| Eskiden kaybettiğiniz yerden o şimdi başarıya ulaştı. | Open Subtitles | ـ ماذا تعني ؟ بينما فشلتِ أنتِ سابقاً ، هو الآن ينجح |
| Bilmediğimiz olsa da biz bir yönetici yönetmenimiz var o şimdi nerede | Open Subtitles | ولدينا مدير تنفيذي، رغم أننا لانعرف أين هو الآن |
| ve o şimdi Fairview Memorial Hastanesi'nde komada. | Open Subtitles | و هو الآن في المستشفى في حالة غيبوبه |
| O... Şimdi Jeff'in nerede olduğunu bilmiyoruz, hanımefendi. | Open Subtitles | لا ندري أين هو الآن يا سيدتي |
| Ayrıca inanılmaz bir kadınla tanıştım ki o şimdi benim iki yaşındaki oğlum Sekou'nun annesi, ve o bana kendimi sağlıklı bir şekilde sevmeyi öğretti. | TED | كما تعرفت على امرأة رائعة والتي هي الآن والدة إبني سيكو البالغ عامين من العمر، وعلمتني كيف أحب نفسي بطريقة مفيدة. |
| Evet işte o. Şimdi ver onu. | Open Subtitles | نعم هذا هو الآن اعطني اياه |
| o şimdi nerede, biliyor musun? Bunları içtiği için öldü. | Open Subtitles | أتعرفينَ أين هو الآن ؟ |
| Bu yüzden o şimdi Ölüm Meleği. | Open Subtitles | لذا هو الآن ملاك الموت |
| Evet işte o. Şimdi ver onu. | Open Subtitles | نعم هذا هو الآن أعطني إياه |
| o şimdi silahlı ve tehlikeli bir kaçak. | Open Subtitles | هو الآن هارب , مسلح وخطير |
| Peki o şimdi nerede? | Open Subtitles | إذا أين هو الآن ؟ |
| o şimdi nerede? | Open Subtitles | أين هو الآن ؟ |
| o şimdi kim? | Open Subtitles | من هو الآن ؟ |
| o şimdi nerede? | Open Subtitles | أين هو الآن ؟ |
| Babam sağ olsun, o şimdi mülkün bir parçası ve mülk vârisime miras kaldı! | Open Subtitles | الفضل يعود لأبي هي الآن جزء من التركه. والتركه تعود لولي عهدي. |
| Ve o şimdi 80'li yaşlarında. | TED | و هي الآن في ثمانينياتها |