ويكيبيديا

    "bir durum yok" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ليس هناك شيء
        
    • يوجد سبب
        
    • لا يوجد ما
        
    • ليست حالة
        
    • لا يوجد شيء غير
        
    Ayrıca sizin de ihtiyacınızı karşılayacak ürünleri satın almanızı engelleyen bir durum yok. Open Subtitles و ليس هناك شيء يمنعك من شراء المنتجات التي تلائم إحتياجاتك
    Terfi edeceğin bir durum yok. Var mı? Open Subtitles ليس هناك شيء أرقيك إليه, أليس كذلك؟
    İkimizin de kendini ateşe atmasını gerektirecek bir durum yok. Open Subtitles لا يوجد سبب لكلٍ منّا كي نربط أنفسنا بهذه القضية
    Erken farkettik, endişelenecek bir durum yok. Open Subtitles لقد اكتشفنا الأمر مبكرا لذلك لا يوجد سبب للقلق
    - Endişelenecek bir durum yok. Ürününüzü %100 garanti ile yenileyeceğiz. Open Subtitles بالطبع لا يوجد ما تقلق بشأنه نحن نضمن المنتج بنسبة مائة بالمائة
    - Endişelenecek bir durum yok. Open Subtitles بالطبع لا يوجد ما تقلق بشأنه نحن نضمن المنتج بنسبة مائة بالمائة
    Acil bir durum yok ama büfede ufak bir yangın çıktı. Open Subtitles سأخبرك ما هو ذلك حزين أيها المتزلجون ليست حالة طارئة
    Bu hakkı paraya çevirmeden yasa dışı bir durum yok. Open Subtitles لا يوجد شيء غير قانونيّ عن تحويل هذا الحق للنّقود
    Burda sizlik bir durum yok. Open Subtitles ليس هناك شيء هنا لك
    Güven bana, endişelenecek bir durum yok. Open Subtitles ثقي بي , ليس هناك شيء نقلق عليه ...
    Paranoyak olunacak bir durum yok. Open Subtitles ليس هناك شيء يدفع لـ الجنون.
    Senin endişelenmeni gerektiren bir durum yok. Open Subtitles ليس هناك شيء تقلق منه
    Ama gayriresmî olarak senin beni arayıp eski patronunla ilgili konuşmana engel bir durum yok. Open Subtitles ولكن فيما عداه، لا يوجد سبب يمنعك من الاتصال بي في حال كان هنالك ما تودّ إخباري به عن رئيسك السابق
    Hayır. Korkmanı ya da rahatsız olmanı gerektirecek bir durum yok. Open Subtitles لا, لا يوجد سبب لتكوني خائفة أو غير مرتاحه
    Münasebetsiz bir durum yok ortada. Open Subtitles أننا لن نرى بعضنا مجددًا لذا لا يوجد سبب لأن تكون غير مرتاح
    Evet, babasının tacizine uğruyor. Ortada endişe edilecek bir durum yok. Open Subtitles نعم، الأب يتحرش بها لا يوجد ما نقلق بشأنه
    Sakin ol, Mavi Ejder, endişelenecek bir durum yok. Dün gece farkına vardım. Open Subtitles اهدأ ايها التنين الأزرق ، لا يوجد ما نقلق بشأنه ، لقد لاحظت الأمر بالأمس
    Kurbanın ailesi ile ilgili olağan dışı bir durum yok. Open Subtitles لا يوجد ما يُثير الشكوك بأسرة القتيل
    Hayır, tıbben acil bir durum yok. Open Subtitles لا، إنها ليست حالة طبية طارئة.
    Yalan söyledim. Acil bir durum yok. Open Subtitles أنا كذبت، ليست حالة طوارئ.
    - Hamlelerimizde yasadışı ya da etik olmayan bir durum yok. Open Subtitles لا يوجد شيء غير قانوني أو غير أخلاقي فيما فعلناه- ولكن السيد كاننغ-

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد