İstihbarata göre serum üreten aleti kullanmak için güvenlik şifresi gerekiyor. | Open Subtitles | تشير إنتيل إلى التي لإستعمال المصل المولّد، تحتاج رمز ترخيص الأمن. |
Hayır, hücum şifresi gönderildiğinde zaten güvenlik noktalarındaydılar. | Open Subtitles | أخشى أن ذلك غير صحيح . الطائرات كانت فى المواقع المتفق عليها عندما أُصدر رمز الهجوم |
Ben buna "Giacometti'nin şifresi" dedim, TED'e özel. | TED | وأنا أسمي هذه شفرة جياكوميتي، حصريا لـ تيد. |
DB: Bir bilgisayar şifresi gibi mi? | TED | بروان: كلمة سر لكمبيوتر؟ شيء من هذا القبيل؟ |
Elimizdeki tek şey Paula'nın NSA'e gönderdikleri, onun da şifresi yok. | Open Subtitles | يجب ان نحصل على كود البيانات التى ارسلتها للرئاسة |
Bilgisi ve şifresi olan herkes siber mezarlıktan onları uyandırabilir. | Open Subtitles | يكفي شخص بالصلاحيات المناسبة و كلمة السر و يمكنه أن يحيهم مرة اخرى من المقبرة الإلكترونية |
Arabanın anahtarları nerede ve alarmın şifresi kaç? | Open Subtitles | أين مفتاح السيارة؟ وماهو الرمز السري لجهاز الإنذار؟ |
Ve kilidin şifresi yalnızca kanıtlardan sorumlu memurda bulunur. | Open Subtitles | بالإضافة إلى الأقراص الصلبة والعريف المسؤول عن الأدلة لديه الرقم السري للقفل |
Bilgisayara göre Dobbs'ın şifresi bir kere kullanıImış. Müdürle birlikteyken. | Open Subtitles | الحاسوب يظهر أنه تم إستخدام رمز الدخول مرة واحدة عندما كانت معه |
İptal şifresi, belki gerekir, "salamura et." | Open Subtitles | رمز إحباط العملية , في حالة إضطررنا لإحباطها هو : لحم مُعلب |
NSS'in üst düzey güvenlik erişim şifresi ne? | Open Subtitles | ما هو رمز المرور لبيانات المستوى الأمني الأول في منظمة الأمن القومي؟ |
İşte bu, yaşamın şifresi, bu da ölümün şifresi. | TED | حسناً، هذه هي شفرة الحياة، وهذه شفرة الموت. |
Çünkü FTL şifresi için Parkashoff'un DNA'sı lazım. | Open Subtitles | وذلك لأنك تحتاجين الحمض النووى لباركاشوف لقراءة شفرة الـ إف تى إل |
Yazıların şifresi tek bir kelimeyle çözülse bile, ...tercümesi aylar sürecektir. | Open Subtitles | اترى , شفرة مفكرته تم حلها بكلمة واحدة و لكنها قد تستغرق شهور لحل هذه الرموز |
Teknolojiye dayalı bile olsa, isim şüphesiz bir parola ya da komuta şifresi. | Open Subtitles | إذاً إذا كانت مُعتمده على التقنيةِ إنّ الاسمَ لا شَكَّ فيه كلمة سر أَو أمر رمزى |
Alarmının şifresi. Önemsizmiş gibi. | Open Subtitles | كود الإنذار الخاص به وكأنه لم يكن شيء مهم |
- O kişinin şifresi gerekir. | Open Subtitles | حسنا،سيحتاج الى كلمة السر الخاصة بهذا الشخص |
O dolabın şifresi sizde var mı, Şef? | Open Subtitles | هل لديك الرمز الصحيح لخزانة الاسلحة ايها الرئيس؟ |
Lisedeki dolabımın şifresi 23-42-7. | Open Subtitles | الرقم السري لدولابي في الإبتدائية هو 23 42 7 |
Muhtemelen anahtarı, şifresi ve belki alarmın kombinasyonuna bile sahipti. | Open Subtitles | ربما كان لديه المفاتيح,الشفرة وربما كان يعرف حتى أرقام الخزنة |
O ancak "Yaşam şifresi" içerisinde kurtulmuştur hiçbiri gerçekte kurtulamaz. | Open Subtitles | لقد نجت , لكن فقد داخل برنامج شيفرة المصدر ) , لا يمكن إنقاذ أحد ) |
Bana ait bu iki tanımlama bu bilgisayarın şifresi. | Open Subtitles | . شبكتي عيناي هما كلمة المرور لهذا الحاسوب |
Sohbetlerinin gerçek metinlerinin şifresi nedir? | Open Subtitles | أين كلمة مرور دخول للحصول على نسخ جلساتك الحقيقية؟ |
Dolabının şifresi olmalı, değil mi? | Open Subtitles | لابدّ أن تكون تلكَ تركيبة خزانة ، أليس كذلك؟ |
Hem sayısal hem de harfsel karakteri olan kodlar ve özel giriş şifresi. | Open Subtitles | نظام تعقب مشفر بالأرقام ومدخل خاص لبرنامج تشفير الأسماء |
Düzenli olarak altı dakika aralıklarla şifresi değişiyor. | Open Subtitles | هذا الجهاز لديه نظام تغيير التشفير بصورة دائمة. تحدث في فترات مدتها ست دقائق |
Hey, ATM kartımın şifresi kaçtı? | Open Subtitles | ذكّريني برمز بطاقة الصرّاف الآلي |