ويكيبيديا

    "büyük baskı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ضغط كبير
        
    • ضغط هائل
        
    • ضغط شديد
        
    • ضغط كثير
        
    • ضغطٌ كبير
        
    • من الضغط في
        
    Başkalarının hayatının senin ellerinde olması üzerinde büyük baskı yaratır. Open Subtitles يقع عليك ضغط كبير عندما تكون مسئولاً عن حياة الناس
    İki ev arasında gidip geldiği için üstünde büyük baskı oluşmuştur. Open Subtitles لاب أنهُ كان تحت ضغط كبير لكونه يشغل حياته بين منزلين.
    Çok büyük baskı altındayız ve bizi bu baskının altına siz soktunuz. Open Subtitles أنت تعرفون أننا تحت ضغط كبير أنتما من تسبب في ذلك
    Dürüst olmak gerekirse çalıştıkları projeyi tamamlamak için büyük baskı altındalardı. Open Subtitles ولكي نكون منصفين، لقد كانوا تحت ضغط هائل لإنهاء مشروعهم الحالي.
    Carla'yı iteklemem hataydı, ama son zamanlarda büyük baskı altındayım. Open Subtitles اعرفانى مخطئ بدفعى لكارلا ولكنى كنت تحت ضغط شديد
    Onu en iyi şekilde tamamlayabilmek adına büyük baskı altındaydım. Open Subtitles كنت تحت ضغط كثير لأُنهي كتابي, وأجعله جيدًا.
    Majestelerinin hükümeti, bize reklam verenlerin üzerinde büyük baskı kurdu. Open Subtitles لقد كان هنالك ضغطٌ كبير على المعلنين مِن جهة الحكومة صاحبة الجلالة.
    Ama büyük baskı altındayız, ve de hızlı hareket etmeliyiz. Open Subtitles ولكننا تحت ضغط كبير وعلينا التحرك بسرعة,
    Bazılarımız onun için endişelenmeye başladık ama çok büyük baskı altında. Open Subtitles بعضنا بدأ يقلق حيال أفعالهُ،ولكنهُ يعمل تحت ضغط كبير.
    Hindistanlı birisiyle evlenmem yönünde ailemden büyük baskı görüyorum. Open Subtitles هناك ضغط كبير من والديّ لكي أستقرّ وأتزوج شاباً هندياً
    Onu bozdum bunun için derinden özür dilerim ama büyük baskı altındaydım. Open Subtitles كسرت ذلك، ومن أجل ذلك أنا آسف عميق، لكنني كنت تحت ضغط كبير.
    İki ev arasında gidip geldiği için üstünde büyük baskı oluşmuştur. Open Subtitles لقد أحببتهُ كثيراً على معرفتي بذلك. لاب أنهُ كان تحت ضغط كبير لكونه يشغل حياته بين منزلين.
    Ve bu büyük baskı yüzünden askerler gitmek ve bölgeyi özgür bırakmak zorunda kaldılar. TED ولهذا السبب كان عليهم ضغط كبير للرحيل, وتحرير المنطقه .
    Bay Papazian, büyük baskı altında. Open Subtitles إنه تحت ضغط كبير من المعاناه الشديدة
    - Genç kızlar büyük baskı altında olur. Open Subtitles الفتيات المراهقات يعانين من ضغط كبير
    Brown, büyük baskı altında olduğunuzu anlıyorum. Hayır. Open Subtitles سيده براون أنا أفهم انك تحت ضغط كبير
    Hem iş hem üniversite yüzünden üzerimde büyük baskı var. Open Subtitles أنا جاد , فأنا واقع تحت ضغط كبير حاليا
    Hayatını çok büyük baskı altında yaşadın. Open Subtitles لقد عشتِ حياة تحت وطء ضغط هائل
    Okul servisi katliamından beri ekibim büyük baskı altında. Open Subtitles وحدتي واقعة تحت ضغط هائل منذ حادثة إطلاق الرّصاص على الحافلة لقد ... .
    Carla'yı iteklemem hataydı, ama son zamanlarda büyük baskı altındayım. Open Subtitles اعرفانى مخطئ بدفعى لكارلا ولكنى كنت تحت ضغط شديد
    Rodney, büyük baskı altındayız. Open Subtitles الآن ((رودني)) نحن تحت ضغط كثير
    Bu yeni bir erkek arkadaş için büyük baskı. Open Subtitles -هذا ضغطٌ كبير على صديقك الحميم الجديد .
    Bazılarınızın fark etmiş olabileceği üzere annenizle şu sıralar büyük baskı altındayız. Open Subtitles حسناً، بينما القليل منكم قد أنتبه والدتك و أنا حقاً تحت الكثير من الضغط في هذه اللحظة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد