Hey, kontrol edilmeye hiç alışkın değilim. Senin olduğunu da sanmıyorum. | Open Subtitles | مهلاً، أنا لا أعيش حياتي بهذا الشكل ولا أظنك كذلك أيضاً |
Kayıtlara suç ortağı olarak geçmesini istediğini sanmıyorum. | Open Subtitles | ولا أظنك تريد لها أن تحجز كشريك في الجريمة |
Sende, o askeri tüfeğini kapıp tepeye çıkartacak yürek olduğunu sanmıyorum pek. | Open Subtitles | ولا أظنك تتمتع بما يلزم لتشجع ذلك الجندي على انتشال بندقيته ليدافع عن الموقع |
Komşularını ya da ev kredisini falan düşündüğünü sanmıyorum. | Open Subtitles | ولا أظنك فكرت بالجيران ولا بالرهن العقاري |
Sen Alchemy'sin. Ama bunun farkında olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أنت (ألكيمي) ولا أظنك تدري بذلك |