| Şu an umudunuz yokmuş gibi gelebilir ama yardım hattını bir nedenle aradınız. | Open Subtitles | ربما ابدو غير قادرة على المساعده الان لكنك اتصلت على خط المساعده لسبب |
| Telefon hattını onlarca kez kontrol ettim. Şimdi iyi çalışıyor. | Open Subtitles | لقد تحققت من خط الهاتف عشرات المرات، إنه يعمل الآن |
| Sırbistan'daki havaalanını, Moskova, Paris arası hızlı tren hattını, Türkiye'deki gaz boru hatlarını, Makedonya'daki bir otoyol köprüsünü o destekliyor. | Open Subtitles | مطارات في صربيا، خط سكة حديد سريع بين موسكو وباريس وخطوط أنابيب غاز في تركيا ورسوم عبور الجسر في مقدونيا. |
| Saldıran piyade istikrarla ilerler, filler zaten mevcut savunma hattını kırdılar. | TED | يتقدم جنود المشاة المهاجمين بثبات، وقد تخطت فيلهم بالفعل خطوط الدفاع. |
| Bari intihar hattını arayıp sorayım. | Open Subtitles | لماذا لا نتصل بخط بلاغات الإنتحار الساخن ونسألهم |
| Rajiv, şikâyet hattını kimin aramış olabileceğine dair bir fikrin var mı? | Open Subtitles | راجيف , هل لديك فكرة عن من الذي أتصل بالخط الساخن ؟ |
| 20. Yüzyılın ilk yarısı montaj hattını ve uçağı üretti, penisilin ve tüberküloz için bir aşı üretti. | TED | أنتج النصف الأول من القرن 20 خط التجميع والطائرة و البنسلين ولقاح لمرض السل. |
| Niçin Henry Ford, siyah renkte olduğu sürece bitirilen herhangi bir Ford arabasını üretmek için seri üretim hattını icat etmek ihtiyacı duydu? | TED | لماذا كان على هنري فورد اختراع خط إنتاج لإنتاج سيارات فورد التي تأتي في مختلف الأشكال طالما أنها سوداء؟ |
| Bir de aslında hikayenin devamında (adamın) yapacağı gibi diğer renklerle kesişen renksiz metro hattını var. | TED | ثم لديك بعد ذلك خط المترو عديم اللون يتقاطع مع كل من الألوان الأخرى، والذي قام به بالفعل فيما بعد في هذه القصة. |
| Onlardan dışarı çıkıp kendi başlarına bir şeyler yapmalarını değil sadece yardım hattını aramalarını ve polislerin müdahalesi için yetkililere haber vermelerini bekliyoruz. | TED | لا نريدهم أن يتصرفوا من أنفسهم بل نريدهم أن يتصلوا برقم، خط ساخن، ويدعوا الجهات المسؤولة تتدخل. |
| Japonlar, Bangkok-Rangoon hattını Mayıs ortalarında açmayı istiyorlar. | Open Subtitles | هنا تقريباً كما تعرف , اليابانيين يهدفون لفتح خط بانكوك |
| Benim fikrim değildi ona kendi telefon hattını vermek. | Open Subtitles | لم تكن فكرتي أن أمنحها خط هاتف خاص بها, فأنا لا أملك خط هاتف خاص بي. أمسك بالدونات. |
| Polis hattını biraz daha geriye çekelim. Evlerinize gidin millet, lütfen. | Open Subtitles | دعنا ننقل خط الشرطة هذا للخلف اذهبوا لمنازلكم يا ناس، من فضلكم |
| Eski otobüs hattını başka bir dosyaya aktarmış olmalılar. | Open Subtitles | هم لا بدَّ وأنْ حرّكوا خط سير الحافلات القديمةَ إلى ملف مختلف. |
| Ayrıldığımızda uyurken nefes alıp verişini duyabilmek için telefon hattını açık bırakırdık. | Open Subtitles | كثيراً لدرجة أننا عندما نكون بعيدين نترك خط التلفون مفتوحاً |
| U-Botlar, Amerika ve İngiltere arasındaki donanım hattını tehdit ediyor. | Open Subtitles | وتتوعد بأن تدمر خط الامدادت من امريكا الى انجلترا |
| İptal mi etsek? Hayır. Telefon hattını kestik ki yardım çağıramasınlar. | Open Subtitles | لا،علينا أن نقطع خطوط الهاتف، حتى ماكولغ لن يستطيع طلب المساعدة. |
| Bu iyi oldu. Yamanaları atlatarak düşman hattını geçmek. | Open Subtitles | تفكير جيد , خداع اليامانييـن بالمرور عبر خطوط العدو |
| Doğal gaz boru hattını tahrip ettiler. | Open Subtitles | قطعوا خطوط الأنابيب، وجاؤ عبر أنحاء كندا |
| Ekstra bilgisi olan lütfen ihbar hattını arasın. | Open Subtitles | ان كان لدى اي احد معلومات اضافية رجاء اتصلوا بخط التبليغ المجهول الهوية فورا |
| Evet, ama Watt Isabel'in intihar hattını bir çok aradığını söyledi | Open Subtitles | أجل لكن وات قال أن إيزابيل كانت تداوم على الإتصال بالخط الساخن |
| Boru hattını bu arazinin etrafından dolaştıramaz mısın? | Open Subtitles | ألا يمكنك إنشاء خطّ الأنابيب حول هذه الأرض؟ |
| Efendim, yapabileceğiniz tek şey Montgomery Polis acil hattını aramaktır. | Open Subtitles | سيدي ، من يتعامل مع أي شيء من هذا هو الخط الساخن لشرطة مقاطعة مونتجومري |
| Grev hattını geçecekmiş, Allah korusun. | Open Subtitles | إذا لم تعمل لا سامح الله، عليك أن تتجاوز الاضراب من أجل البناءون. |
| Ülkedeki en büyük şirketlerin müşteri destek hattını sağlıyoruz. | Open Subtitles | للخط الساخن لاحدى اكبر الشركات بالبلد |
| Yardım hattını neden seçtiğini hâlâ anlamış değilim. | Open Subtitles | لم أفهم قطّ لم اخترت الخطّ الساخن على أيّة حال |
| Benim programım telefon hattını izliyor ve... beni yakalamak isteyenlerin modemini bozuyor böylece beni bulamıyorlar. | Open Subtitles | برنامجي يَستولى على خَطِّ الهاتفَ من يحاول أن يقتفي أثري و يسيطر على أجهزة المودم لديهم فلا يتمكنوا من الأتصال |