| burada hiç bilmediğimiz bir durum var. Katil inanılmaz derecede güçlüymüş. | Open Subtitles | والذي نعرفه هنا بأن القاتل كان قوياً بشكل لا يصدق |
| İsimsiz bir ihbar üzerine tutuklandığı yazıyor burada. | Open Subtitles | مكتوب هنا بأن الأنتربول تمكن من القبض عليه وفقاً لإفادة من مصدر مجهول |
| burada diyor ki; babalık erkeklere ayrılık korkusu verebilir. | Open Subtitles | لقد قيل هنا بأن الأبوة ترعب الرجال في الرابطة |
| Belki sen Marty'e burada, Patrick'in onun arkadaşı olduğunu anlatabilirsin. | Open Subtitles | ربما تريد اخبار مارتي هنا بأن باتريك هو صديقه |
| burada oturan bazı adamların.., ...eğitim kurulu ile ilgili çalışmalarımı evcil hayvanlarla ilgili bir proje gibi gördüklerini biliyorum. | Open Subtitles | أعـرف أنه بالنسبـة لبعض الأشخـاص لا يشتـرط تواجــدهــم هنا بأن عملـي مع مجلـس التعليـم قد يبدو كمشـروع لطيـف |
| Ben, burada sütle bir bağlantın olduğu yazıyor. | Open Subtitles | لذا , بين , أنها تقول هنا بأن لديك أتصال للحليب |
| burada yazana göre Angeliki dahil buradaki çocukların babaları yok. | Open Subtitles | انتي تقولين هنا بأن جميع الاطفال بما فيهم انجيليكي كانوا من أب مجهول |
| Kusura bakmayın ama burada oturmak, olabileceğim en iyi insan olmama nasıl yardımcı olacak? | Open Subtitles | أنا آسفة ولكن كيف سيساعدني الجلوس هنا بأن أكون أفضل ما بي؟ |
| Kusura bakmayın ama burada oturmak, olabileceğim en iyi insan olmama nasıl yardımcı olacak? | Open Subtitles | أنا آسفة ولكن كيف سيساعدني الجلوس هنا بأن أكون أفضل ما بي؟ |
| burada çalışan insanlara işlerin değişeceğini göstermek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أظهر للناس هنا بأن الأمور سوف تتغير |
| burada olmamın nedeni o aptalın dahi planlarından birini uygulamaya koyması. | Open Subtitles | .. لكن سبب مجيئي إلى هنا بأن هذا الأبله قام بتنفيذ إحدى خططه العبقرية |
| burada diyor ki dün gece Susam Sokağı'nda bir kukla ölmüş. | Open Subtitles | يقولوا هنا بأن "المابت شو" وجد مضروباً فى "شارعِ سمسم" ليلة أمس. |
| Bay Kearns, Bay Tyler'ın size "silecek yarışmasının galibi" olduğunuzu söylediğini burada daha önce ifade etmiştiniz. | Open Subtitles | سيد كيرنس، لقد ،شهدت هنا بأن ،السيد تيلر أخبرك بأنك كان لديك، اقتباس "ربح منافسة ماسحة الزجاج" |
| burada yazılanlara göre anneniz de bir cerrahmış. | Open Subtitles | أرى هنا بأن والدتكِ كانت جراحة |
| burada diyor ki, rüyada birini boğmak hayatınızın karışık geçtiğine işarettir. | Open Subtitles | كلا, يقال هنا بأن الغرق في الحلم... قد يعني بأنك تشعر بالطغيان على حياتك. |
| burada takımda başka birinin daha olduğu yazıyor. | Open Subtitles | مكتوب هنا بأن هناك عضو آخر من الفريق. |
| burada Javier'in işleri bırakacağı dedikodusu dolaşıyor. | Open Subtitles | انتشر كلامٌ هنا بأن خافيير سيتقاعد. |
| burada Abilene polisinin, çalışanların hepsinin telefonlarını bulduğu yazıyor. | Open Subtitles | يُقال هنا بأن شرطة "أبيلين" وجدت الهواتف النقالة لجميع الموظفين |
| burada yazdığına göre, cesedi 2856 yılında ikinci ısınma sırasındaki büyük erimede bulunmuş. | Open Subtitles | يقول هنا بأن جسده قد وُجد سنة 2056... أثناء ذوبان الجليد العظيم من الأحتباس الحراري الثاني |
| burada Abyzou'nun görünmez olduğu yazıyor. | Open Subtitles | ينص هنا بأن الأيبيزو كان غير مرئي |