| Fark etmiş miydi? Bir gün, kitap okuyordu. Üzerinde kolsuz elbise vardı... | Open Subtitles | في يوم ما, كانت تقرأ كتاباً, مرتدية قميصاً بلا أكمام, وفجأة أنا.. |
| Ebeveynlerime göre, şu an kolsuz bir üst giymem kadar basit bir şey olan omuzlarımın görünüyor olması, beni değersiz yapıyor. | TED | وبالنسبة لوالدي، فكوني أفعل شيئًا بسيطًا كارتدائي لثوب بلا أكمام يظهر كتفي، كما الآن، ذلك يجعلني غير جديرة. |
| Abdülrahman'a vuran kolsuz çocuk. | Open Subtitles | الولد الأبتر الذي ضرب عبد الرحمن في الوجه. |
| Sizin gibi güdüklerin çoğunun ya 3 kolu olur ya da kolsuz olur. | Open Subtitles | لدى ولد ملعون لديه ثلاث أنصاف أذرع ولا ذراع كامل |
| İspanyolcamı düzeltmek için yanlış günü seçtin, kolsuz. Başladı! | Open Subtitles | لقد اخترت اليوم الخاطئ لتصحح اسبانيتي يا لا اكمام |
| Clay'in kardeşini garip, acayip bir oyunda kazara öldürdüğünü düşünüyorsan, ...kolsuz çocuk kim? | Open Subtitles | كنت أفكر في حال كلاي لم يقتل شقيقته في نوع من حادث لعب استثنائي غريب و خشن فمن هو الطفل مقطوع الذراع |
| Ama amcam, iki eli olmasına rağmen Sholay filmindeki kolsuz adam gibi hiçbir şey yapamadı. | Open Subtitles | بالرغم من أن عمّي، لديه يدين من حديد إلا أنه شعر بقلة الحيلة كفأر محتجز بمصيدة |
| Gece geç saatlerde kolsuz tişörtlerle koşmalar... | Open Subtitles | ذلك الركض عند منتصف الليل بقميصك الذي بلا الأكمام. |
| kolsuz şeyler giyen biri asla Pulitzer kazanamaz. | Open Subtitles | لا أحد الذين ذهبوا بلا أكمام من أي وقت مضى على جائزة بوليتزر. |
| Peki şu kolsuz tişört seni daha mı genç gösteriyor... | Open Subtitles | حسناً، هل تعتقدين أن ارتداءك قميصاً بلا أكمام سيجعلك تبدين كبيق بول ديك؟ |
| Programda kolsuz giymeyi planlıyorum. Böylece kaslarımı gösterebilirim. | Open Subtitles | أفكر بارتداء قميص بلا أكمام في البرنامج، لذا أقوّي ذراعيّ |
| "The View" programında kolsuz bir şey ve lanet bir şort giymeyeceksin, Drama. | Open Subtitles | لن تلبس قميص بلا أكمام وسروال قصير في لقاء تلفزي |
| Ama ben "Patronu siktir et kolsuz bluzu" gördüğümü söylüyorum. | Open Subtitles | ولكنني أقول أنني أرى "سحقًأ للرئيس" على القميص بلا أكمام |
| Görünen o ki bir çeşit kolsuz kot giyiyor. | Open Subtitles | يظهر أنه يرتدي نوعا من الملابس القطنية بلا أكمام. |
| kolsuz çocuk dedi ki o kamyonda çalışanlara bir şey olacak. | Open Subtitles | قال الولد الأبتر شيءا سيحدث إلى أولئك الذين يعملون في تلك الشاحنة |
| kolsuz çocukla mayın topluyorlar. | Open Subtitles | يجمعون الألغام مع الولد الأبتر |
| kolsuz çocuğun kardeşi mayına basmış. | Open Subtitles | أخو الولد الأبتر مشى على الألغام |
| Bazıları ölüyor... bazıları kolsuz, bacaksız kalıyor. | Open Subtitles | وبعضهم يعيش عاجزاً بدون أذرع وأرجل |
| İşte. kolsuz soluk yüzlü, heteroseksüel ve Yahudi! Lütfen. | Open Subtitles | هنا, شاحب وبدون أذرع مستقيم ويهودي |
| Yoksa sana kolsuz bluzler ve dar kot pantolonlar giydirerek gösteriş yapabilsin diye mi | Open Subtitles | حتى يمكنها الاستعراض بك بقمصان دبابة بلا اكمام وجينز ضيقة؟ |
| Biri 21 yaşında pembe, kolsuz bir bluz giyen kötü tavırlı bir sarışın, diğeriyse mavi gözlü bir baş ağrı- | Open Subtitles | لشابتين ، احداهما عمرها واحد وعشرين عاما ، شقراء ترتدي قميصا ورديا بلا اكمام ولديها سلوك سيئ الثانية زرقاءالعينين .. اسى في |
| Ya gördüğün kolsuz çocuk Clay'in ilk kurbanıysa? | Open Subtitles | ماذا لو كان الولد مقطوع الذراع الذي رأيته... . كان أول من قتله كلاى؟ |
| Amcam, iki eli de olmasına rağmen Sholay'daki kolsuz adam gibi çaresizdi. | Open Subtitles | {\cHFFFFFF\t(\cH0000FFFF)}إلا أنه شعر بقلة الحيلة كفأر محتجز بمصيدة ! ابتعدي من هنا |
| Ben kolsuz giyecek biri değilim. | Open Subtitles | ليس الفتاة بلا الأكمام |