أبوابنا |