| Bir zamanlar güzel bir şapkası muhteşem alevli kaşları olan herkes tarafından sevilen küçük bir kız varmış. | Open Subtitles | كان يا مكان، كانت هناك فتاة ذات رداء احمر ظريف و حواجب مشتعلة بالنار | 
| Bir keresinde.. güzel bir kız varmış bu zincifre boyasına hakkı olan. | Open Subtitles | كانت هناك فتاة جميلة كان لها الحق في هذا اللون القرمزي | 
| Bir zamanlar aşk için evlenmiş güzel, genç bir kız varmış. | Open Subtitles | كان فيما مضى كانت هناك فتاة شابة جميلة التي تزوجت عن حب. | 
| Sanki beni bekleyen bir kız varmış gibi... | Open Subtitles | كما لو كانت فتاة ما تنتظرني | 
| Sanki beni bekleyen bir kız varmış gibi... | Open Subtitles | كما لو كانت فتاة ما تنتظرني | 
| Çamaşırhanede bıçaklı bir kız varmış. | Open Subtitles | يقول أنّ هناك فتاة في غرفة الغسيل، ومعها سكين | 
| "Evvel zaman içinde, sevimli küçük bir kız varmış tanıdığı herkes tarafından çok sevilirmiş ama özellikle, onun için her şeyini verebilecek büyükannesi tarafından. | Open Subtitles | ذات مرة في قديم الزمان كانت هناك فتاة صغيرة غالية كانت محبوبة من قِبَلْ كل شخص قابلها لكن على نحو خاص من قبل جدتها التى كانت تود إعطائها أي شئ | 
| Amcam gençken sokağın karşısında oturan bir kız varmış ve ona sırılsıklam aşıkmış. | Open Subtitles | ... عندما كان عمي شابا كانت هناك فتاة تعيش .. في الشارع المقابل منه وهو كان واقع في حبها بالكامل ولكنه لم يتحدث إليها مطلقا | 
| - Nantucketlı bir kız varmış ... | Open Subtitles | -مرة كانت هناك فتاة من "نانتوكت " | 
| "Bir zamanlar herkes tarafından sevilen küçük bir kız varmış. | Open Subtitles | 48)}النسخة العربية للقصة اسمها (ليلي و الذئب) كان يا مكان كانت هناك فتاة صغيرة محبوبة من الجميع | 
| Roman ve Shelley'den önce bir kız varmış. | Open Subtitles | (كانت هناك فتاة قبل (رومان) و(شيلي. | 
| İşin içinde bir kız varmış. Şimdi anlaşılıyor. Tanrım! | Open Subtitles | اها00 هناك فتاة في الموضوع فهمت الآن | 
| Sınıfında kendisine âşık olan bir kız varmış. | Open Subtitles | قال لي ان هناك فتاة في صفه معجبة به |