Okumak bir şeyse, anlamak bambaşka bir şey. | Open Subtitles | قراءته أمر، وفهمه أمر آخر أكد لي الشخص الذي حصلت عليه منه.. |
Ben sana şu rapçilerle ilgili bambaşka bir şey anlatayım dostum. | Open Subtitles | وسأخبرك أمر آخر بشأن كل هذه الموسيقى السيئة |
Çünkü yüzündeki endişeli ifade bambaşka bir şey söylüyor. | Open Subtitles | لأنّ ملامح القلق الشديد على وجهكِ تعبّر عن أمر آخر بالكامل. |
bambaşka bir şey. | Open Subtitles | بل شيء آخر تماما |
bambaşka bir şey. | Open Subtitles | بل شيء آخر تماما |
Ama büyük bir eyaletin başkanlığına oynamak bambaşka bir şey. | Open Subtitles | لكن الترشح لحاكم ولاية كبيرة شيء مختلف تماماً. |
Ama Demir Donanma'ya bakarsak işte o bambaşka bir şey. | Open Subtitles | من جانب آخر، فالأسطول الحديدي شيء مختلف تماماً |
Bir akşamdan kalmaya alışığım ama iki akşamdan kalma ise bambaşka bir şey. | Open Subtitles | آثرٌ واحـد. لـقد إعتدتُ على آثرين. إنه شيء آخر بـرمته. |
bambaşka bir şey yapıyor olabilirler. | Open Subtitles | ربما يكون شيئاً مختلفاً تماما |
Kaza başka bir şeydir, ama aptallık bambaşka bir şey. | Open Subtitles | الحادث أمر، والغباء أمر آخر. |
Evimde ona sinsice yaklaşman bambaşka bir şey. | Open Subtitles | و أمر آخر إن طاردتها من منزلي |
Yeterince hızlı olmaktan daha fazlası gerek. Bu bambaşka bir şey. | Open Subtitles | يجب ان أسرع جداً هذا أمر آخر |
Yeterince hızlı olmaktan daha fazlası gerek. Bu bambaşka bir şey. | Open Subtitles | يجب ان أسرع جداً هذا أمر آخر |
O bambaşka bir şey. Siyah müziği. | Open Subtitles | إنه شيء مختلف تماماً: |
Bunlardan bambaşka bir şey. | Open Subtitles | وجدتها شيء مختلف تماماً |
- bambaşka bir şey. - Sen kafayı sıyırmışsın. | Open Subtitles | ـ إنه شيء آخر ـ إنّك مجنون تماماً |
bambaşka bir şey yapıyor olabilirler. | Open Subtitles | ربما يكون شيئاً مختلفاً تماما |