Sadece kariyeri için yapmış olsaydı, niye "gay" rolü yapmaya devam etsin? | Open Subtitles | لو كان ذلك من أجل النجاح لماذا لم يكمل إدعائه بكونه شاذ؟ |
Otobüs devam eder, biz feribota belki de bir tekneye bineriz. | Open Subtitles | و من ثم يكمل الباص طريقه نركب العبارة ، ربما قارب |
Fakat, kaderine boyun eğmek yerine, eğitimine devam edebilmek için bir çözüm yolu bulmuş. | TED | ولكن بدل أن يرضخ لواقعه، اتخذ قرارًا بأن يكمل تعليمه النظامي. |
- İzi ver adam sözünü bitirsin. - Sizin için çok önemli bir olaydı çocuklar. | Open Subtitles | هلا جعلته يكمل ؟ |
Daha sonra, pergel tüm Depo'yu süpürerek, obje enerjisine çeviriyor ve enerjiyi yeni Depo'ya yönlendirerek transferi tamamlıyor. | Open Subtitles | يحوّل كلّ طاقة المصنوعات اليدوية، توجّه كلّ تلك الطاقة إلى المخزن الجديد. وذلك الذي يكمل النقل. |
Bu sırada Parabolis tarafından kiralanan ...acımasız Karadut görevini tamamlamak üzereydi | Open Subtitles | في هذه الأثناء كان نيكسوسيس العديم الرحمة أرسل من قبل آرتيفيس كان يكمل مهمّته |
ve o anda vites kutusu sıkıştı ve tamamlayacak birkaç turu kalmıştı sadece altı vitesle. | Open Subtitles | ومن ثم تعطل صندوق الغيارات يجب عليه ان يكمل العدد المتبقي من اللفات فقط في الغيار السادس. |
Hayır, bir insan hayvan ölene kadar ata biner, sonra da yaya devam eder. | Open Subtitles | لا.الآدمي يمتطي جواده حتى يموت ثم يكمل طريقه سيرا على الأقدام |
Görevde kalmaya devam ediyordu, ta ki daha kötü bir aday ortaya çıkana kadar. | Open Subtitles | ثم يكمل عمله في مكتبه إلى أن يجدوا مرشحاً أسوأ منه |
Yalnızlıklarının sona ereceğine dair... Bunu yapmaya devam edecek. | Open Subtitles | أنه ربما تنتهى وحدتهم فسوف يكمل ما يقوم به |
Millet, Higuchi'nin devam etmesi artık çok tehlikeli, onu yakalayın! | Open Subtitles | إلى الجميع، من الخطر أن تجعلوا هيجوتشي يكمل ، لذا أرجو أن تتحركوا للقبض عليه |
Bir çocuk olarak görevin ailenin başlattığı mirası devam ettirmek. | Open Subtitles | واجب كل طفل، أن يكمل الميراث الذي بدأه أبواه. |
Diziyi, sadece biraz daha karmaşık bir düzen içinde sonsuza dek hatasız olarak devam ettirebiliyorlardı. | Open Subtitles | و صحيحة تماماً لكي يكمل السلسلة و لكن بتبرير معقد بشكل غير محدود |
İşini bitirdin ve kahraman artık yoluna devam edebilir. | Open Subtitles | لقد اتمتت مهمتك والآن يستطيع البطل أن يكمل حياته |
Bırak bi bitirsin Lütfen | Open Subtitles | اتركيه يكمل القصة , من فضلك |
Bay Baker. Bu seti tamamlıyor. | Open Subtitles | سيد باكير حسنًا هذا يكمل المشاهد |
Teğmen bu hafta çift vardiya çalışıyor. Görevi tamamlamak için | Open Subtitles | علـيـه الـعمل ضعـف دوام في .عطلة نهاية الأسبوع حتى يكمل الإنتقال |
Arayıcı, Doğruluk Kılıcı olmadan görevini nasıl tamamlayacak? | Open Subtitles | كيف يكمل الباحث مسعاه بدونسيف الحقيقة؟ |
Tahliye öncesi terapi programımızı tamamlayan ilk mahkûm olduğun için broşürümüzü alan ilk kişi olacaksın. | Open Subtitles | بما أنك أول سجين يكمل برنامج علاجنا قبل الإفراج أنت أول من يستلم كتيبنا |
Evet, herkesin şiirini bitirecek zaman bulduğunu farz ediyorum tabii ki Bay Donner hariç. | Open Subtitles | حسنا, اعتقد ان كل شخص لديه الوقت لكى يكمل قصيدته ماعدا السيد دونور |
Sonra sadece sıradan, üniversite bitirmemiş ölümlü bir zekaya sahip biri olduğunuzu hatırlar ve sizi affedip size bir köpeği sever gibi davranırlar. | TED | ثم يتذكرون أنك مجرد إنسان عادي محدود الذكاء لم يكمل الجامعة، ويعفون عنك، ويداعبوك مثل الكلب |
11 yıllık eğitimini tamamlamış, 12. sınıfı okumak istiyordu. | TED | أتم 11 سنة في المدرسة، ويريد أن يكمل عامه 12. |
Efendim, bugün hızlı olmasına gerek yok. Tüm yapması gereken, antrenmanı tamamlaması. | Open Subtitles | يجب الا يكون الاسرع غدا ما عليه الا ان يكمل التمرين |
Kurabiye Canavarı'yla işini bitirmesini beklemeliydim. | Open Subtitles | ربما كان علي أن أتركه يكمل عمله مع الدمية قبل أن أخذه |
Hâlâ zaman var. Yarın akşama kadar döngüyü tamamlamayacaktır. | Open Subtitles | لا يزال هنالك وقت، لن يكمل دورته حتّى ليلة الغد، وسأكون هنا |