| Size bağımsızlığımıza yapılan bu saldırıyı hemen çözmeniz için geldim. | Open Subtitles | لقد أتيت أمامك لكي تفضّ هذا الهجوم على سلطتنا الآن. |
| bu saldırıyı durduran sizseniz, uh, sanırım biz minnettarız. | Open Subtitles | اذا كنتي من اوقف هذا الهجوم, اعتقد اننا ممتنون |
| Emperyalist politikalarınızdan ve bu faaliyetlere burnunuzu sokmaktan vazgeçmediğiniz müddetçe bu saldırıyı başka bir saldırı takip edecek ve onu da bir başkası! | Open Subtitles | ,إذا لم تتنازلوا عن إمبرياليتكم وأنشطتكم العدوانية فسيعقب هذا الهجوم هجوم اخر وواحد بعد هذا |
| Kızımın üstüne yemin ederim, bu saldırıyı önlemeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أقسم بحياة إبنتي إنني أحاول أن أمنع حدوث هذا الهجوم |
| Athena, bu saldırıyı sen ayarladın, değil mi? | Open Subtitles | اثينا أنتِ من رتّب لهذا الهجوم , اليس كذلك ؟ |
| Gerçek, Senatör, bu saldırıyı önlemiş olmam. Bay Hadad'a işkence ederek! | Open Subtitles | والحقيقة هي؛ بأنني أوقفت ذلك الهجوم من الحدوث |
| Lütfen, çok geç olmadan bu saldırıyı iptal etmelisiniz. | Open Subtitles | أرجوك, يجب أن تقوم بإلغاء هذا الهجوم قبل فوات الأوان |
| Şehrimize yapılan bu saldırıyı ifşa ettiğin için sana teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أشكرك على فضح هذا الهجوم على دولتنا |
| Açıkça görülüyor ki, savunmamızı zayıflatmak ve bu saldırıyı gerçekleştirmek için planlanmış bir oyalama taktiği. | Open Subtitles | من الواضح انه تخطيط لتقليل دفاعتنا واطلاق هذا الهجوم |
| bu saldırıyı ellerimiz arkada bağlıyken durdurmaya çalışmak zorunda kaldık. | Open Subtitles | علينا أن نحاول ردعَ هذا الهجوم و أيدينا مقيّدة خلفَ ظهورنا. |
| Tüm grubunun yapamadığını, bu iki klonun yapabileceğini umarak tüm bu saldırıyı riske mi atıyorsun? | Open Subtitles | لقد وضعت هذا الهجوم علي امل ان هذان المستنسخان يمكنهم فعل ما لم تفعله مجموعتك بالكامل؟ |
| bu saldırıyı savuşturmuş olabilirsiniz ama peşinizde olan sadece ben değilim. | Open Subtitles | لربما أوقفت هذا الهجوم لكننا لسنا الوحيدين الذين يحومون حولكم. |
| bu saldırıyı savuşturmuş olabilirsiniz ama peşinizde olan sadece ben değilim. | Open Subtitles | لربما أوقفت هذا الهجوم لكننا لسنا الوحيدين الذين يحومون حولكم. |
| Aslında şu an biliyorum ki kendisi yıllarca bu saldırıyı planlayan ve tasarlayan bu terör örgütünün kendini adamış ve önemli bir üyesiydi. | Open Subtitles | في الحقيقة، اتضح الأمر لي الآن أنه كان عضوا حيويا ومتفانيا للخلية الإرهابية التي خططت وتآمرت على هذا الهجوم منذ سنوات |
| Mesleki şikayetler, bazı durumlardaki ulusal çıkarlar bu saldırıyı durdurmak için birlikte çalışmak adına bir kenara bırakıldı. | Open Subtitles | الأحقاد المهنية، وفي بعض الحالات مصالح وطنية وُضعت جانبا في تظافر الجهود لوقف هذا الهجوم |
| - bu saldırıyı lRA düzenlemedi. | Open Subtitles | -الجيش الجمهوري ليس مسئولاً عن هذا الهجوم |
| Ama önce bu saldırıyı durdurmalıyız. | Open Subtitles | لكن يجب أن أوقف هذا الهجوم أولا |
| Yani diyorsun ki bu saldırıyı durdurmak ve davayı kapatmak için seni kullandılar. | Open Subtitles | ما تقولهُ هو... شخص ما إستخدمك لوقف هذا الهجوم وتسترجع الحقيبة؟ |
| bu saldırıyı yalnızca birisini gerçekten öldürmek istediğimde yapabiliyorum. | Open Subtitles | أستخدم هذا الهجوم فقط .حين أودّ قتل شخص |
| Bence teröristler bu saldırıyı fark edecek. | Open Subtitles | أظنُ أنّ الإرهابيين سيلاحظون هذا الهجوم |
| Şimdi bu saldırıyı, insanlarınızın savaş iştahını kabartmak için sizin kendinize yaptığınıza şaşırmam. | Open Subtitles | الأن لن أتفاجأ إن كنتم رتبت لهذا الهجوم بأنفسكم... لتجعلون شعبكم يشتهون للمعركة. |
| Allah'ın en sevdiği peygamberinin ve bütün Müslümanların onurunu savunmak adına bu karikatürü yayımlayan kâfirlere karşı bu saldırıyı yaptığımızı memnuniyetle itiraf ediyoruz. | Open Subtitles | ولذلك نحن نعلن وبسعادة بالغة مسؤوليتنا عن حدوث ذلك الهجوم على ذلك الكافر الذي قام بنشر تلك الرسوم المسيئة حتى ندافع عن كرامة |