ويكيبيديا

    "anlayabilecek" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يفهم
        
    • يتفهم
        
    • يفهمون
        
    • سيتفهم
        
    • سيفهم
        
    • لتفهم
        
    • يفهمني
        
    • بفهم
        
    İnan bana, şu an hissettiklerini anlayabilecek biri varsa o da benim. Open Subtitles صدقيني ، لإنه لو كان هناك اي احد يفهم شعورك فهو انا
    Baktığı şeyi gerçekten anlayabilecek bir yapay zekâ tasarlamanın neden çok zor olduğunu görüyorsunuz. TED هكذا أنتم تفهمون سبب صعوبة تصميم ذكاء اصطناعي يستطيع أن يفهم فعلياً ما الذي ينظر اليه.
    Kendimi kaptırdığım için üzgünüm ama bunu anlayabilecek tek dostumsun. Open Subtitles أسف انى بكيت بهذا الشكل . لكنك الصديق الوحيد الذى يتفهم ذلك
    Senin neler yaşadığını anlayabilecek çok fazla insan yoktur sanıırm, Open Subtitles ليس هناك العديد ممن يفهمون ماذا تمرين به
    Seni bulmam-- ...anlayabilecek tek kişinin sen olduğu söylendi bana. Open Subtitles قيل لي ان علي ايجادك وانك الوحيد الذي سيتفهم من اخبرك؟
    Oyun alanım 400 sıra uzunluğunda ve 25 sütun genişliğindeydi-- ve sanırım eğer bunu anlayabilecek biri varsa, o da buradaki seyircilerdir. TED إذ كانت مساحته هي 400 عمود و25 صف والذي أفترض أنه إذا كان أحد سيفهم ما قلت، فإنه سيكون هذا الحشد.
    Gerçeği anlayabilecek kadar büyüdüğünde eminim Pen teyzen bunu sana verecektir . Open Subtitles أنا متأكدة أن عمتك بين ستعطيك المذكرات عندما تكبر كفاية لتفهم الحقيقة
    Tüm istediğim dünyada beni anlayabilecek diğer insanlarla beraber olabilmek. Open Subtitles كل ما أريده هو أن أكون فقط مع شخصاً آخر في العالم قادر على أن يفهمني
    Özgürlüğümüzün bedelsiz olmadığını daha iyi anlayabilecek başka bir kitle muhtemelen yoktur. Open Subtitles م المحتمل أنه ليس هناك جمهور.. الذي يفهم أحسن, أن حريتنا ليست حرة.
    Özgürlüğümüzün bedelsiz olmadığını anlayabilecek başka bir kitle muhtemelen yoktur. Open Subtitles م المحتمل أنه ليس هناك جمهور.. الذي يفهم أحسن, أن حريتنا ليست حرة.
    Yardıma ihtiyacımız var. Neler olup bittiğini anlayabilecek biri gerek. Open Subtitles نحتاج مساعدة ، نحتاج الشخص الوحيد الذى يمكن أن يفهم ماذا حدث
    Davanız için katilinki gibi yanıltıcı düşünceleri anlayabilecek biri lazım. Open Subtitles الآن،قضيّتك ستتطلّب شخصاً قادراً أن يفهم عقليّة القاتل المُلتويّة..
    Söylediklerimi anlayabilecek başka biri olduğunu sanmam. Open Subtitles ولا أجد شخصا آخر يمكنه أن يفهم ما يقوله الشاهد
    Sadece yaşadıklarını anlayabilecek birilerini arıyor. Open Subtitles يبدو أنّ صغيرنا في حاجّة ماسّة لأخ أكبر. إنّه يبحث فقط عن أحد يفهم ما يمرّ به.
    Çünkü bu kasabada, yaptığım şeyi neden yaptığımı anlayabilecek tek kişi sensin. Open Subtitles ولانك الرجل الوحيد في هذه البلدة الذي سوف يتفهم لماذا كان علي ان افعل ما فعلته
    anlayabilecek birisi varsa o da benim. Open Subtitles إن كان هناك من يتفهم الأمر ، فأنا كذلك
    Defter kendine yolladığında onun seçildiğini anlayabilecek birisi... Open Subtitles أشخاص يفهمون أنه تم اختيارهم لترسل المذكرة إليهم
    Dünyada tüm bunların içerisinde yer alan fiziksel bilgiyi anlayabilecek sadece birkaç kişi var. Open Subtitles هناك بضعُ أشخاص على الأرض يفهمون الفيزياء المتعلقة بكل هذا، و هو أحدهم
    Bunu yapmak zorunda olduğumu anlayabilecek tek kişi sensin. Open Subtitles (كلوي)، أنت الشخص الوحيد الذي سيتفهم لماذا توجب عليّ فعلها
    Biliyorum, bu çok güzel bir arkadaşlığın başlangıcı, ama arkadaşların bunu anlayabilecek mi? Open Subtitles - أنا افهم أن هذه بداية علاقة صداقة جميلة -ولكن هل سيفهم قومك؟
    Tek ihtiyacı olan onu dinleyebilecek birisi ve onun ruh halini anlayabilecek birisi. Open Subtitles كل ما يحتاجه هو شخص ما للإستماع إليه لتفهم ما يمر به
    Beni anlayabilecek tek kişi sizsiniz. Open Subtitles أنت الوحيد الذي ربما يمكن أن يفهمني
    Ve hayattaki amacını anlayabilecek miyim bilemiyorum. Open Subtitles ولا أَعرفُ إذا كُنت سَأبداً بفهم نظرتَكَ إلى الحياةِ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد