Bill seni bütün dünyanın gözü önünde nasıI böyle rezil edebilir... hiç anlamıyorum. | Open Subtitles | كيف استطاع بيل أن يهينك هكذا أمام العالم بأكمله لكن فقط من ورائي |
Terörist grup Savunma Bakanı'nı dünyanın gözü önünde idam etmek üzereler. | Open Subtitles | إن المجموعة الارهابية على وشك أعدام وزير الدفاع أمام العالم كله |
Bir ABD Başkanı'nı, tüm dünyanın gözü önünde... nasıl vurursun? | Open Subtitles | كيف يمكنك اغتيال رئيس الولايات المتحدة أمام العالم أجمع؟ |
Yıllar boyu Steve, Bill'in ona yaptıklarından dolayı çılgına döndü ve şimdi orada sahnede, dünyanın gözü önünde herkese kendisinin pratikte ikinci sırada olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | لسنوات، كاد يصاب ستيف بالجنون لما كان بيل يفعله معه والآن، وهو واقف على المنصة ...أمام العالم يخبر الجميع بأنه، عمليًا، في المركز الثاني |
Ellerinde David'in kanıyla... tüm dünyanın gözü önünde onu methetme küstahlığına kalkışacak. | Open Subtitles | (إن يديه ملوثة بدماء (ديفيد ولديه الوقاحة للتحدث عن هذا أمام العالم كله |
Ama bir gün kızın biri dönme dolaptan atlayıp tüm dünyanın gözü önünde kendini iyileştirdi. | Open Subtitles | {\pos(190,210)} ولكن فتاة في مدينة (نيويورك) قفزت من على عجلة دوارة وتجددت أمام العالم أجمع |
..bütün dünyanın gözü önünde. | Open Subtitles | أمام العالم |