| Bana sorarsanız, bu biralardan ikisi de tamamıyla orijinal değil. | Open Subtitles | إذا سألتني , ليست أي من هذه الجعات أًصلية بالكامل |
| Bir kadının arkasına saklanmak hiç hoş değil, Bana sorarsanız. | Open Subtitles | هذا يحكني بطريقة خاطئة الاختباء وراء امرأة، إذا سألتني |
| Efendim, Bana sorarsanız göçük, ağaçtan düşen biri için biraz büyük. | Open Subtitles | سيّدي، الطعجة تبدو كبيرة قليلاً لرجل سقط من الشجرة، لو سألتني. |
| Ama bugün Bana sorarsanız eğer durumumu değiştirmek ister miyim diye buna hayır derdim. | TED | ولكن إن سألتني اليوم إذا كنت أريد أن أغير وضعي سيتوجب عليَّ أن أقول لا. |
| Bu yüzden, Bana sorarsanız kimlik sorularından nefret ediyorum. | TED | لذا اذا سألتني سوف اقول اني اكره السؤال عن الهوية |
| Evet. Çok soğuk. Bana sorarsanız buranın soğu dayanılacak gibi değil. | Open Subtitles | نعم, باردات جداً, بشكل لا يطاق صقيع, إذا سألتني |
| Bana sorarsanız, aramızda yaşamalarının bir anlamı yok. | Open Subtitles | إذا سألتني, ليس لديهم أيّ شأن في العيش بيننا حقراء, عديمي الفائدة |
| Eğer şimdi Bana sorarsanız, Onu gerçekten neden aradığımı söyleyemem. | Open Subtitles | إذا سألتني الأن لن أستطيع أخبارك لماذا أتصلت به |
| Bana sorarsanız bunun nedeni, genelde onun kelimeleri. | TED | لو سألتني لأجبت أن السبب غالبًا مفرداته. |
| Ama Bana sorarsanız kaptan yaz bitmeden onunla evlenmeyi ciddi ciddi düşünüyor. | Open Subtitles | لكن لو سألتني فالكابتن يفكر بجدية... في الزواج منها قبل... نهاية الصيف |
| Bana sorarsanız daha iyi durumdaydılar. | Open Subtitles | و لو سألتني فإنه كان من الأفضل لهما لو كانا بعيدا |
| Bana sorarsanız, bence orkestra yerindeki bazı genç delikanlıları gözetliyor. | Open Subtitles | إن سألتني ، أعتقد أنه ربما يكون هناك بعض الشبان في فرقة الأوكسترا يمكن أن تضع عينيها عليهم |
| Bana sorarsanız, herkesin, hayatında çaresiz olduğu bir an vardır. | Open Subtitles | إن سألتني.. ًفإن هناك دقيقة.. في حياة كلّ منّا تكون فيها عاجزاً |
| Bana sorarsanız, şeytan, Tanrı'dan daha fazla anlam ifade ediyor. | Open Subtitles | اذا سألتني , الشيطان لديه منطق اكثر من الرب |
| Bana sorarsanız çok gösterişli bir ruhu vardı. | Open Subtitles | لقد كانت روح لافتة للأنظار، إن أردت رأيي. |
| Ama Bana sorarsanız 13.99 dolar barış için küçük bir bedel. | Open Subtitles | لكن إن سألتموني فإن 13 دولار و99 سنت ثمن بخس لقاء السلام |
| Bana sorarsanız, bunu çok uzun zaman önce tahmin etmiştim. | Open Subtitles | إذا سألتموني فسأخبركم أننى رأيت ما نحنُ فيه مُنذ وقت طويل |
| Bana sorarsanız, bazı müslüman gençlerin aksi olmasının nedeni bu. | Open Subtitles | "ممّا يفسّر سبب سوء مزاج بعض شبّانهم لو سألتموني رأيي" |
| Bana sorarsanız, bu adamlar yaratıkları mükemmel cinayetler için kullanıyorlar. | Open Subtitles | في رأيي أن هؤلاء القوم يستخدمون الويفيل لتنفيذ الجريمة الكاملة |
| Bana sorarsanız en insaflı ölüm şeklidir. | Open Subtitles | اذا سالتني , انه الموت الاقل رحمة على الاطلاق. |
| Bana sorarsanız ise, büyük tasarım ilk etapta berbat oldu. | Open Subtitles | إذا سألتيني ، فمكان الأرض مختل منذ البداية |
| Bana sorarsanız o kardeşler hep biraz gariptiler. | Open Subtitles | أولئك الأخواتِ كُنّ دائماً a غريب إلى حدٍّ ما، إذا تَسْألُني. |
| Bana sorarsanız savaş başladı bile. | Open Subtitles | وبتساؤلك أظنها بدأت بالفعل |
| Eğer Bana sorarsanız size çalışmalarınıza daha gerçekçi yaklaşmanızı öneririm. | Open Subtitles | إذا قبلت نصيحتي أقترح أن تقارب دراستك بطريقة أكثر واقعية |
| Bana sorarsanız sadece kendini kurtarmaya çalışıyor. | Open Subtitles | إذا أردت رأيي ، انه فقط يريد ان ينقذ نفسه. |