| mütevazi okul kütüphanemi laboratuvara dönüştürdüm ve akranlarımı lab farelerine çevirdim. | TED | حوّلت مكتبة مدرستي المتواضعة إلى معمل وحولت زملائي إلى فئران تجارب. |
| Bunun yerine, sessiz ve mütevazi deniz salyangozları hakkında konuşmak istiyorum. | TED | بدلًا من ذلك، أريد التحدث عن حلزونات البحر المتواضعة للغاية. |
| mütevazi mesleğinizin yanında, Monsieur Gale, siz de bu topluluk içerisinde yer almanın peşindeydiniz. | Open Subtitles | و على الرغم من مهنتك المتواضعة طمحت ليكون لك مكان في هذا المجتمع |
| mütevazi olmaya çalışıyorum ama bir kez daha davayı çözdüm. | Open Subtitles | إنني أحاول أن أكون متواضعاً,لكن مرة أخرى لدي مفتاح حل القضية |
| - Yerinizde olsam, bundan gurur duymazdım. - mütevazi de olsa, burası benim evim. | Open Subtitles | لم أكن لأفخر بذلك هذا منزلى حتى لو كان بهذا التواضع |
| Aslında, mütevazi bir adam olsaydım, hazmım harikadır derdim. | Open Subtitles | فى الحقيقة لو أننى لم أكن رجلا متواضعا لقلت أننى رجل عظيم الهضم |
| Ben bir çömlekçiyim, mütevazi bir meslek gibi gözüküyor. | TED | أعمل في صناعة الخزف، وهي ما تبدو وكأنها مهنة متواضعة تمامًا. |
| Zengin değilim ama mütevazi çekiciliğim onu hayran bırakacak, degil mi? | Open Subtitles | لن تقع فى هواى و لكن ستنجذب نحو مفاتنى المتواضعة, هل ستفعل؟ |
| "Aşıklar Sitar Çalgıcısının mütevazi evindebuluşacak mı?" sahnesi. | Open Subtitles | حيث سيتقابل العشاق في شقة عازف الجيتار المتواضعة كنت أتسائل إذا أمكننا أن نعمل عليه معاً في وقت لاحق الليلة |
| Dostlarım,sizinle bu mütevazi hayatı paylaşmak bir zevkti. | Open Subtitles | يا أصدقائي, أن مشاركتكم معي حياتي المتواضعة كان مبهجاً لي |
| Bu gece yiyeceği mütevazi pastası için epeyce bir yer açmalı. | Open Subtitles | سيقوم بصنع غرفة لجميع الفطائر المتواضعة التي سيتناولها الليلة |
| mütevazi yelpaze,siz bir duygu altındayken başka bir duyguyu göstermenizde yardımcı olur. | Open Subtitles | المروحة المتواضعة, تستخدم حين تكونين مستهلكة بشعور معين, ولكنكِ مكرهة لإظهار شعور آخر. |
| Sizleri mütevazi şehrimizde ağırlamak büyük bir zevk. | Open Subtitles | إنه لمن دواعي سروري أن أدعوكم جميعاً إلى مدينتنا المتواضعة |
| Rekabetçi olmayan biri, mütevazi olmak için iki tonluk bir masaya ihtiyaç duymaz. | Open Subtitles | غير التنافسيّ لا يحتاج طاولةً تزن طنَّين لتذكيره بالبقاء متواضعاً |
| mütevazi olma. Kocamanlar! | Open Subtitles | لا تكن متواضعاً , فأذنيك ضخمتين |
| mütevazi olma. Ben her şeyi duyuyorum. | Open Subtitles | لا تكن متواضعاً أنا أسمع كل شئ |
| Böylece kertenkele, bugün şarkısını söylediğimiz efsanelere mütevazi başlangıcıyla macerasını tamamlar. | Open Subtitles | و هكذا أكمل السحليّة رحلتَه. من التواضع إلى الاسطورة التي نغنّيها اليوم. |
| mütevazi olmak iyidir. Alçak gönüllülük güçlü bir araçtır. | Open Subtitles | الأن من الحسن أن تكون متواضع التواضع يمكن أن يكون أداة قوية |
| mütevazi olma. Her ne kadar fare olsan da. Ne yaptığını bilmiyorum ama onlar sevdiler. | Open Subtitles | لا تكن متواضعا, بحق القوارض اي كان الذي فعلته, لقد احبوه |
| Yani mütevazi ama havalı ol aynı zamanda biraz da sempatik. | Open Subtitles | تريد أن تكون متواضعا لكن هاديء وأيضا مُسلي قليلا |
| New York'un mütevazi bir semtinde büyüdüm ve doğrusunu isterseniz, daha önce uçağa hiç binmemiştim. | Open Subtitles | لقد جئت من بدايات متواضعة جداً من شمال نيويورك ولأكون أميناً، لم أركب طائرة من قبل |
| mütevazi bir düğün ve evliliğe yetecek kadar. | Open Subtitles | بما فيه الكفاية للزَواج ، عَلى نَحوٍ معتدل |
| Bana mütevazi rolü yapma Tasha. | Open Subtitles | لا يجب عليك ان تمثلي وكأنك متواضعه معي تاشا |
| Daha mütevazi bir büyüme yolunda gibiler sanki. | TED | يبدو أنها تسير في طريق نمو أكثر تواضعا ، كما تعلمون. |
| Biraz daha mütevazi olsan, işime gelirdi. | Open Subtitles | -أعتقد أني أفضلك بإنخفاضك لإحترام الذات |
| Francis, mütevazi evime hoş geldin. Bu taşranın dışında ne yapıyorsun ki? | Open Subtitles | فرانسس، مرحباً بك .في مسكني المتواضع ماذا تفعل بإختيارك هذا المكان للسكن؟ |
| ...ben mütevazi bir manavım. Sadece manavsın öyle mi? | Open Subtitles | لكنني مجرد تاجر متواضع لمتجر إنتاج صغير مجرد إنتاج؟ |