Koy onu yerine. Derin bir nefes al ve cebine geri koy. | Open Subtitles | ضعه جانبا و خذ نفس عميق وضعة في جيبك الخلفي |
Kızları bırak, anahtarı al ve git buradan. | Open Subtitles | أترك الفتاة و خذ المفاتيح و ارحل من هنا . موافق؟ |
Şu 20 doları al ve bu insanları... | Open Subtitles | خذ هذه العشرين دولاراً و خذ هؤلاء |
Parayı çantaya ve silahlarını yastık kılıfına koy, dedim. | Open Subtitles | لقد قلت خذ المال و ضعه فى الحقيبة و خذ أسلحتك و ضعها فى كيس الوسادة |
Parayı çantaya ve silahlarını yastık kılıfına koy, dedim. | Open Subtitles | لقد قلت خذ المال و ضعه فى الحقيبة و خذ أسلحتك و ضعها فى كيس الوسادة |
Çıkabilirsin 40 Numara, üzümleri de yanına al. | Open Subtitles | الآن إذهب يا رقم 04 و خذ حبات عنب |
- Mantis'i de yanına al. | Open Subtitles | "و خذ "فرس النبي |
Bırak şu mermileri ve al şu hapları. | Open Subtitles | إتركْ هذا الرصاصِ و خذ هذه الحبوبِ. |
Biraz dinlen. Berbat görünüyorsun. | Open Subtitles | و خذ قسطاً من الراحة أنت تبدو مثل الجحيم |
Yanına 3 ajan al ve bir sonraki uçakla oraya git. | Open Subtitles | خذ معك ثلاثة عملاء و خذ الرحلة القادمة |
O halde, sert bir kahve al ve duşa zıpla uykucu şirin. | Open Subtitles | اشرب فنجان قهوة و خذ حماماً يا كسول |
"Çimleri saat yönünde biç çünkü Cornfieldlar öyle yapar." "Bu kömürü al ve kıçına sok"... | Open Subtitles | و "جز العشب مع عقارب الساعة لأن هذه هي الطريقة الكورنفيلدية" و "خذ قطعة الفحم هذه وضعها في مؤخرتك" |
Kafanı kaldır derin bir nefes al ve büyük fırsatların seni beklediğine inan. | Open Subtitles | إرفعرأسك... و خذ نفسا هناك الكثير من الإحتمالات الرائعة |
Parayı çantaya koy ve silahlarını yastık kılıfına. | Open Subtitles | و خذ أسلحتك و ضعها بداخل كيس الوسادة |
Parayı çantaya koy ve silahlarını yastık kılıfına. | Open Subtitles | و خذ أسلحتك و ضعها بداخل كيس الوسادة |
Jane'i de yanına al. | Open Subtitles | و خذ (جاين) معك |
Sus ve al şunu. | Open Subtitles | فقط كن هادئا و خذ هذه |
Öğleden sonra git dinlen Günü sana veriyorum. | Open Subtitles | و خذ بقية اليوم أجازة خذ أجازة مرضية |